kağıt

13 4 0
                                    

Okul her zamanki gibi cıvıl  cıvıldı. Liseli sınıfında toplanan öğrenciler okula ders dışında her şey için çaba sarf ediyorlardı. Okulun koridorundan ileri doğru gidildikçe öğrencilerin gruplaşma içinde olduğu anlaşılır bir şeydi. Lakin iş ders yapmamaya gelince hepsi bir olup hocaları atar yaparlardı .genelde bu gruplara girilmek çok zordu girilse bile ona güvenilmez, getir götür işlerine alırlardı. insanların yanında iyi davranılıp uzaktan ise getir götür işleri yapan kişi olurdu.

Lakin bu kişilerin avantajları vardı. her grupta olmaları herkes hakkında bilgi sahibi olmalarını sağlıyordu, ondan okulun en tehlikelisi olma yolunda olan insanlar onlardı .ufacık bir hatalarında onları sırtından bıçaklayabilecek insanlardı ve kimse bunun farkında değildi.

O öğrencilerden biri senemdi. Senem genelde Günün 24 saat ders yapan Saf ve inek öğrenci sanılan öğrencilerden biriydi . Senem bir gün ellerinde Tonlarca kitapla sınıftan çıktı. kitapları kısa süreliğine indirip kulaklığın düzelttikten sonra kitapları alıp kütüphaneye doğru yola koyuldu. kütüphaneye çıkmak için 3 kat çıkması gerekiyordu, 2 katı rahatça çıktı .Lakin 3 kata çıktığında ellerinin ayaklarının uyuştuğunu hissetti, gizlenmek için taktığı gözlükler ise buğulanmış görmesini zorlaştırıyordu, gözlüğü çıkarmamak için bir süre daha çabaladı Lakin bileği burkulduğunda durmaktan Başka çaresi olmadığını anladı. etrafına kısa bir göz gezdirdikten sonra kitapları merdiveni indirdi, gözlüğünü çıkarıp eldivenleri ile silmeye başladı .Lakin o an yalnız değildi arkasından kalın bir erkek sesi duyuldu;
-Senem ,Yok ,Sen sinem'sin Senem nerede ?neden Senem'in kılığına girdin?
Onu Ne zamandır göremiyorum ,her konuşmaya çalıştığımda kaçıyor, demek O Sendin...
O an Senem arkasına döndü arkasını dönün de o kişinin Oğuz olduğunu fark etti. o Senem ile çocukluk arkadaşıydı ,uzun zaman önce yaşanan bir tartışma sonrası araları epey açılmıştı. Sinem'e Senem ondan nefret ettiğini söyleyip duruyordu, ama Sinem aralarında kavgayı bilmiyordu .nasıl anladı hakkında da hiçbir Fikri yoktu .

Senem ile konuşmaya o kadar çok çabalamasına rağmen artık konuşamayacağı kesindi

Bu seni alakadar etmez dedi ve merdivenlerden çıkmaya devam etti. o an dengesi bozuldu ,Hint dizilerindeki saniye yaşamamak için kendine zor tuttu; hani şu Hintli birinin düşüp de ta kilometrelerce öteden Diğer erkek karakterin onu kurtarması başka  birisini bunu görüp aval aval bakması... bu sahneyi yaşamamak için Sinem çok çaba sarf etti .Merdivenden çıkmayı başarınca tam Dönemeç noktasında Oğuz'a döndü ,
-o kayıp ondan Onun yerine geçtim daha fazlasını sorma Dedi ve kütüphaneye yöneldi.

Oğuz'un kafası bayağı karışmıştı. Senem, Senem değilse Senem neredeydi? Sinem'in tuhaf tavırları da bir şeyler gizlediğini açıkça belli ediyordu .o an aklına babasının verdiği numara geldi numarayı aradı. lakin her seferinde biriyle konuşuyor gözüküyordu, bir süre bekledikten sonra adam açtı;
Senem...yerine başkası geçmiş... evet...hayır... ne saçmalıyorsun sen... ne alaka...oğlum bir s*ktir bir düzgünce anlat... Vera kim amk... Ben sana senemi soruyorum sen bana verayı anlatıyorsun ... Oğuz bu şekilde sövmeye devam ederken, karşısındaki kişinin telefonundan gıcırtılı sesler gelmeye başladı.Ardından Adamın sesi gittikçe kalınlaştı metalik bir sese dönüştü, telefonu kapatmadan önceki son sözü ise
bilmek için çok gençsin yakında anlayacaksın onlar gibi gerçeği
oldu.

Oğuz kafasında da ne yapacağını düşünürken bir patlama sesi duyuldu. ardından yangın alarmı devreye girdi. yangın alarmın çalınmasının ardından tüm öğrenciler dışarı kaçtı. kendisi dışarı yönelirken ,Sinem yaklaştı ve
- yardım et patlayan yere gidelim dedi -neye yardım edeceğim diye sorduğunda ise
- etrafı gözlersin başka bir şey istemiyorum senden dedi
-Ne patlaması bu diye sordu Oğuz Sinem ise
-ne bileyim ben bir patlama işte dedi ardından
-acele et diye bağırdı.
-Anlaşılan spor odasına gidiyoruz dedi yola bakarak Oğuz.
O an Sinem ona şaşkın bir bakış attı -zekisin bu zekanın başka şeylere kullansan en iyi olursun da iste Kader dedi.

Ikisi beraber patlama olduğu yere yöneldiler. Okulun en kalabalık olan spor sınıfı yanmıştı. içeride 30'a yakın yatan ceset vardı.

Oğuz cesetlerin kimler olduğunu telefondan araştırırken, Sinem ise hepsinin nabzını yokladı.
zaman Kısaydı birazdan ambulans ve polis burada olurdu ,bundan sonra Senem, Oğuz'a dönüp
-10 ölü 9 yaralı 3'ünde belli değil dedi O an Oğuz o üçünün yanına yaklaştı nabızlarını falan baktı ardından
- üçü de yaşıyor sadece fazla karbondioksit beyne gittiğinden dolayı beyninin işlevi yavaşlamış ondan dolayı nabız düzensiz anlamaman Normal yani dedi

-Nasıl anladın bunu diye sordu Sinem O da
-annem doktor dedi

sinem bir süre odada tur attı, ardından heyecanlanıp bağırarak -Oğuz o 3 kişinin yanında bir kağıt var mı bakar mısın dedi Oğuz'u etrafa bir göz gezdirdi .Lakin Kağıt yoktu. bunu Sinem'e söylediğine Sinem'in yüzü bayağı düştü.

Sinem'le Oğuz eskiden hiç yakın değillerdi  Senem'le Oğuz'un çok yakın ilişkileri vardı; beraber küçükken oyunlar oynamış, resimler çizmiş, parklarda eğlenmişlerdi  Sinem Hiçbirinde yanlarında olmamıştı .nedeniyse Senem'in ona karşı tavrıydı. ^bunu anlamak için Oğuz ile Sinem'in tanışma hikayesine bakalım^

Senem le Oğuz ,senem'in evinde yapboz yapıyorlardı . Aileleri çok yakın olduğu için haftanın 3-4 günü beraber oyunlar oynar ,eğlenirlerdi. Sinem'le tanıştığı gün ise beş taş oyunu oynuyorlardı. bu oyunu Oğuz babasından öğrenmişti.

-Hadi ama o taşı ben alacaktım oyur
Oğuz taş aldı ve ayağa kalktı;
-Bana ne ben aldım ilk Sen alsaydın bana ne dedi ve koşmaya başladı.
Uyuz onu bana ver diye bağırarak , onun arkasından koşmaya başladı. bir süre kovalama devam ederken Oğuz yoruldu ve karşısına çıkan ilk odaya girdi.

odada Sinem ile karşılaştı; senemden bayağı zayıftı ,vücudunda morluklar saçlarında ise yapıklar vardı.  odası kendisine göre tertemizdi.
Odaya girdiğinde birisinin karşısında görünce oğuz Kekeleyerek;
ben çok özür dilerim yanlışlıkla girdim Hemen çıkıyorum dedi ve kapıya yöneldi. tam çıkacakken Sinem
-bekle dedi ve çekmecesinde kavga ettikleri taşın bir kopyasını alıp ona uzattı
Bunu sen al onu senem'e ver onu Senem çok seviyor dedi ardından  bir şey söylemedi .Oğuz alınca
-şimdi çık dedi
-Bir daha da bunu yapma dedi o an Senem içeri girdi.gıcık bir ses tonuyla; -sen kimsin ya! ne hakla Oğuz'u kovarsın !yanlışlıkla girmiş !Sen nasıl Vicdansız bir insansın! Hiç anneme çekmemişsin, daha bir de benim kardeşimsin! Senden tiksiniyorum, bunu da o kafana sok! dedi ve Oğuz'u koluna tutarak dışarı çıkarttı o an Oğuz hiçbir şey söyleyemedi ona suçu yok diyemedi...

-Oğuz ...Oğuz ,Ne düşünüyorsunuz polisler gelecek hala dikiliyorsun orada dedi.
Oğuz onu dinledi ve o an Sinem'le beraber dışarı gizli yollardan çıktılar. Lakin oğuzun anlayamadığı bir şey vardı .neden araları böyleydi ?araları niye bu kadar uçurumluydu?

Belki de bilinmemesi gereken bir şeydi...

YANLIŞ BİLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin