🍋 Bölüm 22 🍋

325 23 1
                                    

Uyandığımda önce kolumdaki saatten saati kontrol ettim. Öğlene yakındı. Yataktan kalkıp kahvaltı için mutfağa gideceğim sırada Kayra'nın yatakta olmadığını gördüm. Ardından güzel kokular burnuma doldu. Önce elimi yüzümü yıkadım sonraysa üstüme bir şeyler geçirdim. Ardından mutfağa yöneldim. Kayra masayı kuruyordu.

"Günaydın." Dedim yanına giderken. Pıtı pıtı yanıma gelip sarıldı. "Günaydın limonum!" Masayı gösterdi. "Bak, kahvaltı hazırladım sana. Gerçi yatağa getiricektim ama dedim ki ben seme değilim kalkıp mutfağa gelmeli." Kıkırdadı. Saçlarından öpüp masaya oturdum. O da birkaç şey daha masaya getirip oturdu.

"Umarım beğenirsin."

Pankek yapmıştı. Lezzetli görünüyordu. Tabağıma birtane alıp tadına baktım. Kayra bu işi başarıyordu.

"Aşkım, okulun açılmasına az kaldı. Ben alışmıştım zırt pırt burda olmaya..." Büzme dudaklarını ısırırım yoksa.

"Yapçak bir şey yok aşkım, ama bir şey söylemeliyim. Mayıs ya da haziran gibi uluslararası yarışlar olucak. Koç muhtemelen çok sıkı çalıştırır bizi. Mayısa ne kaldı şurda? 2 ya da 3 ay bu benide üzüyor. Sana vakit ayıramayacağım muhtemelen."

"Senide anlıyorum. Benimde şu tasarladığım vr oyununa odaklanmam gerek 4 yıldır uğraşıyorum ve artık bitirmem lazım bahaneyle onu bitiririm. Sonuçta mezun olduktan sonra bol bol vakit geçiririz. Bu 2 3 ayı telafi ederiz limonum."

Bana hiç oyun tasarladığından bahsetmemişti. Gerçi bende sormamıştım.

"Oyun mu tasarlıyorsun?"

"Hmhm, hâlâ eksikler var tamamladığım zaman ilk sana oynatacağım söz. Melike duymasın ama."

"Hemen yazıyorum ona." Güldüm.

"Kayra, yediklerimizi aindirsikten sonra yüzmeye gidelim mi? Dün böyle bir şey söylemiştin sanki?"

"Olur, nerdeki havuza gidicez?" Küçük bir çocuk gibi heyecanlanmıştı.

"Alt katta bir havuz var, mini spor salonuda var."

"Burası tek kat değil miydi? Başka bilmediğim ne var?" Düşündüm.

"Arka tarafta garaj var. Hobi odam var. Başkada yok sanırım." Şaşırdı. Çok normal bende babam evin planını anlattığında şaşırmıştım.

"Neyse neyse tamam kahvaltıdan sonra yüzmeye!" Of ısırsam ya.

Kahvaltıyı uapmış ortalığı toparlamış benim odamda Kayraya mayo seçiyoduk.

"Aşkım, bu olmaz bana. Çok dar."

"Yüzücü mayosu dışında mayom yok ben ne yapayım? Ayrıca sana bol geleceğine eminim gidip dene."

Birkaç dakika sonra geldi.

"Haklı olman sinir bozucu neyse. Hadi havuza!" Zıplaya zıplaya merdiveni bulmaya gitti. "BEKLE BENDE GİYİNEYİM!" tabii ki beni takmadı.

Havuza indiğimizde gözleri parladı. "KOCAMAAAN!" aslında kocaman değildi ama her şeyi olması gerekenden daha büyük, güzel ve ihtişamlı görüyordu.

"Limonım, yarışsak mı?" Gözlerini kocaman açıp hızlı hızlı kırpıştırırken sordu.

"Gerçi sen profesyonelsin yenersin beni." Dudaklarını büzüp somurttu.

"Yüzelim dedin havuza getirdim girmiyorsun bile?"

"Hevesim kaçtı."

Sarıldım. Sarılasım geldi çünkü. Canı acımış gibi geri çekildi. Çok mu güç uygulamıştım acaba?

"Göğüsüm acıdı!" Kollarıyla göğüslerini kapattı.

"Hi! Ayıp! Dön arkanı ben bikini üstü bulup geliyorum." Dedikleriyle kahkaha atmıştım. Ona doğru adımladım. Kollarını göğüslerinden çrkmesini sağlayıp göğsünün birini patpatladım (omuz patpatlamak gibi) sen erkeksin demek için. Neyi kastettiğimi anlayıp bana baktı.

"Ne fark eder? Ayıp işte!"

"Yüzmeyeceksen çıkalım?"

"Su soğuk mudur? Kış ayındayız?"

"Ya suya girer ve öğren nasıl fikir?" Diyip onu nazikçe gerçekten nazikçe havuza sokmuştum.

"Eeee bu su sıcak?"

"Kayra bahçede değil havu çok normal değil mi aşkım?" Kafasını salladı. Dakikalardır yapmayı unuttuğu bişi var gibiydi.

"Limonum, göğüslerini bir kere sıkayım mı? (2gether göndermesi🤧) "

Ben cevap vermeden göğüsümün birini avuçlamıştı. Eh sıra bende. Bende ona aynısını yapmış yetmemiş piercingi ile oynamıştım.

"Hi sapık!"

"İlk yapan sensin?"

"Ben yaparım! Ben Kayrayım her boku yaparım arsız biriyim ama sen yapamazsın sen terbiyeli uslu bir sugar daddysin."

Hızlı konuştuğu için nefessiz kaldı. Biraz soluklandı.

"Ayh suyun altında öpüşsek mi?" İki elimide beline sarıp kendime çektim onu. Ardından suya soktum ikimizide. Suyun altına girdiğimiz saniye dudaklarımızı buluşturduk. Kayra kendisininde dediği gibi arsız biriydi ve bu öpüşme hiçte masum kalacak gibi değil. Suyun altında ben dayanırdım ama o dayanamazdı fazla o yüzden suyun altından çıkarttım ikimizide. Kayra beni havuzun kenarına itti. Sırtım havuzun kenarına değince irkildim. Kayra tekrar atıldığında karşılık verdim. Elleri rahat durmamaya başlayınca ipleri ellerime alma kararı aldım. Yerlerimiz değiştiğinde bir elim kalçasındaydı. Dudaklarından ayrılıp yüzümü biraz geri çektim.

"Uslu bir çocuk olmalısın." Bu çocuk beni sınamak için vardı farkındaydım. Beni o anlamda da istemesi hoşuma gidiyor ama Kayra garip biri utanmadan yaptığı şeylerden pişman olabiliyor bunun sebebide fazla arsız olduğu için karşı taraf kızarsa düşüncesine kapılıp pişman oluyor. Kayra birden kendini karşı tarafın yerine koyup pişman olan biri. Bu yüzden ileri gitmemesi için onu durduruyordum daha doğrusu durdurmaya çalışıyordum. Beni zorladığı düşüncesine kapılıp pişman olmasını istemiyorum.

"Ama ama, fiziğin fazla dokunulası." Dedi İki elide göğsümde duruyordu. Sonra bir elini aşağıya kaydırmaya başladı.

"Kayra, uslu dur." Durmadı. Yemin ederim pişman olma ihtimali olmasa bu kadar kendimi dizginlemezdim. Belki şuan onu istemediğimi düşünecek bilmiyorum ben sadece pişman olsun istemiyorum.

Eli en sonunda penisimi bulduğunda biraz okşadı sonrasındaysa canımı acıtavak şekilde sıktı. Acıyla inleyip geri çekildim. Kayrayda kahkaha atıyordu. O az önce benimle oynadı. Hah!

Benden uzaklaşmak için havuzun diğer tarafına gittiği için ona doğru yüzdüm. Oyuna oyunla karşılık verelim ama değil mi?

Yanına vardığımda ellerim yine belini buldu onu kendime çekip kasık bölgemi ona bastırdım. Kafamı boynuna gömüp ufak ufak öptüm. Bu öpücükler yavaş yavaş ısırıklara döndü. Ben daha fazla kendimi bastırdım. Bir elimi kalçasına indirip mayodan içeri sokup kalçasını sıktım, parmaklarımla deliğinin etrafını turladım. Ardından yeterli olduğunu düşünüp ondan ayrıldım. Yüzüme bir sırıtış oturdu.

"Öyle değil böyle oynanır sanki ha?"

"Sen, sen hainsin! Hain kostok! Hain!" Ardından havuzdan çıktı.

"Duş alacağım."

"Beraber alsaydık yavrum." El haraketi çekti. "Tabii sonra sen yine oyna dimi oldu paşam başka?" Ardından gitti. Bende güldüm. O duştan çıkana kadar yüzme kararı aldım. Şu birkaç ayda Kayrasız nr yapacağımı düşünmekten beynim yorulmuştu kafamı dağıtmam lazımdı.

LimonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin