YANLIŞ BİL

..lan değil..

"Küçüklüğümden beri hep aynı şeyi düşündüm, istedim. Onlarla beraber olmayı, oyunlar oynamayı, resimler yapmayı, gezmeyi ,bayramlarda büyüklerin evine gidip elini öpmeyi çok isterdim. Lakin hiçbiri bana nasip olmadı. Ne yapacağımı bilemedim, Yanlış yollara saptım; korktum, korkuttum ;kurtardım ,Canını yaktım... Bunların hepsi ne yapacağımı bilemediğimdendi. Ben diğerleri gibi değildim. Her gün sevgi sözcüğü ile büyütülen her gün ayrı hediyeler alınan , o Türk dizilerindeki ailelerle gram alakası yoktu benim ailemin. ailem var ama yok arasıydı. kaç kere Delirmek istedim, söyledim. bunu hocamıza da söyledim.her türlü çare aradım. Lakin sonra Pes ettim. diğer insanlara inat sağlıklı yaşayacağıma dair Kendime söz verdim. Güçlü olmayı ayakta durmayı öğrendim .ben buydum, insanları ezdirmeyecek kendimi koruyacaktım. Beni koruyacak bir babam yoktu belki, ama ben vardım, ben kendime aittim ,kimseye ihtiyacım yoktu..."

23 ağustos 2022

-bu senem kaybolmadan 1 hafta öncesine ait, dedi Komiser Musa ardından meslektaşına döndü
- ne düşünüyorsun?
-Bence bu kendi yazdığı değil ,kendi el yazısı daha çok Sağa dönük, günlüğündeki yazıyı görmüşsündür. yani gram alakası yok. Bunu incelemeye gönderin o zaman ortaya çıkacaktır .Ha bu arada-
-melike komiserim... komiserim
Melike o an kendisine seslenen memura döndü
- ani bağırışım için üzgünüm lakin dilan kala cinayetinin şüphelisi sorgu odasında sizi bekliyorlar
-tamam
Dedi ve oraya yöneldi . Komiser musa elinde senem kolan'ın günlüğü ile başbaşa kaldı. Son sayfadaki yazı, baştaki yazıların haricinde dik yazılmıştı, aynı şekilde yazı daha da küçülmüştü, her insanın farklı yazış şekli olan bir takım harfler vardı;r,A,l gibisinden. Ve bu harfler birdenbire bambaşka bir şekile dönüşmüştü. Bu en baştan başka birinin yazdığını göstergesiydi. Lakin kim yazmıştı? ailesinden alınan yazı örnekleri ile gram alakası yoktu, ne kadar farklı yazmaya çalışılsa da İlla belli bir detaylar insanı yakalanması için ele veriyordu .Böyle bir detay hiç yoktu. Komiser Musa okulla alakalı bir durum olabileceğini düşündü okuldaki Herkesin bir yazı örneğini alıp karşılaştırma yapacaktı. yakındaki bir memura Seslendi ve emir verdi. bu sayede bir adım daha yaklaşabileceğini düşünüyordu komiser .Lakin Komiser Melike'nin bambaşka bir teorisi vardı. Melike'ye göre Senem'in kaybındaki en büyük etken babasının ona karşı olan tavırlarıydı bu tavırdan kaynaklı olarak Selim'in davranışları değişmiş Ayriyeten insanlarla kopukluk yaşamaya başlamış ,bundan kaynaklı olarak bir süre sonra insanların Ona farklı davrandığını fark edince ya farklı bir insan topluluğuna karışmış, ya da evden kaçmış, ona göre bu günlüğü başkası kullanıyordu. Lakin Musa Komiser buna katılmıyordu, bu ona mantıksız geliyordu. Ona daha çok Bu bir kayıp değil de cinayetmiş gibi geliyordu ,ne olduğu hakkında ufacık bir fikri bile yoktu. Lakin tek bildiği bir şey vardı; kendisine göre son bir aydır alınan tüm kayıplar aynı kapıya açılacaktı. sadece anahtarın bulunması gerekiyordu. Tek sorun anahtarın Bu nasıl bulunacağını bilinmemesiydi.

Kısa bir süre sonra bir kargaşa sesi duyuldu .kapıdan girmeye çalışan bir kadın yanına bir genç kız, arka tarafından da onları izleyen bir grup insan topluluğu vardı . Kadın bas bas bağırıyordu" yardım edin peşinde adamlar var yardım edin" diye bağırıyordu insanlar onu arkadan gülüyor ,kameraya çekiyor ,Kimisi de arkadaşlarına bu olaya anlatıyordu. kadın arkasına bakıp bakıp "yardım edin" diye bağırıyordu. bir süre sonra Musa Komiser olaya el attı.
- Ne oluyor burada diye bağırdı arkasındaki memurlara "ne izliyorsunuz dışarıdaki adamları dağıtsanıza" diye bağırdı, bir süre sonra memurlar olaya el atıp onları uzaklaştırdılar. Uzaklaştırılmaların ardından kadın komiserlerden birine söyleyip o bağıran kadını buraya yanına getirttirdi. karın titriyordu, hep arkasına bakıp bakıp duruyordu. konuşmaya çalıştı bir süre ama kekelediği için anlaşılmıyordu, bir süre sonra bir yanındaki kız olaya el attı.
-komiserim Ben Ece bu da annem Feriha . Anladığım kadarıyla annemin çantası çalındı ,belki (!)çalan insanlar kötü insanlar olduğu için sabahtan beri peşimizde. çantayı almalarına rağmen peşimizde olması tuhaf durum değil mi ? bu işin içinde başka bir iş var, bunun kardeşim Vera'nın ölümü ile bir alakası olduğunu düşünüyorum dedi o an Komiser durdu ,kızın yüzüne baktı;
- hangi vera'dan bahsediyorsunuz
Ece ufak bir güldü ;
-Vera Atak tanıdık gelmiştir diye umuyorum Her neyse sorguyu alacaksanız alın yoksa benim yapacak işlerim var Sınava girmem lazım
sonra Musa Komiser Ece'yi sorguya girmesi üzere, Annesini rahatlaması için bir süreliğine merkezdeki doktorun yanına gönderdi. yanındaki memura ve Vera ile ilgili olan dosyayı getirmesini söyledi .bir süre sonra memur dosyayı getirdiğinde
"Vera 16 yaşında zengin bir ailenin kızıydı bir gün alışverişe çıkacağım derken ortadan kaybolmuş ve bir ormanda cansız bedenine ulaşılmıştı Vücudunda her yerine Yanık izleri vardı ilk başta bu olay cinayet olarak düşünülmüş Lakin sonrasında orada yanan bir can parçası oldu görülünce Bunun bir kaza olarak kayıtlara geçmişti" babası bu duruma hep karşı çıkmıştı, bunun bir cinayet olduğunu savunmuştu herkes .;sonra nasıl oldu bilinmez bir şekilde dava kapandı. O günden sonra gelen kayıplara çok ilgilenilmez oldu. kızın vücudundaki yanık izleri ;eşit dağılmamıştı yüzünü sadece bir kısmı yanmış, Diğer taraftan ise vücudunun kısım kısım yerleri yanmıştı. Bu normal bir yanma değildi. Lakin cinayeti olduğunu gösterecek bir delil yoktu. Bulunduğu ormanın oralarda Kamera kaydı falan da olmadığı için davayı kapatmışlardı. Lakin kadının peşindeki adamların Vera ile ne ilgisi olabilirdi ?