"Nerde kaldı bu Troye!"
Kafamı salladım.
"Birazdan geliiir.."
Diye uzattım.
"Oof!"
Liam sıkıntı içerisinde ofladığında kapının zil sesine döndük.
"Bu sefer ben bakmam"
Niall isyan edince Liam kalkıp kapıyı açtı.
"Zayn?"
Şaşkınlıkla söylediğinde hepimiz o tarafa döndük.
"Zayn mi?"
Niall şaşkınlıkla sordu.
"A-ama eğer o Zayn'se bu Zayn kim?"
Diye yanımızda oturan adama baktık.
"Zayn benim!"
Oturan Zayn kalktı ve kapıdaki ile gülmeye başladı.
"Bu kuzenim Zack!"
Hepimiz aynı anda "Zack mi?" Dediğimizde ikisizre gülüyordu.
-
"Memnun oldum."
Zack ile tanışma faslı iyi geçmişti.
Tek sıkıntı henüz dilimize alışamamasıydı.
"Çok komik aksan.."
Niall güldüğünde Louis ona döndü.
"Adam Hindistanlı.."
Zayn tersçe onlara baktı.
"Pakistan!"
Dediğinde kapı sesine doğru ilerledim.
Troye hızla içeriye dahil olduğunda ona baktık.
"Ben geld-?"
Suratı değişikçe bakmaya başladı.
Dudağında parlatıcısı ve üzerindeki ışıktılı kıyafetlerle ona bakıyorduk.
"Sen erkek misin? Kız mı?"
Zack konuştuğunda hem sorusu hem bakışları hem de aksanına gülmeye başladık.
"Oha.. bu resmen Zayn."
Troye konuşunca güldük.
"Şey,Zack"
"Aha! Zack.."
Troye aşık olmuş gibiydi.
"Tamma biz mutfağa gidelim ve bişeyler hazırlayalım yemek için.
"T-Tamam. Ben Zack yemey- yani yemeyi severim"
Aniden Troye'u kolundan çektim.
"Kendine gel adamı daha yeni gördün."
Troye elindeki bezi kendine sallıyordu.
"Ne olursa olsun bu adam şaheser."
Tersçe ona baktım.
"Bir de bana Louis için dikkat etmemi söylüyordun.. şu haline bak"
Bana ters ters bakmaya başladı.
"Nerede senin bu kazanova?"
Son kelimesi yüzünden Troye'a bakmaya başladım.
"Tamam"
Louis mutfağa girdiğinde dolaplardan birinden bir paket cips aldı.
Yanımızda durduğunda göz ucu ile bize baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Precious Sunshine (Larry-Ziam)
FanficSevgilim, kralı karanlık olan bir ülkedir senin saçların Alnın çiçeklerin bir havalanışı. Başın dipdiri bir ormandır senin, Uyuyan kuşlarla dolu Gövden nisandır, benim için Koltuk altlarında ilkbaharın gelişi. Sevgilim, başın kutusudur, Aklın olan o...
