İç Hesaplaşma

526 121 290
                                    

           Merhaba canlarım görmeyeli nasılsınız? Ben çok iyiyim ve sizleri çok özledim.  Evet çok uzun zaman oldu biliyorum sizleri çok beklettim. Neden mi bu kadar ara verdik özel hayatımdaki bir takım sorun ve sorumluluklarım ve de bir türlü bölüme odaklanamadığım  bir türlü gerekli ilham gelmediği için malesefki sizleri çokça beklettim. Şimdi buradayım özlem giderme vakti yorumlarda buluşalım.

           Kitabın gidişatı sizce nasıl?

           Kitapta değiştirmemi istediğiniz yerler var mı? Keşke şöyle olsaydı dediğiniz yerler mesela....

           Yada görmek istediğiniz sahneler

           Uydar'dan ;
    
            Bugün işe gitmedim. Sözde Ela burada diye onunla ilgilenmek için evde kaldım. Ama şimdi yanına gidemiyorum. Uyumuşmudur acaba ? Şimdilik gitmesine engel oldum ama iyileştikten sonra duracağının garantisi yokki. Onu burada kalmaya benimle çalışmaya nasıl ikna edeceğim bilmiyorum .

          Sırf gideceğim diye tutturacak yada saldırı hakkında daha fazla soru soracak diye kaçarak uzaklaştım yanından . Saklamam gereken birşey yok aslında ama Ela'nın karşısında tutulup kalıyorum. Ne diyeceğimi ne yapacağımı şaşırıyorum.

           Sabahtan beri Ozan arayıp duruyor. Ozan kim mi?  Benim en yakın arkadaşım aynı zamanda şirket avukatlarından birisi. Dün akşam ki durumu organize eden kişi kendisi yani. Muhtemelen sabahtan beri de olayın ayrıntılarını nedenini niçinini deli gibi merak ettiği için arayıp duruyor. Ben şirkete gitmeyeceğim için onu buraya çağırdım. Eli kulağında biraz sonra gelir kendisi neyse en azından belki bana yardımcı olur bir rota çizmemde .

       Ela'yı  niye mi yanımda tutmak istiyorum. İlk karşılaşmamız yıllar önce o ara sokakta olmuştu. O zaman o küçük kadının beni üç erkeğe karşı savunması beni çok etkiledi doğru. Sonrasında onu deli gibi aradım. Arayışım tabiki ona teşekkür etmek içindi. Çok aramama rağmen onu bulamadım. En nihayetinde vazgeçtim aramaktan. Sonra yıllar içerisinde rüyalarıma gelerek onu unutmama izin vermedi. Yıllar sonraki ikinci karşılaşmamız da ilki gibi onu kahramanım yaptı. Hele dün gece olanlar onu gözümde adeta yüceltti.

          Şimdi yapmak istediğim şey ise onu yanımda yöremde tutmak. Tabi zorla değil gönül rızasıyla. Yanımda çevremde olursa hem ben ona olan duygularımı anlayacağım. Hemde o beni tanıma fırsatı bulup belki bana bir şans verecek. Ha bu hemen olacak birşey değil tabiki. Şimdi o beni göremeyecek kadar yaralı. Zamanla iyileştikçe hem  bana hem kendine bir şans verir belki. O zamana kadar ister işveren ister arkadaş neyi olmamı isterse o olurum onun hayatında. Belki hiçbir zaman aramızda hayal ettiğim gibi birşey olmaz ama ben benim kaderimmiş gibi gelen bu kadınla kendime bir şans vermek istiyorum.

           Aramızda hiçbir şey olmasa bile kocasının ona yaptıklarına rağmen ailesi tarafından yok sayılmış yalnızlaştırılmış bir kadına kol kanat germek, ayağa kalkmasına yardımcı olmak istiyorum. Bu bizi yakınlaştırır mı bilemem ama ben onun hayatında zamanla kendime ama arkadaş ama dost ve belki de zamanla sevgili yada eş, yol arkadaşı olarak yer almak için elimden geleni yapacağım.

          Uygar kendi iç hesaplaşmasını yapa dursun öte yanda eski eş Ali'de daha şimdiden kendi  pişmanlığın da boğulmaya başlamıştı.

          Ali ile Ayla'nın ilişkisi hatta ona ilişki bile denmez yatak arkadaşlığı,  uzun zaman önce bir akşam bir dava üzerinde beraber çalışırlarken başlamıştı. Nasıl mı? Çalışırken birer kadeh birşeyler içelim demişti Ayla. Ali zaten içkiye dayanıksızdı. Ayla'da bunu kullanarak bu birlikteliği başlatmıştı. Aslında daha öncede Ayla Ali'ye sırnaşık hareketlerde bulunmuştu ama Ali onu hep kendinden uzak tutmayı başarmıştı. Ama işte o gece içkinin de etkisiyle olanlar olmuş ihanet sarmalı orada başlamıştı.

          Ali o geceden sonra önceleri çok pişman oldu ve Ayla'dan bir süre uzak durdu. Ama sonraları birlikte üzerinde çalışılan davalar gibi ihanet geceleri de giderek arttı ve sıradanlaştı.

           Sonunun hiç böyle olacağını düşünmemişti Ali. Sonunu nasıl hayal etmişti bilinmez . Hatta ihanetine Ela'nın şahit olması bile onu kaybedeceğini düşündürmemişti Ali'ye. Ela'nın ona olan sevgisine öyle güveniyordu ki  bir süre sonra Ela onu affedecek ve hayatlarına kaldığı yerden devam edeceklerdi. Ela onurlu kadındı Ali'yi affetmediği gibi Ela ile birlikte oğlunu ve ailesini de kaybetti Ali.

          Şimdi elinde ne mi kaldı. Bir yatak arkadaşı Ayla ve onun karnındaki çocuk. Ayla'dan ne iyi bir eş ne de iyi bir anne olurdu. Ali'ye göre Ela'nın tırnağı bile olamazdı ama bu ihanetini engellemeye yetmedi. Mecburen doğacak çocuğu için evlenecekti Ayla ile ama o evlilikten hayır gelirmiydi bilinmez. Dedim ya Ali şimdiden pişmanlığın da boğuluyor diye . Ağzına kırk yılda bir içki koyan Ali nerdeyse her gece içip içip sızmaya başlamıştı. Arkadaş çevresini de kaybettiği için derdini anlayacak kimsesi yoktu etrafında. Yaptığı bir hata bütün kapıların yüzüne kapanmasına sebep olmuştu. Değdi mi peki kısacık zevki uğruna yitirdiklerine tabiki değmedi de insanoğlu elindekilerin kıymetini hep kaybedince anlamaz mı? Ali de de öyle oldu. Daha bu iyi günleri aslında gelecek günler ona pek de iyi şeyler getirmeyecek.

          Evet canlarım sizleri zaten çok fazla beklettiğim için yazdığım kısacık bölümü paylaşmak istedim. Merak etmeyin kısa süre sonra daha doyurucu uzun bir bölüm sizleri bekliyor olacak. Bu bölüm daha çok Uygar ve Ali'nin iç dünyasını anlamaya yönelik bir bölüm oldu. Gelecek bölüm kaldığımız yerden aksiyona devam edeceğiz inşallah.

         Bir de uzun süredir kitabın kapağını değiştirmek istiyorum. Hatta bir kaç kitap kapağı yapan arkadaşla da görüşmeye başladım ama kafamda tam bir görsel oluşmadı bir türlü. O yüzden fikirlerinize ihtiyacım var. Fikirlerinizi bekliyorum. Beğeni butonuna basmayı unutmayalım lütfen. Yorumlarda buluşalım.
    
           

          

Zümrüdüanka İkinci ŞansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin