sürprizzz <3
***
Taehyung kafeyi kapamış markete gidiyordu. Evdeki birkaç eksiği alacaktı ve sıra ondaydı. Bugün kafeden çok düşünceleri yormuştu fakat markete şimdi gitmese sonrasında üşeneceğini biliyordu. Telefonundan listeyi açmış ve önce sebze reyonuna giderek poşetleri tek tek doldurmaya başlamıştı. Akşam vakti olduğu için market dolu değildi, rahattı bu yüzden.
Sebzeleri aldıktan sonra abur cubur tarafına geçecekti ki içeceklerin bulunduğu kısımda Jimin'i gördü. İçeceklere uzaylı görmüş gibi bakıyor ve ne olduğunu anlamaya çalışıyor gibi bir hali vardı. Bu durum komiğine gitmiş olacak ki kıkırdadı istemsizce. Bu adam bu haliyle bile çekici olabilir miydi? Şakası yoktu cidden. Deri ceketin, siyah kotun ve siyah saçların başka kimseye bu denli yakışamayacağını düşünürken yaptığı şeyin farkına varmış ve gidecekken göz göze geldiler. Jimin şaşkınlıkla bakarken ona, ikisi de ne yapacağını şaşırmıştı. Taehyung utançla kavrulurken Jimin ilk adımı atmış ve selam vermişti.
-Merhaba. Taehyung'tu değil mi?
Taehyung'un yanına adımlamış ve elini uzatmıştı. Taehyung şaşkınlıkla elini uzatmış ve sıkmıştı. hafif. Elinin verdiği his ve soğukluğu içinde bir şeylerin akmasına neden olmuştu.
-Merhaba. Evet Taehyung.
-Senin de mi alışverişin bu saate kaldı?
İkisi de bu tuhaf atmosferden kurtulmak istiyordu. Taehyung çektiği elini saçlarına atmış ve sorusunu cevaplamıştı. Bir an konuşmayı unutacak diye korkuyordu.
-Evet, kafeyi ancak kapadım da. Senin?
-Ah ameliyatım uzun sürdü. Evdekiler de müsait değildi.
-Anladım.
Tam sessizlik olmuştu ki Taehyung Jimin'e teşekkür etmediğini fark etti.
-Şey bu arada, ben teşekkür ederim. Eee şey için dün için.
Saçmaladığını fark edince dilini ısırdı ama Jimin'in ufak kıkırtısı neye utandığını unutturmuştu.
-Sorun değil. İçerken dikkatli ol bir daha. Bu kadar şanslı olmayabilirsin.
-Peki... Şey o zaman görüşürüz.
-Birlikte çıkalım istersen. Arabam dışarıda. Yorulma boşuna.
Taehyung içinden bu adam geçenki adam mı neden bu kadar nazik diye geçirdi.
-Benim işim bitmedi daha.
-Sorun değil beklerim ben. Hem birkaç abur cubur almam lazımdı.
Jimin neden böyle bir şey yaptığını bilmiyordu fakat onu kendine çeken şeyin ne olduğunu bulması gerekiyordu. Ha birde kokusunun neden bu kadar eşsiz olduğunu.
***
Taehyung yanındaki adam yüzünden anksiyetesi tutmuş şekilde abur cuburlarını almıştı. Kendisi bu kadar kasmışken Jimin'in bu kadar rahat olması sinirlerini bozmuştu ayrıca. İşleri bitince hemen kasaya geçtiler ve sırayla ödediler ve çıktılar. Birden yüzüne çarpan soğuk ile titredi. Ceketimi ister misin?
-Yo yo teşekkürler.
Artık evime gitmek istiyorum diye geçirdi içinden. Bu garip ortam hiç onluk değildi.
Poşetleri bagaja koydular ve bindiler hemen. Sessiz kısa bir yolculuğun ardından vardılar evlerine. Jimin arabayı park ettikten sonra indiler. Taehyung tekrar teşekkür mırıldanmış ve poşetleri alarak evine geçti. Kendini o kadar kasmıştı ki Jimin'in yanında, vücudu ağrıyordu artık.
