Kayra -birkaç güncük sonra-
Denizden önce uyanmış onu izliyordum. Misafir yorganı zartı zurtu nerde bilmiyorum ayağına onunla uyuyordum günlerdir.
Biraz bu birkaç günde olanları düşündüm. Yavşaklık yapıyordum yeri geliyor bel altı ithamlarda bulunuyordum ve Deniz bana karşılık veriyordu. Muhtemelen bana ayak uydurmak için yapıyor. Emin değilim. Ama benden farkı yok gibi.
Odamın kapısı çalınca garipsedim. Ardından kapının arkasından bir ses duyuldu.
"Kayroş, giriyorum müsaitsen?" Bir hışım yataktan kalkıp üstümdekileri çıkartmaya başladım o sırada anneme cevap verdim.
"Duştan çıktım giyiniyorum. Biraz bekler misin?"
Beni dinlemeyip kapı kolunu indirdiğinde kapıya uçtum evet uçtum Kayrayım ben uçarımda yürürümde. Annem kapıyı açamadan ben Denizin görünmeyeceği ama benim geçebileceğim bir aralık oluşturup odadan çıktım kapıyıda kapattım.
"Anlatacakların var gibi, gel salonda konuşalım annem."
"Oğlum, BAKSIRLASIN?"
"ANNE AZ ÖNCE GİYİNİYORUM DUŞTAN ÇIKTIM DEMEME RAĞMEN GİRMEYE ÇALIŞTIN?"
"ANNEYİM BEN GİRERİM!"
"EEE DAHA NE BAKSIRLI OLMAM SORUN MU? ANNE SANKİ HİÇ BAKSIRLA GÖRMEDİN? HADİ SALONA GEÇELİM" o sesini yükseltince bende yükselttim ama bu gürültüye Deniz uyandı. Şaşırdık mı hayır. Ben annemi salona gitmeye ikna edene kadar Deniz kalktı kapıyı açtı ve annemin ağzına laf verdi.
"Oğlum, sen damadımı eve mi attın? Niye önceden haber vermiyorsun annem?"
Deniz anneme tabiri caizse -bu deyim böylemiydi ya? Ya da her neyse işte yanlış gibi ama neyse bi ara bakarım doğrusuna- öküzün trene baktığı gibi baktı. Üzgünüm aşkım öküz dedim sana.
"Anne senin ağzın ne der?"
"Neyse ben Rahime teyzene gideyimde iki sohbet edeyim. Sizde devam edin işinize."
"Anne, biz olmak arkadaş!"
Annem beni takmadan evden çıktı.
"Annemin kusuruna bakma deli kadın işte." Dedim mahçupça.
"Sorun değil. Annende geldiğine göre gideyim ben."
"Kahvaltı yap öyle git. Anneme şikayet ederim dilinden kurtulamazsın." Kaşlarımı çatarak baktığımda yanağımdan makas aldı. Şero sen napıyorsun?
"Kayra, yeni toparlıyorsun biraz daha böyle kalırsan yine hastalanacaksın gidip giyin."
"Ama kahvaltı yap." Yavru köpek ya da kedi ya da herhangi yavruyken bakışları tatlı olan bir hayvanın yavru bakışlarını attım ona. Ayh bu cümle çok karmaşık oldu ama anladınız bence. Giyinmek için odama girip çıkarttıklarımı giydim çabucak. Kahvaltı yapmadan yollamazdım onu!
"Aşko, aç gidersen ya yolda şekerin düşüp bayılırsan kaza yaparsan kahvaltı yapalım öyle git. Lütfen." Yine yavru tatlı hayvan bakışları. Ehe.
"Kayra, kan testi vermem gerek yani yemek yiyemem."
"Ha, anladım tamam geçireyim ben seni." Üzüldüm ama ben. Alışmıştım ona. Zavallı ben.
Onunla beraber kapıya kadar gittim.
"Eve gittiğinde haber ver annemin aklı kalır. Klasik anne işte."
"Tamam veririm. Onunla vedalaşamadığım için üzgünüm. Görüşürüz Kayra."
Saçlarımı karıştırıp motoruna yürüdü. Motora binip yola koyuldu sonrasında. Bende odama gittim. Feels geçirmem gereken konular var.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Limon
Random0537******* Ya senin saclarin neden limon sarisi? 🍋'um Normal bir sarı benim saçım Sandığın gibi limon sarısı değil