I love you so

417 51 37
                                    

Bugunlerde durmadan saçımı yolmaya başladığımı fark ettim. Lavabo tümüyle kahverengi kısa saçlarım ile doluydu. Buna rağmen chuuya ile buluşacaktım. Kış aylarındaydık fakat çarpıntılarım tekrardan ortaya çıktığından sadece ince bir gömlek giyiyordum.

Odama tekrar döndüğümde masanın üstündeki antidepresanlar midemi bulandırmaya yetmişti. İlaçlarımı bile almadan evden çıktım. Beni tedavi edebilecek şey ilaç değil kesinlikle punk dinleyen bir tutam kızıl saçtı.

Buluştuğumuzda kafamı sadece masaya koymuştum. Tek duyduğum chuuya'nın "Dazai andavalı iyi değilsen gelmene gerek yoktu zaten sadece çardakta çekirdek kola yapacaktık" dediği oldu.
"Gayet iyiyim bi kere senin kokun midemi bulandırdı" demekle yetintim fakat arkasından cevap da eksik olmadı "Seninle buluşacağım için duşa bile girdim aptal" chuuya'yı bu sefer cidden sinirlendirdim. "Tamam tamam özür" dedim ve konu bu sefer kapandı.

Beraber romeo ve juliet izlediğimiz anı bozan şey bi köpeğin üstüme dogru gelmesiydi. "ANAN AVRADIN CHUUYA KORU BENI AMK" tepkimin ardından gerçekten de chuuya beni kormuştu.

Chuuya ile buluşmamız kusursuz geçmişti. Gerçekten de dediğim gibi ilaca değil bir kızıl saça ihtiyacım vardı. Eve dönerken babama uyduracağım bahaneleri sıralıyordum. Karşımdaki kişi annem olsaydı muhtemelen iki çift tokat ile bolca azar yemistim. Zaten annemle aram bozuktu bu yüzden evde bekleyen kişinin babam olduğuna şükrettim.

Kapıyı açtığım gibi babam koşarak yanıma geldi. "Lanet çocuk başa bela mısın? Senin için toplantılarımı iptal ettim ve sen ortalarda yoksun. Ne kadar endişelendim bilsen." Verecek yanıt bulamadım ve üstümü değiştirme bahanesi ile odama saklandım. Hemen üstüme mavi bir gömlek ile siyah bir kumaş pantolon giydim. Babama hazır olduğumu söyledim ve hemen evden çıktık.

Yol boyunca ağzımi bile açmadım. Gittiğimiz yer galiba baya bir uzaktaydı. Radyoda da demet akalın çalsa tam yeriymiş herhalde.

Klinik tahmin ettiğimden daha yakındı ve bekleme salonundaki tablolar tamamen anatomiden oluşuyordu. Kesinlikle odama da bir tane almalıydım.

Beklemelerimin sonucunda yeni psikoloğumu görme fırsatı elde ettim. Tamamen soluk yüzlüydü fakat gülümsediğinde içimi ısıttı. Bu sefer masasına bakarak "adın osamu galiba. Gel otur. Her seyi anlatmana gerek yok. Hatta anlatmana gerek yok. Bana güvenesiye kadar burada seni bekleyeceğim." dedi. Galiba bu adama bir şeyler anlatsam pek sıkıntı olmazdı.

Burasi da nereymis ya allah allah kazuha icin wish kasiyodum nerelere dustuk ya 

ulan spotifyimizi calmislar-soukokuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin