kohaku'ya mudahelede bulunmustu ve yatirilmisti. aira surekli basinda uyanmasini bekliyordu, digerleri odanin disinda bekliyorlardi. leo eylul'e 'sizi gelip alayim mi' diye mesaj atmisti. eylul 'ben halledecegim baskan' diye cevap verdi.
eylul bosta buldugu bir kamyonu caldi ve sofor koltuguna yerlesti. 'onde bir kisilik daha yer var geri kalaniniz kasada oturcaksiniz'. hiyori hic beklemeden one oturdu. geri kalan herkes arkaya gecti.
eylul surmeye basladi. arkadakiler eylulun soforlugu dolayisiyla kafalarini surekli kasanin duvarlarina vuruyorlardi ve olduklari yerlerde zipliyorlardi. rinne'nin icine bir dert cokmustu. yanik sesiyle türkü soylemeye basladi. ondeki hiyori ve eylul dahil herkes onu dinliyordu.
''Kime desem derdimi ben bulutlar
Bizi dost bildiklerimiz vurdular
Bir de gurbet yarası var hepsinden derin
Söyleyin memleketten bir haber mi var?
Yoksa yârin gözyaşları mı bu yağmurlar?
Söyleyin memleketten bir haber mi var?
Yoksa yârin gözyaşları mı bu yağmurlar?İçerim yanıyor yar yar
Yaram pek derin
Bana nazlı yardan aman
Bir haber verinİçerim yanıyor yar yar
Yaram pek derin
Bana nazlı yârdan aman
Bir haber verinBulutlar yârime selam söyleyin
Kavuşma günümüz yakınmış deyin
Felek yardan ırak koyduysa bizi
Gurbet elde bir başıma neyleyim?
Yârdan ırak yaşanır mı söyleyin
Gurbet elde bir başıma neyleyim?
Yârdan ırak yaşanır mı söyleyin''
rinne söylemeyi bitirince ic cekti. yolculugun geri kalani sessiz gecti.
o sirada hastanede digerleri kohaku'nun ölüm haberini aldilar.
leo eylul'e 'hastane kafeteryasinda bulusalim' diye mesaj atti.
aira öfkesini cikarmak icin onlari ariyordu ama bulamamisti. yumrugunu sıktı. 'yaniniza birakmayacagim... dunyanin dort bir yanini dolasmam da gerekse sizi bulacagim ve arkadasimin intikamini alacagim....'
çanakkale'deki evine bir koşu gitti, ve babasının taramalı tüfeğini bodrumdan alip sırt çantasına koydu. çantası ağır olduğu için donus yolunu trenle gitti.
(u guys should know how different transportation in sevicilerverse is. dont need to explain. aira had öfke boost while running to canakkael. this entire yozgat-canakkale-back to yozgat trip took aira 25 minutes, during which seviciler had their conversation about kohaku and his cenaze arrangement.)
izuleokasa ve natsume kafeteryadaki bir masaya oturup eylul'un digerlerini getirmesini bekliyorlardi. tsukasa eskisi gibi durgun gorunuyordu. izumi kohaku'nun ölümünün onu ne kadar etkiledigini fark etmisti ama sonradan aciklayacagini dusundugu icin sorulari biraz sonraya birakti.
o sirada iceriye eylul ve hiyori oldukca normal bir sekilde, arkalarinda digerleri zor bir yolculugun ardindan bas donmesi dolayisiyla duzgun yuruyemeyerek girdi. masaya sandalye cekip oturdular. natsume kafeteryadaki elemana seslendi 'ustam ordan hepimize cay ve kasarli tost ayarlar misin'. usta caylarini doldurup kasarli tostlari dizip haber verdi. feyza ayaga kalkip tost ve caylari getirip teker teker herkese alip veriyordu.
tum tostlari ve caylari ulastirmasi 6 dakıka surmustu, ardindan tavsanli cuzdanindan hesabi odeyip abiye 'kolay gelsin abi iyi gunler' dedi.
feyza da masaya donunce caylarini yudumlarken konusmaya basladilar. leo 'malesef kohaku'yu kaybettik. basimiz sagolsun'. diyerek konuyu acti. hepsi basini salladilar. ardindan natsume 'cenaze hazirliklari icin ailesine haber vermemiz gerek ama aira harici ailesi hakkinda bilgi sahibi olan yok. aira'nin biz ile konusmak isteyecegini sanmiyorum.'