Kurtuluş

Cilde dokunun, sıcak parmak uçları yumuşak karın üzerinde geziniyor. Yakın zamana kadar sınıra kadar gergin olan mide ve elinizi ne zaman koyacağınızı biliyorsanız, yüzeyinde içeriden gelen darbeleri hissedebiliyordunuz.

Şimdi vücudunda yukarı doğru hareket eden, göğsünü avuçlayan aynı el. Aşırı hassas sinir uçları dokunmaya isyan ediyor, meme uçlarındaki küçük yaralar orman yangını gibi yanıyordu ama Ceren hiç bu kadar iyi hissetmemişti.

Bu yatakta, bu adamla.

onun kocası.

Asla olmaması gereken koca.

***

Ceren yorgundu, sadece yorgundu. Agah Karaçay'ın ofisinde sert zemine diz çöken Şeniz'in sesini duyan ama sözlerini tanımayan.

Nedim ile evlenecekti. Nedime!

Cenk değil. asla onun

Nasıl bu kadar saf olabiliyordu? Bir kez daha, bu yırtıcı hayvanın pençelerine kapılmak, tıpkı kapana kısılmış bir sinek gibi, kurtulma şansı olmadan ortalıkta debelenmek.

Ceren sesi duydu ama sözleri duymadı. Zaman zaman bilincine sızan mesajlar, bu belgeyi imzalamadığı takdirde, annesinin asla açıklama şansı bulamayacağı fotoğrafları ve Seher Yılmaz'ın ona karşı beslediği sıcak duyguların kalıntılarını göreceğini açıkça ortaya koyuyordu. küçük kızı, sonsuza dek silinecekti.

Ne seçeneği vardı? Hiç seçeneği oldu mu?

Dizlerinin üzerinde doğrulup elbisesini kalçalarına doğru düzeltti ve yanaklarındaki yaşları silerek uzun süredir havalandırılmamış odanın küflü havasını içine çekti.

Şeniz memnuniyetle gülümsedi ve kapıyı işaret etti. Geleceğine, yeni hayatına açılan kapı ve Ceren bu kapıya hiç çekinmeden adım attı.

Nedim'in buruşmuş yüzünü gören Ceren, kaybettiği hayata duyduğu pişmanlıktan başka bir şey hissetmedi.

Boşa geçen hayatında.

Kâtibinin sözlerini umursamadan tekrarlayan Ceren, eline bir kalem aldı ve son bir kez imzasını attı.

Ceren Yılmaz

Karaçay'ın bu hale geleceğini hiç düşünmemişti ama belki de başka bir yolu yoktu.

Belki de Şeniz, asla onunla boy ölçüşemeyeceği ve asla kazanamayacağı konusunda haklıydı.

Belki.

Ya da belki değil.

***

"Bu yiyeceği veya içeceği onun üzerine dökersen, özgür olursun." Özgür! Şeniz, hayatının sona erdiği gece yanına gelip şansını başka bir pusuda deneyecek kadar cüretkardı ama Ceren çok yorgundu.

Yorgun.

uyuşmuştu.

Ölü.

- Özgür olacaksın. Dul kalacaksın ve Cenk'le yeniden evlenmene hiçbir şey engel olmayacak. Kahretsin, sana yardım bile edeceğim! Şeniz inci gibi bir kahkaha attı, gözleri yatakta yatan Nedim'e çevrildi. Ceren'e giderek artan bir umutsuzlukla bakan çok bilinçli bir Nedim.