Uğursuz // Hyunlix omegaverse

3. Bölüm

X : Bu nikah olamaz! 

Kapıdan giren kişiyle beraber tüm gözler kapıya dikilirken Kral Chan Woo, bağırarak emir vermişti.

Chan Woo : çıkartın şunu!! 

Bu durumda oldukça şaşırmış, ne yapacağımı bilememiştim. Bir şekilde kapıdan giren adam koşarak Felix'e doğru koştu. Felix'i tuttuğu gibi sımsıkı sarılmışlardı.

Felix : Abi!! 

Hyunjin : Abi mi? 

Prens Hyunjin'in şaşırdığı her halinden belliyken Baş Koruma Han, koşarak Minho'yu arkasından tutup uzaklaştırmıştı.

Çaresiz bakışlarla Hyunjin'e baktığım da Hyunjin alttan ufak bakışlar atmıştı, ama aklına getirdikleri ile beraner başını kaldırdı.

Hyunjin : Bırakın onları! Gitsinler.

Emri ile beraber Han tereddüt ile onun ellerini bırakmıştı. Kral Chan Woo, hala o ikisine bakıyordu. Kendi oğlundan beklediği kesinlikle bu değildi, kendi oğlundan omegasını sahiplenip bir an önce nikahı kıymasını beklerdi.

Chan Woo : Hayır, hiçbir yere gitmiyorlar. Siz lütfen devam edin.

Minho : Ben size bu nikah olmayacak dedim! Felix gidiyoruz! 

Hyunjin, Felix'in adına sevinir gözlerle gözlerine bakıyordu. Felixte Hyunjin'in gözlerine baktığında o an göz göze gelmişlerdi. Minho, Felix'in elini tuttuğu gibi çekiştirerek kapıya ilerledi.

Chan Woo : Açmayın kapıyı! 

O sırada Kral Chan Woo'nun emiri ile birlikte kapının önüne korumalar toplanmıştı. Hyunjin gene sert sesiyle emrini vermişti. 

Hyunjin : Size kapıyı açın dedim.

Hyunjin ve Chan Woo''nun emirleri ile birlikte ne yapacağını şaşıran korumalar kapıyı açarak kapının önünden çekilmişlerdi. Minho, Felix'i kucaklayarak hızlıca saraydan çıkartmıştı. Han hala şaşkın bir şekilde arkalarından bakıyordu, o adam çok havalıydı. Koskoca krala bağırmıştı.. çok cesurca... Han onu gözüne çoktan kestirmişti, aklında kurduğu sinsi planlar ile sırıtırken hızlıca o alandan ayrılmıştı.

Minho ve Felix saraydan çıktıklarında Minho Felix'in arabasına binmesi içim arka kapıyı açmış, oturunca kapıyı kapatmıştı. Minho ise hızlıca sürücü koltuğuna binerek kemerini takmış, sürmeye başlamıştı.

Minho : İyisin değil mi, abiciğim? Yetişebildim mi? Özür dilerim.. özür dilerim.. özür dilerim.. seni koruyamadım. Daha erken yetişemediğim için senden defalarca özür dilerim.

Felix, abisine karşı kocaman bir tebessüm sunmuş ve yaklaşarak arkasından sarılmıştı. Ellerini omuzlarına yerleştirdi.

Felşx : Hayır, yetiştin. Sen benim kahramanımsın.

Dediği hoşuna gitmiş olacak ki Minho gülmüştü, yapmıştı kardeşini onlardan kurtarmıştı. Kardeşini istemeyeceği herşeyden onu korumak istiyordu, bunları ona unutturacaktı. Önemsiz birşey var sayarak Minho da kardeşine her daim destek olacaktı, ne güzel bir ilişki değil mi ? Herkesin isteyeceği bir abiye sahiptim ama Hyunjin olmasaydı yapamazlardı, oradan çıkamazlardı.Felix, Hyunjin'e ne kadar teşekkür etmek istese de edemeyecekti çünkü numarası onda yoktu ve belki de daha hiç karşılaşamayacaklardı diye düşünüyordu.

Ama ne nafile Kral Chan woo izin vermeyecekti, rahat bırakmayacaktı Felix!i gene kaçırtacaktı. ne Felix kaderinden kurtulabilecekti ne de Hyunjin.. 

Hyunjin'in babası sadece kendini düşünüyordu. O omeganın hislerini ve duygularını hiç önemsememişti. Hyunjin kendisini Felix'in yerine koyarak empati yapmaya çalışıyordu ve içinde birşeyin parçalara ayrıldığını hissediyordu.

Felix gittikten sonra ortalık tamamen dağılmıştı, saraydaki köleler bile bu durumu konuşarak kendi kendilerine alga geçiyorlardı. Hyunjin'in babası Hyunjin'i bir odaya almış, nerdeyse ses telleri koparcasına ona bağırıyordu. Ama bu asla Hyunjin'in umrunda değildi. Babası bir süre sonra gittiğinde hızlıca kendini yatağa bırakmış ve zorda olsa kendisini uykuyabırakmıştı.