8- Yalvarırım Aç Gözlerini

35 3 0
                                    

Hale beni eve bıraktığında saat 7'ydi. Kapıyı açmak için anahtarlarımı çıkardım. Bir yandan da evin içinde ışık yanıyor mu diye kontrol ediyordum. Eve girdiğim de kimse olmadığını anlayınca, tuttuğum nefesimi geri bıraktım. Eğer bu saatte evde olduğumu görürse kim bilir neler yasayacaktım. Her gün eve 9'da giriyorum bugün mü erken geleceğin tuttu diye dayak yiyebilirdim. Evet o bunu yapardı, sırf eve erken geldim diye. Odama doğru çıktım. Hemen okul formalarından kurtulup, aynanın karşısına geçip belime baktım. Morarma izleri hala duruyordu. Ama iyi ki ağırmıyordu, tabi ufak sızlamalar disinda. Kremlerimi alıp elimden geldiğince morarmış yerlere doğru sürdüm. İlaçlarımı da ictikten sonra mutfakta atıştırmalık bir şeyler aradım. Ama malesef hic bir sey yoktu. Saat 8 olmuştu ve babam eve daha gelmemişti. Fırsattan yararlanıp dışarı da bir şeyler yemek için, çantamı koluma atarak evden çıktım. Köşedeki büfede kendime bir şeyler alarak, yemeğe başladım. Yerken de bugün olanları düşündüm. Belimin ağrısına dayanamayarak bayılmıştım ve Utku tarafından partiye gelme zorunluluğu cevabını almıştım. O kim oluyor da beni zorluyor? Yemeğimi bitirdikten sonra saat 8.30 olmuştu. Hesabı ödeyerek büfeden çıktım ve eve doğru yola koyuldum. Eve gittiğim de hala ışıklar yanmıyordu. Anlaşılan babam ya gece gelecekti ya da gelmeyecek. Umrumda da değildi. Odama çıkıp kendimi dikkatlice yatağa attım ve hiç bir şey düşünmeden uyudum.

Utku;
Eve geldiğim de yorgun olan bedenimi hemen banyo yaparak rahatlatmaya çalıştım. Sıcak suyun verdiği rahatlıkla kendime geldim ve banyodan çıkıp odama ilerledim. Üzerime rahat kıyafetler geçirdikten sonra yatağıma uzandım ve gözlerimi kapatıp bugün olanları gözlerimin önüne getirdim. Derin, ah derin. Önce partiye gelmemesi kızmama neden olurken daha sonra da düşüp bayılması beni ne çok korkutmuştu. Kucağıma alıp hastaneye götürürken ona birşey olması beni tedirgin etmişti. Daha 2 gündür tanıdığım kız için neden bu kadar ilgi besliyordum ki? Bugun ona kesin bir kararla partiye gelmesini söylemistim. Neden bunu yaptım, bana bunu yaptıran şey neydi bilmiyordum. Düşüncelerimi kenara bırakıp kendimi uykuya teslim ettim.

Sabah alarm çalmadan uyanmış olmam beni şaşırtmıştı. Yataktan doğruldum ve esneyerek banyoya doğru gittim. Yüzümü yıkayıp ve dişlerimi fırçaladım. Banyodan çıktıktan sonra bizimkilerin her zaman ki gibi erkenden uyandığını gördüm. Merdivenlerden inerek anneme sarıldım ve babamla ayak üstü laf edip işleri konusunda konuştuk. Daha sonra odama giderek hazırladım. Arabaların anahtarlarını da alarak evden çıktım.

Derin;
Yine o güzel alarmın sesine uyandım. Yataktan doğruldum belim ağırmıyordu ama yine de ani hareketler yapmamaya özen göstererek ayağı kalktım. Odadan çıkıp banyoya doğru giderken hala babamın gelmemiş olması umrumda bile değildi. Banyoda yüzümü ve dişlerimi fırçaladıktan sonra tekrardan odama geçip belimde ki morarma izlerine baktım. Az da olsa biraz geçmişti sanki. Yine kremlerimi sürüp, okul formalarımı giyip çanta mı da alarak evden çıktım. Etrafa bakındığımda Hale'yi göremedim, gelmemişti. Arasam mı diye düşündüm ama daha sonra vazgeçip otobüs durağına doğru yürüdüm.

Okula geldiğim de etrafta ki kişilerin bakışlarına maruz kalmıştım. Sınıfa doğru giderken Utku'yla karşılaştım. Başını selam vererek hafiften eğdi. Aynı şekilde bende karşılık verdim ve yanına gittim.
"Nasılsın, ağrın var mı?" Diye sordu.
"Hayır çok Iyiyim " dedim gülümseyerek.
Sınıfa girdiğimiz de Hale sıra da oturuyordu beni görünce koşarak sarıldı.
"Derin bugün gelemedim, babam bırakmak istedi kıramadım. Seni arayacaktım ama telefonumu evde unutmuşum. Özür.."
Sözünü kestim.
"Özür dileme sakın. Beni almak zorunda değilsin Hale ve sakın bu cevabıma karşılık verme hadi oturalım".
Hale yüzüyle zorla gülümsedi. Beni almayı, okula beraber gitmeyi sevdiğini biliyordum ve bende öyle. Ama bazen ona mahçup olduğumu düşünüyorum ama o bunu önemsiyordu. Hale de yanıma oturunca;
"Iyisin dimi?" Diye sordu. Kafamı evet anlamında sallayıp devam etti;
"Dün çok korktum Derin, sana bir şey olmasından çok korktum. Dün öyle birden bayıldığın da ne olduğunu anlamadan Utku seni kucaklayıp hastaneye götürdü ve tüm okul ayaklandı".
Gözlerim yerinden çıkacakmış gibi açıldı. Utku beni kucaklayıp hastaneye mi götürmüştü? ve ben bunu daha yeni öğreniyorum. Tüm okul ayaklanmıs da ne demek? O yüzden okula girdiğimden beri herkes bana bakıyordu. Kafamda ki düşünceleri Hale kesti ve;
"Utku seni taşırken Derin aç gözlerini, yalvarırım diyordu ve bu lafı birçok kez tekrarladı. Gerçekten çok korkmustu".

Utku korkmustu hemde benim için. Peki ya bu korku neden? Daha tanışalı 2 gün oldu. Beni daha tanımıyor bile. Sınıfa hocanın girmesiyle ayağı kalktık ve ben sadece Utku'ya bir teşekkür etmem gerektiğini düşünüyordum".

Hayat Sen OluncaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin