Zorla Aşk

1. Bölüm

Noracığımın bunu giydiğini hayal edin

İlahi Bakış Açısı

"Ah! Dostum, ver şimdi o paraları." Yenilgiyi kendine yediremeyen adam kaşlarını çatarak sinirle ağzının içinde bir küfür geveledi.

"Bu kız kumar için doğmuş bebeğim!" diye bağırdı Nora ellerindeki dolar tomarlarını havaya kaldırarak. "Sıra bende." diyerek genç bir adam masada gözüktü.

Nora bu yakışıklı genç adamı hızlı ama dikkatli bir şekilde inceledi. Siyah ipek saçları fazla uzun değildi, düzgün bir şekilde arkaya taranmıştı. Muzipçe bakan koyu kahverengi gözleri neredeyse göz bebekleriyle aynı renkteydi. Dolgun dudaklarına hınzır bir gülümseme yerleşmişti. Yeni tıraş olmuş gibi yüzü bebeksi duruyordu.

Nora adamın etkileyici yüzünde oyalanmayı bırakıp gözlerini biraz aşağıya indirdi. Geniş omuzlarına oturtulmuş siyah ceket yeni ütülenmiş gibi kusursuzdu. Ceketin altındaki gömleğin ilk iki düğmesi açıktı ve pürüzsüz göğsü görünüyordu, bu detay ona daha çekici bir hava veriyordu. Ceket adamın kol kaslarını fazla saklayamıyordu. Nora adamı incelemeyi bırakıp tırnaklarına odaklandı.

O sırada arkalardan az önce yenilen adam konuştu. "Dikkat et, göz açıp kapattığın esnada bütün mal varlığından olabilirsin." Genç adam ağız kenarıyla güldü. "Olalım öyleyse." diye eğlenen bir ses tonuyla konuştu.

"Herkes böyle öz güvenlidir ama paralarını kaybettiklerinde ayaklarıma kapanırlar." dedi Nora genç adama üstten bakarak. "Hadi başlayalım öyleyse."

Genç adam gülümseyerek başını salladı. "Başlangıç olarak," dedi ve elindeki çantayı masaya bırakıp açtı. İçi dolarlarla doluydu. "1 milyon dolar ortaya koyuyorum." diye cümlesini bitirdi. Nora gözlerini devirdikten sonra elini arkaya doğru salladı. Çalışanalardan birisi hızlı adımlarla Nora'nın yanına geldi.

Nora önündeki dolar tomarlarını adama gösterdi. "Tommy, bunları kasaya götür ve sonra bana kasadan 2 milyon dolar getir." dedi. Adam başını bir kez salladı ve Nora'nın önündeki paraları eline alıp yine hızlı adımlarla gitti. Bir dakika sonra elinde bir çantayla geri döndü ve çantayı açıp Nora'nın önüne koydu.

Nora gözleriyle getirilen çantayı işaret etti. "Burada 2 milyon dolar var." Dedi. Çantalar kenara koyuldu ve oyun başladı. Herkes merakla onları izliyordu çünkü birisi ilk defa Nora'yla bu kadar uzun oyunu sürdürebilmişti.

Oyun biter...

Genç adam kaşlarını kaldırdı. "Dedikleri gibiymişsin." dedi sesindeki şaşkınlığı saklamadan. Nora kollarını dolgun göğüslerinin altına bağdaştırdı, bu hareket göğüslerini daha da ön plana çıkarmıştı. "Ne sandın, burası benim çöplüğüm." diye cevap verdi. Çantalar kazanana verildi ve genç adam gözden kayboldu. 

2 Saat Sonra...

Mekanda her şey normal giderken bir anda silah sesleri duyuldu. Herkes bağırıp çığlık atarak bir yerlere kaçışmaya başladı. Nora herkes gibi çıkış kapısına koşmaya başladı fakat kar maskeli, iri yarı iki adam kapıyı tutuyorlardı. Ellerinde silahlar vardı ve önlerine gelene sıkıyorlardı.

Nora korku dolu bakışlarla geri geri kaçtı. Mekandaki bütün korumalar teker teker öldürülmüştü. Silahlı olarak geriye sadece kar maskeli adamlar kalmıştı. Nora toplu katliama denk gelmiş olamazdı değil mi? Az önceki genç adam Nora'ya doğru koştu ve bileğinden tuttuğu gibi merdivenlere koşmaya başladı.

Merdivenlerden iki kat çıktıktan sonra rasgele boş bir yatak odasına girdiler. Arkadan kar maskeli adamlar geliyordu. Nora olanları daha yeni fark etmiş olmalı ki kolunu sertçe yakışıklı genç adamdan çekerek kurtardı.

"Sen ne cüretle bana dokunursun!" diye bağırdı. Genç adam gözlerini faltaşı gibi açtı. "Sessiz olur musun, adamlar sesimizi duyacaklar!" diye sessiz ama sertçe konuştu genç adam. Nora hâlâ bağırıyordu.

"Hayır efendim, sessiz falan olmayacağım!" Genç adam "Bu kız resmen çatlak!" diye düşünürken koridorlardan birinde konuşma ve ayak sesleri gelince genç adam, Nora'nın ağzını eli ile kapattı ve en yakın dolabın içine hızlıca kendilerini attı.

Bir kişinin bile zorla sığabileceği bir dolaba iki kişi girdikleri için birbirlerine yapışmışlardı. Nora'nın göğsü hızla inip kalkıyordu. Genç adam şaşırarak Nora'ya bakmak için başını eğdi çünkü aynı tepkiyi o da vermişti. İkisi de birbirlerinin kalp ritimlerini hissediyordu, ikisinin de kalpleri deli gibi atıyordu. "Adrenalinden." dedi Nora. "Adrenalinden." diyerek onu onayladı genç adam.

Dolabın hemen önündeki kapıda bir adam nöbet tutmaya başlamıştı. Nora ile genç adam birbirlerinden ayrılamıyordu. Küçük bir alanda oldukları için içerisi baya sıcaktı ve terliyorlardı.

"Bu çok kötü." diye mırıldandı Nora, kendi kendine konuştuğu belliydi. "Üzgünüm, biraz yana doğru kayar mısın?" diye rica etti genç adam. Nora adama ,"Ciddi misin?" der gibi baktıktan sonra biraz hareket etti ve çok fazla ses çıkarmadan sırtını dolabın kenarına yasladı.

Genç adam, Nora ile aynı şekilde sırtını diğer kenara yasladı. Nora'nın bacakları genç adamın bacaklarının açtığı boşluğun ortasında olacak şekilde bir pozisyon aldılar.

Genç adam acil durum telefonunu almak için kemerini çıkartaya yeltenirken Nora gözlerini dikmiş, onu seyrediyordu. Genç adam kemerini çıkarttığında Nora sadece kemere bakıyordu. Genç adam kemeri dolabın bir köşesine koyduğunda Nora'nın gözleri hâlâ kemerdeydi.

Genç adam anlamasa da kemerin bir köşesinden çıkarttığı küçük tuşlu telefonu açtı. Bir şeylere tıkladıktan sonra telefonu kulağına götürüp, "Plan B başarısız. Plan C'yi başlatın." dedi. Telefonu kapatıp Nora'ya baktığında Nora sorgularcasına kaşlarını çatmış ona bakıyordu.

Genç adam sırıtarak "Üzgün değilim, bunu yaparken zevk alacağım." dedi. Nora anlamamış olacak ki tek kaşını kaldırmış ona bakıyordu. Genç adam, arka cebinden bir bez çıkarttığında Nora'nın karanlık yüzünden büyüyen göz bebekleri mümkünmüş gibi biraz daha büyüdü.

Genç adam hızla bezi Nora'nın ağzına bastırdı. Nora bu daracık alana lanet okudu. İkisi de bir yere gidemedi ve yavaş yavaş Nora'nın göz kapakları ağırlaştı daha sonra da bayıldı.

Dolaptan düşmeden hemen önce genç adam onu tutmuştu. Tabi Nora bayılırken eli armut toplamamış, genç adamın yüzüne ve kollarına hatrı sayılır şekilde çizikler ve yaralar açmıştı.

Genç adam telefonu açıp, bir numarayı tuşlayıp kulağına götürdükten sonra "Kızı aldım, binayı tahliye edin." dedi. Ardından binanın bütün ışıkları aynı anda söndü.