Sürgülü cam kapıdan içeri girdiğimde adını hatırlayamadığım eski sınıf arkadaşım bana seslenmişti. "Ria! Kart oyunu oynayacağız çabuk gel."
Hevesli gözükmeye çalışarak gülümsedim. "Hemen geliyorum."
Birkaç kişi dikdörtgen masanın etrafında toplanmıştı, ben de hızlıca onlara dahil olarak Nora'nın sağ kısmındaki boş yere oturdum.
Nora bacağımı sıkarak bana döndüğünde diğerleri de Jeno'yu arıyordu.
"Ne olduğunu detaylıca anlatmazsan dönüşte seni arabadan atarım."
Gülümsemeye devam ederek dişlerimin arasından konuştum. "Jaemin alacak beni. Bununla tehdit edemezsin beni."
"Jaemin'i sikeyim."
"İnanır mısın son zamanlarda ben de kendisine bu cümleyi çok kuruyorum."
Bir süredir aradıkları Jeno masaya teşrif ettiğinde diğerleri oyunu başlattı.
Ortadaki kartlardan çekerek verilen görevleri yapıyordun eğer yapmayacaksan iki tane shot atıyordun. Klasik bir parti oyunuydu. En son bunu oynadığımda pek iyi şeyler yaşamamıştım.
•••
Masadaki herkesin kafası gitmişti shot atmaktan.
"Ria sıra sende. Seri ol hadi."
"Tamam ya sakin olun."
Kart çektiğimde en nefret ettiğim görevlerden birinin çıkmasıyla yüzümü istemsizce ekşittim.
Sağ tarafımda oturan kişi ben karta bakıp karar vermeye çalışırken bana doğru eğilip kartı yüksek sesle okudu.
"Solunda kalan üçüncü kişiyi öp ya da iki shot at."
Solumda oturan Nora önüme küçük bardakları sürüklerken ben hâlâ kararsızdım. Daha fazla alkol kaldırabileceğimi düşünmüyordum ama birini öpmek de istemiyordum.
Masadakiler sızlanmaya başlarken ani bir kararla ayağa kalktım ve bahsedilen kişinin yanına gittim. Lisedeyken çaprazımda oturan kişiydi. O zamanlar pek de iyi anlaştığımız söylenemezdi hatta hakkımdaki söylentileri en çok yayanlardan bir tanesiydi. Kendimi birazdan olabilecekler için ufaktan suçlu hissetsem de yapabilecek bir şey yoktu.
Bakışlar benim üstümdeyken onu öpmeden önce ufak bir özür mırıldandım. Hızlıca dudaklarımızı birleştirdikten sonra hemen ayrıldım. İğrenç bir histi.
Öptüğüm kişi koluma hafifçe dokundu. "Kötü hissetme. Oyun sonuçta."
Onun için kötü falan hissetmiyordum kendim için kötü hissediyordum ama yine de uzatmadım. "Tamam."
Sonra da geri yerime oturdum. "Ben çekiliyorum size oyunun devamında iyi eğlenceler."
Nora bana şaşkınlıkla bakıyordu çünkü yapacağımı düşünmemişti, hele de o çocuğun nasıl bir yavşak olduğunu biliyorken. Eh, haksız da sayılmazdı ben de kendimden beklememiştim ama cidden daha fazla alkol kaldıramazdım.
"Tamam şimdi sıra bende."
Jeno az evvelki sakin halinin tam zıttı bir modda hızlıca kartı çekti ve sesli okudu. "Oyunculardan birisine vur ya da iki tane shot at."
Sandalyeyi hızlıca geriye atıp sıra bendeyken öptüğüm çocuğu yakasından tuttu ve suratına yumruk attı. Daha sonra da herkesi öylece şok içinde bırakarak çıktı gitti.
İkinci elden utanç yaşamıştım. Eğer bu anı bir dizide falan görseydim kesin tiksinme sesleri çıkartırdım ama şu an sadece düz bir ifadeyle bakmakla yetiniyordum.
"Bilerek mi yaptın?"
Nora bana yaklaşıp fısıldadığında sadece onun fark edebileceği bir şekilde gülümsedim.
"Lee Jeno'nun geri dönüşleri sevdiğini söylemiştim. Dediğimi yapıp benden uzak dursaydı anıları tekrarlamak zorunda kalmazdık."
Sonuçta yaşattığın duyguları yaşaman gerekirdi ki düzgün bir insan olabilesin. Ben de Jeno'nun bunları fark etmesine yardımcı olmuştum işte.
•••

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Do Me A Favour
Fanfiction"Bana bir iyilik yap ve kendini bu kadar değerli görmeyi bırak." ↣Lee Jeno fanfiction.