2. bölüm

6 1 0
                                    

-İlhan-

08/02/1970

13.00

 
Yeşilliği ile hayran bırakan, uzun meşe ağaçlarına gerilmiş sarı, olay yeri şeridini yukarı kaldırarak altından sıvıştım. Tek bildiğim türün meşe oluşuysa belki de o olmayan ağaçlara yaptığım bir ayıp diyebilirdik.
 

Olay yeri inceleme görevlilerinin çantasından bir çift beyaz eldiven alıp giyindim. Bir beden küçük olacak ki elimi sıkmış ama önemsemeden ilerlemeye devam etmiştim.

Önümde kırmızı, 60 model bir şahin duruyordu. Çalışmalar çoktan başlamış ve belki ben çoktan geç kalmıştım.
 

“Komiserim.”

Omzundaki el ile yerimden sıçradım. Arkamdaki kişi astım olan İsmail’den başkası değildi ve evet, ceset olan ortamlar beni hep geriyordu.

“Söyle İsmail.”

“Komiserim, adli tıp gerekli fotoğraflamayı yaptı. Tam zamanında geldiniz. Sıra bizde.”

Bingo incelemeye başlayabiliriz.

“Hadi o zaman başlayalım.”

İçim ürperse de kanıt bulmak çok daha keyifli bir işti. Tüm kapıları aralanmış arabanın sürücü kısmına yönelip bu kısımdan geriye doğru ilerlemeyi planladım.

 
Ceset korkunç görünüyordu. Şimdiden yayılmaya başlayan kokuyla burnumu tuttum ve gözlerimi ondan kaçırmak için her şeyi yapardım.

Yanımızda ki adli tıpçıyla biraz bakışınca ona yöneldim.
 

“Anlat bakalım, ölüm sebebi ne?”

Ağzındaki maskeyi çenesine indirdi.

“Kafasına derin darbeler almış, aynı zamanda boynu da ince bir kesici aletle bir çok kez kesilmiş.”

Boğazını temizlemek için bir kaç defa öksürdükten sonra devam etti.

“Bir önceki üç cinayetle aynı yöntem komiserim. Herhangi bir nokta da aldığı darbeye sahip olabileceği çivi de arka tarafa atılmış.”

Şöyle bir düşündü.

“Asıl ölüm sebebi de bence boynuna aldığı kesiklerle damarın aldığı hasara bağlı olarak kan kaybı ama tabi ki aslını otopside anlayabiliriz.”

“Anladım teşekkürler.”

 
Çantasını alıp gideceği sıra da aklıma gelen ipucuyla ona doğru bağırdım.

“Hey adli tıpçı.”

 
Geriye doğru döndü.

 
“Buyurun komiserim.”

“Şeyi buldunuz mu? Mendil.”

Duraksadı. Başını soluna yatırıp gözleri kısılmıştı.

“Yok komiserim bulamadık.”

Başımı sallayıp onayladım. Sanırım kopya bir cinayetle baş başaydık. İnsanların duyabileceği kadarı işlenmiş. Yani bu iki katil var demek.

“Kopya bir cinayet mi? Yoksa imzayı mı bulamadık? İyice bak İsmail her yere.”

“Tamamdır komiserim.”

 
Kurbanın sol elini tuttum. Yüzük parmağının bir kısmındaki beyazlık yüzük taktığına işaretti. Bu da demek oluyor ki alyans gitmişti. Bir önceki cinayetlere benzer bir noktaydı.

Hobisi Katliam Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin