Özlenen DOST'luk

298 10 9
                                    


''Cahil ile dost olma

İlim bilmez, İrfan bilmez, Söz bilmez, Üzülürsün

Saygısızla dost olma

Usul bilmez, Adap bilmez, Sınır bilmez, Üzülürsün

Aç gözlü ile dost olma

İkram bilmez, Kural bilmez, Doymak bilmez, Üzülürsün

Görgüsüzle dost olma

Yol bilmez, Yordam bilmez, Kural bilmez, Üzülürsün

Kibirliyle dost olma

Hal bilmez, Ahval bilmez, Gönül bilmez, Üzülürsün.

Ukalayla dost olma

Çok konuşur, Boş konuşur,Kem konuşur, Üzülürsün.

Namertle dost olma

Mertlik bilmez, Yürek bilmez, Dost bilmez, Üzülürsün.''

ŞEYH EDEBALİ

∞∞∞

Bundan sonra ki günler aynı olmayacaktı. Bunun bilincindeydi ikisi de. Başından beri tesadüf sandıkları tevafuklarla karşılaşan ikili, olacakları merakla bekliyorlardı. Her ikisinde de tortulaşmış acılar nasıl kazılacaktı yüreklerinden?


Kapıdan girdiğinde selam verdi ve masasına oturmadan tahtaya ismini yazdı ''Celil Önder''. Sonrasında sınıfa dönerek:

-''Çocuklar benim ismin Celil Önder belki daha önce duyanınız olmuştur. Belki daha önce babalarınız veya akrabalarınızın dersine de girmişimdir. Bu okulda ki otuz ikinci senem. Şimdi sizinle tanışalım sırayla buyurun'' dedi. Ve sırayla her öğrenci ismini, soy ismini, memleketini söyledi. Sıra Üftade'ye gelince:

-''Umarım isminin anlamını biliyorsundur. Ve nasıl bir zata ait bir isim umarım biliyorsundur.''

-''Evet hocam.''

-''Bu arada senin soy isminde bir öğrencim vardı. Acaba var mı bir bağlantı.''

-''Kimdir hocam?''

-''Müberra?''

-''Evet hocam annem kendisi.''

-''Anlaşıldı seninle işimiz var.'' deyince Üftade birden şaşırdı. Acaba bilmediği ne vardı; kötü mü iyi mi?

Öğrencilerle tanışması biten Celil Hoca bu sefer:

-''Hepiniz şimdi sırayla Euzu Besmele çekeceksiniz.''

Böylece her öğrenci sırayla besmele çekiyor fakat işin garip tarafı bazı öğrenciler daha ilk kelimeyi söylerken bile Celil Hoca direkt ''geç'' deyip diğer öğrenciye sıra veriyordu. En sonunda içlerinde Üftade ve Mert'in de bulunduğu yedi kişiyi tahtaya çağırdı. Ve tahtaya çıkarttığı öğrencileri işaret ederek:

-''İşte bu arkadaşlarınız bu sınıfı ileriye taşıyacak ve size seviye atlatacak arkadaşlarınız. Ama hemen böbürlenmeyin. Çünkü çalışmadan hiç kimse bir şey elde edemez.''

Öğrenciler bu yöntemi daha önce görmemişlerdi. Sadece bir Euzu Besmele çekmekle nasıl bir insanın Kur'an-ı Kerim dersinde başarılı veya başarısız olacağı belirlenebilirdi ki? Ama Celil Hoca hayatını Kur'an-ı Kerim'e adamıştı. Ve bu dalda kendini çok geliştirmiş ve bu okul adına Kur'an-ı Kerim okuma yarışmalarında çok Türkiye birincisi çıkartmıştı.

Adı ÜFTADEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin