Bir anda odanın kapısı tıklandı ve hepimiz açılan kapıya döndük.
"Çocuklar...?"
Karşımızda gördüğümüz kişiyle dona kalmıştık.
"Ne diye geldi ki?"
"Bilmiyorum.."
"Acaba bir sorun mu var?"
"Zannetmem?"
Üzgün görünüyordu. Ama şimdi birden bire bize ne söylemeye gelmişti.
"Zayn?"
Dediğimizde aniden üzgün ve yorgun bedenle içeri girdi.
"Çocuklar vaktiniz varsa sizinle konuşmamız gerekecek.."
"Ben konuşmak istemiyorum.."
Liam'a baktık.
"Liam..."
Niall sessizce ona baktığında Zayn'e baktım.
"Ciddi..ciddiyim."
Zayn ile gözlerim buluştuğunda yüzünde üzgünlük ve öfkeyi görmüştüm.
"Çocuklar.. bence Zayn'i dinlemeliyiz çünkü ciddi gibi duruyor."
Dediğimde hepsi ona döndü.
"Harry?"
Louis konuşacakken onu durdurdum.
"Her zaman bir şans ver Louis. Lütfen. Zayn'in bakışları bana nedense yabancı gelmiyor konuşmamız gerekiyor gibi hissediyorum.."
Zayn dediklerimi onayladı ve buradan hep beraber çıktık.
Kimse arabada tek kelime etmemişti ve eve vardığımızda hepimiz salona geçtik.
"Zayn? Eşyalarınıda getirmişsin?"
Niall mutlu bir şekilde sormuştu.
Zayn ise onayladı.
"Çocuklar size anlatacağım şeylerden pek hoşlanmayacaksınız..."
"Bir hata yaptım ama bu hatayı iyi ki yapmışım.. çünkü bazı olayların arka yüzünü asla öğrenemezdim.."
Sadece onu dinlemeye başladık.
"Neler oluyor Zayn?"
Liam konuşunca kafa salladı.
"Öncelikle özür dilerim Liam."
"İkinciside şu ki sana inanmalıydım. Benim çocuğum değil, ben yapmadım derken ki ciddiyetini göz ardı ettim."
Hepimiz garipçe Zayn'e bakıyorduk.
"Üçüncüsüzhepinizi kırdığım için... büyük eşşeklik ettim."
"Dersini aldıysan ne demek.."
Louis konuşunca hafifçe ona dokundum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Precious Sunshine (Larry-Ziam)
FanficSevgilim, kralı karanlık olan bir ülkedir senin saçların Alnın çiçeklerin bir havalanışı. Başın dipdiri bir ormandır senin, Uyuyan kuşlarla dolu Gövden nisandır, benim için Koltuk altlarında ilkbaharın gelişi. Sevgilim, başın kutusudur, Aklın olan o...