Noire | Taekook

kırmızı alarm

"Jimin."

"Efendim ?"

"Şu ağaçların arasında parlayan şeylerin ateş böceği olduğunu soyle bana."dedi jungkook korkuyla.

"Aynen aminakoyayım ateş böceği onlar ! Birazdan parçalara ayrılırken hissedersin parmak ucunda."

İkili korkuyla ayaklandığında tam tamına beş kurt duruyordu karşılarında. Kurtlar hırlayarak yaklaştıkça jimin jungkook'a, jungkook'ta Geceye sığınıyordu.

"Senin ailen mi bunlar ? Söylesene insan gibi konuşalım ne diye böyle bunlar ? Nüfusuma almadım ya !"

Gece bir iki adım öne çıktı, meydan okur gibi baktı karşısında ki sürüye.

"Sence kim alır?"diye sordu jimin.

"Gece tabii ki salak."dedi beyaz tenli.
"Bir onların cüssesine bak bir de Geceninkine. Aslına bakarsan kafa tutmaları bile saçma."

"Sanırım onlar başka türlü kafa tutuyor arkadaşım."

"Ne ?"

"Baksana."

Jiminin işaret ettiği yere çevirdi gözlerini. Kahverengi bir kurt gecenin boynuna sürtünüyor fakat Gece pençesiyle itiyordu.

"Noluyo lan orada!"

"Bence biz olayi çok yanlış anladık."dedi jimin gülerek.
"Kavga etmeye değil sevismeye gelmiş bunlar."

"Yok artık! Ayrılın lan çabuk!"

Jiminin itirazlarına rağmen hızlıca gecenin yanına varmış hala kendisine sırnaşmaya çalışan kurtla arasına girip görüş açısından çıkarmıştı.

"Senin eşin mi bu ?"dedi geceye kahverengi kurdu gösterip.

Cevap olarak kafasını her iki yana salladı gece. Jungkook aldığı cevaptan memnun kahverengi kurda döndü yüzünü.

"Hanım hanım istemiyor herif seni."dedi huysuzca.
"Hadi var git yoluna !"

Kurt öfkeyle hırladığında gece öne atılmış arkasına almıştı jungkook'u.

Birkaç dakika boyunca kimse konuşmadı, hatta hareket bile etmediler. Ta ki geride kalan kurtlardan biri uzunca uludu. Çok sürmedi, geldikleri gibi gitti davetsiz misafirleri.

Büyük bir rahatlamayla derin bir nefes alıp geceye döndü jungkook.

"Hayırdır? Ne o öyle bad boy tavırlar ?"

Kıkırdadı jimin.

"Rahat bırak hayvanı."

Neden sonra hızlıca düzeltti.

"Yani kurt beyimizi."

Bu kez jungkook gür bir kahkaha atmış ve arkadaşının yanına uzanmıştı. Peşi sıra Gece onu takip etmiş ayak ucuna kıvrılmıştı.

"Jimin."

"Hmm ?"

"Hayatım boyunca ilk kez bu kadar huzurlu hissediyorum. Kocaman, bilmediğim bir ormanda, devasa bir kurtla günlerimi gecelerimi geçiriyorum ama korkudan ziyade huzur var içimde. Nasıl oluyor bu ?"

"Sebebini bilemem fakat şu yorumu yapabilirim, özgürlüğüne kavuştun jungkook. Tanrı biliyor ya, kasabanın hiçbir genci senin gibi kısıtlanmadı. Bak babam liderin kankeytosu olmasına rağmen beni hiçbir zaman geri plana atmadı. Ama senin baban liderin ağzının içine baktı hep."

"Geçen gün tartıştık, yine."dedi gözlerini yıldızlara çevirdiğinde.
"Dolunaydan sonra eğer alfa çıkarsam babam beni orduya vereceğini söyledi. Alfa olmak bunu gerektirirmiş ve ben türümle onu gururlandırmalıymışım. Omega çıkarsam eğitimimi annem üstlenecekmiş. Kasabanın en gözde omegası olmalıymışım, en gösterişli elbiseler benim üzerimde durmalıymış. Gelen taliplerimi babam değerlendirip kararını verecekmiş. Saçmalık!"