11- Çok Farklısın

22 3 0
                                    

Hepsine birer önlük verdikten sonra teker teker gruplara ayrıldılar ve müşterilerle ilgilendiler. Ekrem Amca ve Güler Teyze ilk ne olduğunu anlamasalar da daha sonra bana yardım etmek istediklerini söyleyince hepsiyle gurur duydu ve bu kişilere sahip olduğum için çok şanslı olduğumu söyleyip durdular. Evet bencede şanslıydım. Hale benim herşeyimdi. Cenk ve Utku 'yla yeni tanışmama rağmen gerçekten iyi biriydiler. Sanırım hayatıma daha sonradan giren kişiler benim melellerimdi. Bunu daha önce de söylemiştim.

Arada bir Utku'ya kayan gözlerim kalbim de tuhaf kıpırtılara neden oluyordu. Neden oluyor böyle bilmiyordum. Ama o güzel gülümsemesiyle arada bana bakıyor ve göz kırpıyordu. Hale arada sakarlıklar yapsa da durumu toparlıyordu. Cenk ise bazen yanlış siparişler alıyor ve yanlış yerlere servis ediyordu. Bu durum kahkaha atmama neden oluyordu. Sonunda yoğunluk bitmişti ve erken saatte işleri halletmistik. Saat 7'ydi ve artık cafe'de kimse kalmamıştı. Bir kaç müşteri haricinde tabi. Hale ve Cenk yorgunluktan masada oturmuş, dinleniyorlardı. Yanlarına gidip gülümsedim. Hale yanına gittiğim de ufak da olsa doğrulmustu ama Cenk hiç rahatını bozmuyordu. Gülümseyerek;
"Yoruldunuz mu?" Dedim.
Hale başını evet anlamında salladı. Cenk ise;
"Geberdim be, bu ne ya? Valla kaç kere yanlış yerlere siparis getirdim sayamadım. Valla müşterilerden dayak yiyicem diye korktum".
Cenk'in bu sözlerine gülerken gözlerim Utku'yu aradı. Neredeydi? Hale etrafa bakındığımı görünce;
"Seninki dışarıda" dedi sırıtarak.
"Ne? Benim ki mi? Utku ne zamandır benim ki oluyor acaba Hale? Saçmalama lütfen" dedim büyük bir sitemle.
Cenk gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı. Hale hiç aldırış etmeden omuz silkti. Ona sana göstereceğim bakışı attıktan sonra dışarı doğru yöneldim.
Etrafa baktığımda Utku duvara yaslanmış sigara içiyordu. 1 dakika Utku sigara mı içiyordu? Adımlarımı hızlandırıp yanına gittim. Beni farkedince sigarasından bir yudum daha aldı ve yere atıp söndürdü. Içinde tuttuğu dumanı kafasını yana çevirerek üfledi. Bir şey söylemem gerekirse gerçekten çok çekici duruyordu. Gözlerimi devirip kendime geldim ve;
"Dışarıda olduğunu söylediler" dedim.
Utku boş boş suratıma baktı. Sanırım devam etmemi bekliyordu. Geveleyerek;
"Eee şey herşey için sağol, cok yardımcı oldun aslında oldunuz ben.." lafımı bitirmeden parmağını dudağıma koydu ve yine konuşmamı kesti.
"Bana bir daha teşekkür etme" dedi. Bu hareketine alışmam gerekecekti çünkü bana her dokunduğun da bedenimin titremesine engel olamıyordum. Gülümseyerek başımla onayladım ve arkamı dönüp cafe'ye doğru gittim. Arkamdan ayak sesleri geliyordu sanırım o da peşimden geliyordu. Cafe'ye girdiğim de Cenk ve Hale ayaklanmıstı. Ekrem Amca eliyle gelmemi işaret etti. Yanına gittiğimde;
"Hadi bakalım bugünlük bu kadar yeterli devamını biz hallederiz" dedi.
Israr etmedim nasılsa ikna edemeyecektim başımla onayladım ve önlüğümü çıkardım. Hale koluma girerek dışarıya çıktık. Arkamızdan Utku ve Cenk'de geliyordu. Hale ve Cenk'e bakarak teşekkür ettim. Cenk;
"Lafı bile olmaz" dedi ve Hale'ye göz kırparak arabasına doğru yöneldi. Bunların arasında bir şey olmassa bende Derin değilim. Hale Cenk'in arabasına binip, gaza basarak gitmesini gözlerini kırpmadan izledi. Daha sonra bana yönelerek bir şey diyecekti ki Utku lafını böldü.
"Seni bugün eve ben bırakabilir miyim?" Dedi. Neye uğradığını şaşıran Hale, Utku'ya ters ters baktı daha sonra sinsice güldü. Bu kızın hareketleri normal değildi. Daha sonra;
"Peki olur, yarin görüşürüz Derin" dedi ve gitti. Evet gitti, benim yerime cevap verdi ve gitti. Utku gülümseyerek;
"Hadi" dedi ve arabasına doğru yöneldi. Ayaklarım istemeye istemeye Utku'nun arabasına doğru gitti. Arabaya bindiğim de Utku daha arabayı çalıştırmadan;
"Vaktin varsa biraz sahilde oturalım mı?" Diye sordu. Kolumda ki saate baktım ve saat 8'di. Daha eve gitmeme 1 saat vardı ve vaktim vardı. Kafamla onaylayıp, gülümsedim. Utku da gülümseyerek arabayi çalıştırdı ve gaza bastı.

Yaklaşık 5 dakika sonra sahile geldik ve arabadan indik. Utku önden giderek bir banka oturdu ve gözlerini kapatıp içine derin bir nefes çekti. Yanına gittiğimde banka oturdum ve aynı şekilde bende gözlerimi kapatıp denizin kokusunu içime çektim. Bir kaç dakika öylece sessizce durduk. Utku sessizliği bozarak;
"Bana kendini anlatsana" dedi.
Gözlerimi birden açtım ve ona baktım. Sanki kötü bir şey olmuş gibi suratına bakıyordum. Alt tarafı bana kendini anlat demişti. Bunda tuhaf bir şey yoktu evet ama bana göre tuhaf gelmişti.
"Zamanla tanı beni" dedim gülümseyerek.
O da gülümsedi ve hiç bir şey demeden kafa salladı.
"Sen anlat kendini" dedim aynı soruyu ona sorarak. O da;
"Zamanla tanı" dedi benim cevabımı vererek aynı cevabı bana söylemesi sinirmi bozmuştu.
"Çok farklısın" dedi ve benim cevabımı beklemeden ayağı kalkıp, yürüdü.

Hayat Sen OluncaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin