4.Bölüm İz Peşinde

11 1 0
                                    

                                                                     (YAZARIN ANLATMIYLA)

                  Gelen mektuptan sonra Ateş ve adamları şehrin aranmadık yerini bırakmadı gerekirse dünyayı bile karış karış aramaya hazırdı. Babasının katilini bulmadan içi rahat etmeyecekti. Bir yandan babasının katilini arıyor diğer yandan da polislerden gelişmeleri alıyordu, gerçi polislerin bir sonuca ulaştığı pekte söylenmez. Herkes perişan olmuş durumdaydı, Ateş günlerdir uyku uyumamıştı uykusuzluktan gözleri kan çanağına dönmüştü. Aradan bir buçuk ay geçti Ateş'e yine bir mektup gelmişti. Bir buçuk ay önce yaptığı gibi herkesi yine aynı masada toplamış bu konuyu konuşuyordu. "Bu sefer mektubu sizinle beraber açmak istedim." dedi Ateş. Egemen "Ee ne duruyoruz açalım da ne yazdıklarını okuyalım." Ateş mektubu eline alır almaz açtı ve mektubu okumaya başladı. Şöyle diyordu mektupta;

    "Gözünün önündeyim ama fark edilmiyorum,  ne sen, nede arkadaşların görebiliyor beni. Aslında çok yakınım sana, Bir nefes kadar yakın..."                                                                                                                                                                                       

    "Akrabalarından biri olabilir  mi diyeceğim ama bildiğim kadarıyla baban hiç bir akrabasıyla konuşmuyormuş." dedi Baran. "Hmmm. Kim olabilir düşünün biraz, bir birinizin geçmişini iyi biliyorsunuz." dedi Kumsal "Kumsal haklı çocukluğumuz beraber geçti ama Ateş'e bir nefes kadar yakın kim olabilir ki?" dedi Egemen ardından Baran derin bir iç çekerek "Bu artık kimse, bize çok büyük zarar vereceği kesin!" dedi. "Eğer bu her kimse onu yerin dibine sokmadan bu dünyadan gitmeyeceğim!" dedi Ateş çok sinirlenmişti yüzü kıpkırmızıydı. Birden Ateşin telefonu çaldı *gizli numara* arıyordu. Hemen telefonu açtı. "Alo, kimsiniz?" "Kim olduğumu öğrenmek istiyorsan bugün saat 22.30'da Beylikdüzü Atatürk Kültür Merkezinin önüne gel. Eğer yanında polis veya arkadaşlarından biri olursa onların ve senin sağlığın açısından hiç iyi olmaz." dedi ve telefonu Ateşin yüzüne kapattı. Ateşin tek kelime bile etmesine izin vermedi. "Ateş iyi misin? Arayan kimmiş?" Çağla'nın sorusuyla beraber Ateş kendine geldi çünkü şok olmuştu. "Hiç, yanlış numara önemli bir şey yok," dedi zar zor, her şeyi yeni yeni idrak ediyordu çünkü bugün babasının katiliyle yüz yüze ve tek başına olacaktı. Diğerlerine bir şey belli etmemeye çalışıyordu ve bunu başardı da belki de o öyle sanıyordu Kumsal, Çağla ve Egemen gittikten sonra Ateş tek kelime etmeden odasına çekildi, Baran bir şeyler olduğunu anlamıştı Ateş odasına gittikten sonra Baran odasındaki  küçük balkona çıktı ve Kumsal'ı aradı. "Alo, Kumsal." "Efendim?" "Egemen ve Çağla yanındaysa telefonu hoparlöre alır mısın?" "Tamam bir saniye, tamam aldım." "Şimdi bu söyleyeceklerimden Ateşin asla haberi olmayacak tamam mı?" "Tamam tamam ne oldu söyle artık." dedi Çağla "Fark ettiniz mi bilmiyorum ama Ateşe yabancı bir numaradan telefon geldikten sonra bir şeyler oldu. Hareketleri bi tuhaflaştı, siz gittikten sonrada direk odasına gitti. Bir şey olmuş olabilir mi?" Baran sözünü bitirir bitirmez Kumsal söze girdi "Bende fark ettim. Konuşması falan tuhaflaştı, kim aramış olabilir ki veya ne demiş olabilir?" anlık bir sessizlikten sonra Çağla "Acaba bi gelişme oldu da bize mi söylemiyor." "Olabilir ama neden söylemesin ki." dedi Egemen. Kumsal derin bir nefes aldı ve "Belki de başımızı belaya sokmamızı istemedi." "Olabilir, peki biz onu bırakır mıyız?" dedi Baran sonra üçü de aynı anda "HAYIR TABİİKİ" "O zaman bundan sonra onu saniyesi saniyesine takip ediyoruz." dedi Baran. "O zaman şimdi biz evlere dağılalım birer çanta hazırlayalım sonra ben Çağlayı ve Kumsalı alayım ardında da sizin evin önünde nöbet tutalım, belki sen uyuduğunda gece dışarı çıkacak bilemeyiz." "Evet Egemen haklı başına bir şey gelir falan." "Tamam o zaman bende bi çanta hazırlayayım ama bakın çantanın içine ihtiyaçlarınızı koyun özelliklede Çağla, makyaj malzemesi falan koymak yok!" "Benim ne zaman makyaj yaptığımı gördün Baran aşk olsun." "Tabii canım sen ne zaman makyaj yaptın ki zaten. Her neyse dediğim gibi yanınıza sadece ihtiyaçlarınızı alın." "Tamamdır 1-2 saate görüşürüz." telefonu kapattıklarında Egemen önce Kumsal'ı sonra Çağlayı bıraktı.

OYUN BOZANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin