Bölüm 2

62 10 1
                                    

- Senden düzgün özür dilemek için bi şey yapıyım. Ne dersin?
-Gerek yok
Heycanlıydım. Çünkü 5 cm den daha yakındık. Ağzının kokusunu vücudunda taşıdığı vanilya kokusu bastırıyordu. Kolumu tuttuğu elini bileklerime kadar indirdi. Bileğimden tutarak yürümeye başladı.
-Noluyor ya?
Bi şey söylemedi. Bir kaç adımdan sonra bi arabanın yanında durdu. Siyah güzel ve pahalıydı. Arabaya binmemi işaret etti. Sebebini bilmiyorum ama bindim. Benim bindiğimden emin olunca kendisi de sürücü koltuğuna oturdu. Meraklı gözlerle ona baktım. Arabayı çalıştırdı.
-Nereye gidiyoruz?
Cevap vermedi. Sanırım gizemli erkeği oynuyordu. Bunalmaya başlamıştım. Ne kadar yakışıklı olursa olsun her şeyin bi sınırı var ama. Bunu sanırım o da sezmiş olacak ki konuşmaya başladı.
-Özür olarak bir yere götürüyorum. Az kaldı.
5 dakika sonra bi kıyıya geldik. Yukardan bakıyorduk denize. Yan tarafta küçük mağara benzeri bi yer vardı. Hava kararmak üzereydi. Bu denizi daha güzel gösteriyordu. Dengesiz, denize dalmış gözlerle bir şey anlatmaya başladı.
-Bir zamanlar deniz ve ateş birbirlerine aşık olmuş. Ateşin en sıcak yeri mavidir. İkiside mavi olduğu için eğer birleşirlerse harika bi rengin ortaya çıkacağını düşünmüşler. Bir araya gelip aşklarını itiraf ettiklerinde alev sönmüş, su buharlaşıp yok olmuş ve ortada sadece siyah bir duman kalmış. O günden sonra bir daha bir araya gelmemişler. Ama yaptıkları bir hata vardı. Onlar aşk için yok olmayı aşkdan saydılar. Aslında birbirlerini kurtarmak için yok olmanın aşk olduğunu bilmeden.
Bende denize bakıyordum. Gözümde canlanmıştı. Ona doğru dönüp elimi uzattım.
-Ben Deniz. Belki o hikayedeki deniz de benimdir.
-Bende Ateş. Belki o hikayedeki
ateş de benimdir. Hı?
O yamuk bir gülümseyiş atarken benim gülen yüzüm asılmıştı. Ama ona belli etmek istemediğim için tekrar gülümsedim. Acaba adımı biliyordu ve bilerek mi böyle bi hikaye anlatmıştı. Arkamı dönüp arabaya doğru yürürken o da denize son bir bakış atıp arkamdan gelmeye başladı.
Yolda ağzını açan olmadı. Beni evime bıraktı. Aslında evimin yerini nerden bildiğini merak ediyorum. Sabah evimin önünde karşılaşmamıştık. Ben de söylememiştim. Beni mi takip etmişti?

Ateş'e DoğruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin