5.Bölüm (Kumsal)

28 4 30
                                    

İyi okumalar :)

                                ***Niye diğer insanlar gibi mutlu değiliz biliyor musun Ateş? Çünkü onlar güneşin her gün onlar için doğduğunu düşünüyor, bizse güneşin hiçbir zaman bizim için doğmayacağını kabullendik

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

                                ***
Niye diğer insanlar gibi mutlu değiliz biliyor musun Ateş? Çünkü onlar güneşin her gün onlar için doğduğunu düşünüyor, bizse güneşin hiçbir zaman bizim için doğmayacağını kabullendik.

                                ***

Ateş'in serumunun bittiğini fark edince gözyaşlarımı silip doğruldum. Doktorun gösterdiği gibi serumu çıkardım, kan gelmemesi için damar yoluna bastırdığımda acımış olacak ki Ateş uyandı.

"Kolunu çekme Ateş!"

Sözümü dinleyip kıpırdanmayı bıraktı, yorgun gözlerini gözlerime dikerken doktorun gösterdiği küçük beyaz kapağı serumu çıkardığım yere takıp kolunu bıraktım.

"Serumu sen mi taktın?"

"Hayır, doktor arkadaşınız Ahmet taktı ya. Hatta onunla konuştun, hatırlamıyor musun?"

"Hayır"

"Hm, şimdi iyi misin, ağrıyan bir yerin var mı?"

"Bilmiyorum"

"O kadar ilaçtan sonra hissetmemen normal zaten. Ben pamuk alıp geleyim, damar yolunu çıkaracağım"

Ateş tamam anlamında kafa salladı. Pamuk alıp tekrar odaya girdiğimde yatağa oturmuş, elindeki kitabımı inceliyordu.

"Niye kalktın Ateş, dinlensene biraz"

Kitabın sayfalarını çevirmeye devam edip son sayfaya gelince altını çizdiğim son cümlede durdu. Cümleyi okuyup gözlerime baktı.

Bir şey söyleyeceğini fark edip ondan önce davrandım. Kitabı elinde alıp "Kolunu uzat, damar yolunu çıkaracağım" dedim.

Kolunu uzatınca yapışkanı yukarıdan aşağıya doğru yavaşça çıkardım. Pamuğu iğnenin yerine koyup yapışkanı tamamen çektim.

"Ne vardı serumun içinde?"

"İlaç"

Burnunda gülüp " Ne ilacı demek istedim Almina" dedi.

"Ha...şey, ateş düşürücü verdi ilk, sonraki serumda da soğuk algınlığı ve ağrı kesici vardı." Anıl'ın aldığı ilaç poşetini gösterip "Orada da antibiyotik var ama serumdan 8 saat sonra içmen gerekiyormuş" dedim.

"Diğerleri nerede?"

Tişört almak için gardıraba yöneldim.

"Onlar uyuyor"

"Asıl senin uyuman gerekiyor, sen niye uyumadın?"

Bulduğum beyaz, üstü desenli tişörtü uzatıp "Uykum yok. Giy bunu, çok terlemişsin. Daha çok hasta olursun" dedim.

Kızıl&Mavi (Devam Ediyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin