Yanık İzleri

13.En Sıcak Gün

Yorum yapmayı unutmayın...

"Kırık kızım."

Altuğ'un sesini duymamla hafifçe doğruldum. Gülümsedim.

"Hadi, kahvaltı hazırladım."

"Tamam, geliyorum."dedim uykulu sesimle.

Gülümsedi ve alnımı öptü. Ardından odadan çıkarak kapıyı kapattı.

Esneyip yataktan çıktım. Hâlâ uykum vardı. Elimi yüzümü yıkayıp odadan çıkacakken telefonumun sesiyle duraksadım. Elime alıp kulağıma götürdüm. Akın arıyordu.

"Alo?"

"Direkt konuya giriyorum. Yarışmaya katılıyorsun!"dedi sevinçle.

"Ne?"dedim şaşkınca.

"Senin adına başvuru yaptım. Kabul ettiler. Bir hafta sonra, şarkını seç."

"Ödül ne?"dedim heyecanla. Ödül için yarışmayacaktım elbette ama merak etmiştim.

"Para ödülü var tabi ama onun yanında dünyaca tanınan bir müzisyen olmana yardım edecekler. Kendi sayfalarında şarkılarını paylaşacaklar. Sen diyorum çünkü kazanacağını biliyorum."

Heyecanla dudağımı ısırdım. Eğer kazanırsam hayalim gerçek olacaktı.

"Akın,çok teşekkür ederim!'

"Ne demek. Hadi görüşürüz, geleceğin müzisyeni."

Kıkırdadım.

"Görüşürüz!"

Telefonu yatağa atıp hızla mutfağa koştum. Altuğ beni görünce kocaman gülümsedi. Sımsıkı sarıldım.

"Kabul etmişler!"dedim sevinçle.

"Neyi?"dedi şaşkınca. Kollarını belime doladı.

"Başvurumu! Kazanırsam müzisyen olacağım."

Ellerini yanaklarıma koyup hafifçe geri çekildi. Gururla bakıyordu.

"Kazanacaksın,inan bana."

Gülüp tekrar sarıldım.

Çaylar soğumadan masaya oturduk ve kahvaltı yaptık. Kahvaltımız bitince gülümseyerek ona döndüm.

"Hadi lunaparka gidelim. Ben hiç gitmedim,çok merak ediyorum!"

İçim içime sığmıyordu. Çok mutluydum.

Sözlerimden sonra birkaç saniye yüzüne hüzün çökse de gülümsedi.

"Gidelim, sevgilim."

Hızlıca hazırlanıp dışarı çıktık. Kaskımı takıp Altuğ'u bekledim. O da takıp motora binince arkasına bindim. Beklemeden beline sarıldım.

"Biraz uçalım mı kırık kızım?"

"Uçalım!"

Gülüp motoru sürmeye başladı. Kahkaha atıp ceketini hafifçe sıktım. Kaskın dışında kalan saçlarım uçuşuyordu. Özgür hissediyordum. Özgürdüm. Çok güzel... Çok güzeldi.

"Ben müzisyen olacağım!"diye bağırdım. Altuğ gülüp biraz yavaşladı.

Lunaparka geldiğimizde motordan indim. Kaskı çıkarıp arkaya taktım. Altuğ elimi tutup derin bir nefes aldı.

"Yaşayamadığımız çocukluğumuzu birkaç saatliğine yaşayalım mı?"

"Yaşayalım."dedim tebessüm ederek. Gülümseyip ilerlemeye başladı. Peşinden gittim. Kart alıp bana döndü.