Come Be My Doctor || BIBLEBUILD/VEGASPETE

13

----??.??----

Bible sürekli hızlanıp yavaşlıyordu. Bu normalde Build'in hoşuna gitmeyecek bir şey fakat içkili olduğunda kafanın değiştiği gibi tercihler de değişiyordu. Bible gerçekten çok hızlanmaya başlamıştı ve artık Build'in ağzını kapatmak da yetmiyordu, son çareyi işaret ve orta parmağını bastırarak susturmaktı ve bir süre işe yaradıktan sonra Bible'ın güzel ve uzun ellerinin her yerini ağız sıvıları kaplamıştı, bundan iğrenmesi gerektiği halde sevmişti bile.

''Çok tatlısın'' dedi ve durdu. Build, nefesi düzene girene kadar bekledi,

''S-sen de... öyle!'' dediğinde Bible burnundan güldü ve penisini çıkardı, kondomun içi tamamen dolmuştu. Build'i biraz o halinde bırakıp tuvaletin yanındaki tuvalete attı.

''Yeter sanırım bu kadar.'' deyip bir rulo peçeteyi eline sarıp Build'in terden sucuk olmuş ensesini sildi ve alnını da silmek için Build'in önünü döndürdüğünde alnından daha da terlemiş ve sertleşmiş başka bir şey gördü.

''Ah, doğru. Ben de neyi unuttum diye düşünüyordum.'' dediğinde Build'in suratında sinirli bir ifade görünce kendini affettirmeye çalıştı:

''Tamam, tamam. Sana yardım etmemi ister misin?''
Build kafasını hızlıca aşağıya indirdiğinde Bible anladı ki gerçekten istiyordu.

''Pekala..'' dedikten sonra kapağı kapalı olan tuvalete oturdu ve Build'i hızlıca kendine çektiği anda lavabonun dışarısından sinirli gibi gelen bir kadın sesi yükseldi:

''SİKTİĞİMİN OROSBU ÇOCUKLARI! NEREYE GİTTİNİZ VAROŞLAR?!'' bu sesin kimden geldiği çok belliydi. Bardaki tek yaşlı kadın olan Yok'tan tabii ki.

Build, daha inmemiş olan aletini bir hışımla saklamak zorunda kaldı, bu durumdan Bible de memnun değildi fakat hemen üzerini düzeltip kabinin kapısını açtı ve Yok lavaboya geldiğinde ikisinin de kendini bir düzenleme çabası olduğunu gördü:

''Boşuna debelenmeyin, her şeyi duydum. HARFİ HARFİNE. SİZİN AŞKINIZI BÖLMEMEK İÇİN ALTMIŞ DAKİKADIR BARI KAPATAMIYORUM!! YETER ARTIK! PARAMI VERİN VE SİKTİRİN GİDİN BURADAN!!''

Bayan Yok, en son göründüğünden daha da sinirli görünüyordu. Sanki farklı bir kişi gibiydi.
Bible aşırı utanmış bir yüz ifadesi ile sorunu telafi etmeye çalışıyordu.

''Tamam efendim, sakin olun lütfen. Borcumuzun iki katını ödeyip çıkıyoruz...'' dediğinde Yok eskisine göre biraz daha sakinleşmiş ve nefesini düzenlemiş görünüyordu.

''Peki, borcunuzun üç katını ödetmeden biraz hızlı olun da gidin.''

Bible cebini yoklarken bir yandan Build de hala sarhoş olduğundan hiçbir şeyi kafasında oturtamamıştı Ne oluyordu ya?

''Hassiktir.''

''Ne?''

''Cüzdanım nerede?''