author: stealmycurlz
Tüm bu yalanların saçmalığından gına gelmişti artık. Clint ve ben haklıydık, Steve bir şeyler saklıyordu.
Steve'i bulabilmek için bina içinde hızlı hızlı adımlıyordum çünkü bu sefer ben neler olup bittiğini öğrenmeden kimse bu binadan ayrılamayacaktı.
"Tony! Pişman olacağın şeyler yapmak üzeresin!" Clint'in arkamdan bağırışını duyuyordum. Sanki bu beni durdurabilecekti de.
Steve'in kapısını hışımla açtım ve içeri girdim.
"Hey Tony." Yatağından kalkarken beni selamladı. "Bekle. Hiçbir şey söyleme. Senin için bir şeyim var."
"Steve, ben hiçbir şey istemiyorum. Konuşmak istiyorum."
"Ah, bunu isteyeceksin ama." Yatağının altından bir şey çıkardı. "Al" Bana hiçbir şeye benzemeyen metal bir nesne uzattı.
"Bu ne?"
"Kolye! Ark reaktörüne benzetmeye çalıştım. Ellerimle yaptım" dedi gururlu bir tavırla.
"Vay canına, teşekkürler Steve." Elimdeki metal şeye baktım. Fazlasıyla hayal gücü katınca gerçekten ark reaktörüme benziyordu. İncelemek için çevirdiğimde Steve'in bir fotoğrafını arkasına yapıştırdığını gördüm. "Bu ne için?"
"Ben görevdeyken her zaman beni görebilmen için. Eğer kırıp içine bakarsan Pepper'ın da fotoğrafını göreceksin çünkü artık burada olmasa bile her zaman kalbinde duracak ve sana göz kulak olacak. Biliyorum kulağa çok dandik geliyor ama... üzgünüm, yaptığım aptalca bir şey işte."
"Steve... Bu bu zamana kadar aldığım en iyi hediye. Teşekkürler." Gülümsedim. "Bekle burada." Laboratuvarıma gidip Steve yokken onun için yaptığım şeyleri alıp geldim. Hepsini yatağının üzerine serip ona döndüm. "Bende de senin için bir şey var. Yani, bir sürü şey aslında."
"Vay canına!" Hayranlıkla onlara bakıyordu. "Çok teşekkür ederim" dedi yeni eşyalarını incelerken.
"Kafamı dağıtmam gerekiyordu" diye cevapladım yatağa otururken. "Neyse, konuşmamız gereken bir şey var mı?"
"Nasıl yani? Pepper hakkında mı konuşmak istiyorsun? Elbette konuşabiliriz Tony." Yatakta yanıma oturup elini dizime koydu.
"Hayır ben... Aslında evet." Kararımı vermiştim. Bununla başa çıkmam gerekiyordu ve paylaşabileceğim tek kişi Steve'di.
"Ne bilmek istiyorsun?"
"Zemo kim ve neden takımı ayırmak istiyordu?"
Açıklamaya başladı. "Zemo, biz dünyayı kurtarmaya çalışırken, bizim yüzümüzden ailesi ölen biriydi. İntikam almak istedi."
"Ama neden Pepper? Çok acı çekti mi? Neden ben değildim ki?"
"Yani, onu başından vurdu, o yüzden neyse ki hayır, acı çekmedi. Pepper'ı öldürdükten sonra başkasının peşine düşmek istedi ama ne planladığını öğrendiğimiz için bunun olmasına izin vermedik."
"Nasıl yani? Kimin peşinden gitmek istemişti?"
"Bucky. Onu Kış Askeri'ne çevirip insanları yok etmesini sağlamak istiyordu. Sonrasında da sana anne ve babanı Bucky'nin öldürdüğünü söyleyecekti. Neyse ki sen zaten bunu biliyordun ve Bucky'e ondan önce ulaşabildik. Bucky yaşıyor." Son cümlesinde gülümsemeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sinking Ship [stony] ➸ (translation)
FanfictionTony duygusal bir çöküşte. Sebebi ise 182 boyunda, mavi gözlü, muhteşem vücutlu bir süper kahraman ve (neredeyse) Tony kadar inatçı. Steve, Tony'nin tekrar incinmeyeceğinden emin olabilecek mi? Yoksa Tony'i inciten kişi kendisi mi olacak? author :...