8. Bölüm

3K 276 115
                                    

Hyunjin : Kapat çeneni.

Kral Chan Woo'nun yüzünde sinirli, çatık bir ifade oluşmuştu. Bunun üzerine sessizce başımı eğerek sanki kaldırmamaya yemin etmiş gibi bekliyordum. Kral Chan Woo sinirlenmişti sanırım e bana da oğlum böyle saygısızlık yapsaydı bende sinirlenirdim doğrusu.. ama Kral'ın dedikleri, yaptıkları da asla doğru değildi. Hem beni onlar getirmişti hem de şuan bana hakaret mi ediyorlardı.? Hahayt! Beni bu düşüncelerimden ayıran ve düşünceleri silen Kral Chan Woo olmuştu. Kral irislerini üzerime dikmiş ve o anın siniriyle bana bağırmıştı. Sinirini benden çıkartıcak ki demek ki..

Chan Woo : Çık odadan!

İstenmediğimi fark etmiştim ama o ne hakla beni sarayıında istemiyordu ki? Ben burda tehditle zorla evlendirtmişti.. zorla da olsun Delta Prensinin eşiydim ve tahta geçecekti. Kimin haddine düşmüştü benimle böyle konuşmak ? Sırıtarak başımı kaldırdım ve yavaşça yanına yaklaştım. Delirmiş gibi kahkaha patlattıktan sonra işaret parmağını ona doğru tuttu ve salladı. 

Felix : Siz ne hakla benimle böyle konuşabiliyorsunuz ? Ben mi istedim sarayınıza gelmek, evlenmek! Madem beni tehdit ederek evlendirttiniz, şimdi neticelerine katlanacaksınız.

Hyunjin'in omegasının bu tarafı oldukça hoşuna gitmişti. Ne kadar kahkaha patlatmak istese nbile yapamazdı çünkü bu saygısızlık olurdu. Kalabalığın içinde de kahkaha atarak gürültü yapamaz ve insanları rahatsız edemezdi. Hyunjin yaklaşarak büyük, kemikli ve belirgin ellerini belime yerleştirmiş ardından kendine çekmişti. Kulağıma eğilerek 'Afferim şimdiden öğreniyorsun kendini ezdirmemeyi.. sonuçta sen ilerde ki Kral!ın yani Hwang Hyunjin'in eşisin. Başını asla eğme.' diyerek beni yerime oturttu ve bana bakarak gözleriyle tabağımı işaret ettiğinde anlayarak başımla onu onayladım. O yerine oturarak yemeğini yemeye başlamasıyla Kral hızlıca odadan sinirle çıkmıştı. Kral'ın çıkmasıyla yemeğimi yemeye başlamıştım. Hyunjin de bana bakarak sessizce yemeğini yiyordu.

Hyunjin yemeğini hızlıca yemiş ve bitirmişti fakat hala Felix!i bekliyordu.  Felix henüz bitirmemişti yemeğini.. Felix, Hyunjin elimden çubukları alırken Hyunjin'e sessizce bakmıştı. Onun dudaklarının arasına yerleştirdiği tebessümle birlikte bana yemeğimi hızlıca yedirmeye başladı. Yemeğimi yedirirken duyduğum ses ile kıkırdayarak geri çekildim ve küçük omega ve  betanın üzerinde irislerimi gezdirdim.

X (Aslında Jeongin) : Bak bak şunlara bi de tehditle evlenmişler. Biz severek evlendik ama sen bana hiç böyle yedirmedin bir kez bile be ! PÜH yazıklar olsun.

X (Aslında Changbin) : Ama aşkım sen çocuk değilsin ki kendi yemeğini kendin yiyebilirsin. Ya ayıp oluyor tükürme bak!

I.N : O çocuk mu?

Changbin : Çocuk tabii ki bak senden küçük hem boy olarak hem yaş olarak görmüyor musun? 

I.N : Hahayt! Güleyim bari küçükmüş götüm, sende benden küçüksün. Salak!

Changbin : Önemli olan işlevi miniğim.

Dediğiyle birlikte sırıtmasıyla utanan omegaya bakmıştı. Omega kızararak önüne dönmüş ve sessiz kalmıştı.

Hyunjin bana yemeğimi yedirdikten sonra konuştu. Betanın dedikleri doğruydu aslında Delta ile aramızda baya yaş farkı vardı. Ben henüz 18 yaşındaydım ve ilk kızgınlığıma bile giremeden beni 24 yaşındaki Deltayla birlikte evlendirmek, çiftleştirmek istiyorlardı. Cidden çok sinir bozucuydu.

Hyunjin : Bak sevgilim omega'm. Bu abim Chan bu da abim Changbin yanındakiler de eşleri bu Jeongin bu da Seungmin. Jeongin biraz kıskanç olduğu için şuan böyle davranıyor, Felix'im

Felix : Onlar da mı benim gibi zorla evlendi?

Hyunjin : Uhm.. Aslında hayır, onlar birbirlerini severek evlendiler. Sanırım ben biraz evde kaldığım için babam seni bulma gereği duydu.

Felix : En azından benimki gibi değil.. Neyse memnun oldum.

Felix'in sessiz ama acı çektiğini de belirten ses tonuyla, dedikleriyle diğerleri sessiz kalınca sessizliği bozan Hyunjin'in en büyük abisi Chan olmuştu.


Chan : Bizde memnun olduk.


Dediğinin ardından tebessüm etmişti. Gülümsemesi güzeldi ve yanağında beliren o gamzesi.. Felix'in oldukça ilgisini çekmişti ama Hyunjin'i kadar değildi zaten olamazdı da.  ( Onun bakışından olamaz çünkü tutuldu Hyunjin'e çaktırmıyo linçlemeyin )

Hyunjin : Biz odamıza gidiyoruz.


Diyerek kalkmıştı, bende arkasından kalkıp arkasından gittiğimde beni kapının önünde kucağına alarak bahçeye götürmüştü. Akşama kadar bahçede oynamış, birbirimize papatyalardan güzl güzel taçlar yapmıştık. Günümüz böyle geçmişti..

En sonunda yorgunluktan uyuklamama az kalmışken Hyunjin tekrardan beni kucaklayıp odamıza doğru götürdü , sessizleşmiştik.  Hyunjin odaya vardığımız da beni sıkıca tutmuş, kapıyı açmıştı. İçeriye girerek ayağıyla kapıyı kapattı ve ardından omegasını yatağına yatırarak yanına yattı.

Hyunjin : Uykun var mı miniğim?

Felix : Hmhm baya uyumak istiyorum Hyunie~~

Felix'in kendisine 'Hyunie' diyerek hitap etmesi oldukça hoşuna gitmişti. Sırıtarak ona yaklaştı ve elini kalçalarına yerleştirerek kendisini kalçalarına sürttü.

Hyunjin : Benim küçük omega'm, uyumak mı istiyormuş?

Felix : Bana dayamayı kesip zıbar. 


Dediğinde Hyunjin göz devirmişti, Felix önemsemeyerek kendisini iyice ona dayamıştı. Sonuçta eşi olacaktı kendisinin cinsel ihtiyaçları olabilirdi ve tabii ki onu mühürleyecekti. Çünkü onu mühürlemezse omegası belki kendisi gibi sadık kalmayarak başkalarıyla oynaşabilirdi çünkü sonuçta bir omegaydı..  Felix daha fazla dayanamayıp atrkasına dönmüş ve elinin tersiyle Hyunjin'e sertçe yapıştırmıştı. Onu kendinden uzaklaştırarak kaşlarını çattı.

Felix : Bana dokunma ! Ihh 

Hyunjin omegasının kendisine vurmasını önemsememişti çünkü kendisi ondan yüz kat güçlüydü. Onun vuruşu hafifken kendisi vursaydı yüzünde izi bile kalırdı. Onu onaylayarak huzurla gözlerini kapattığında aniden burnuna gelen keskin feromonlarla gözleri sonuna kadar açılmıştı.  

Kaos başladı millet

Uğursuz // Hyunlix omegaverseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin