Bölüm 3: Karakol

1.3K 56 46
                                    

hellooo!!

sizi özledim!

yukarı şarkı koyuyorum, bölümü lütfen o şarkıyla okuyun. çünkü bölümü tamamen o şarkıyla yazdım. çok sevdiğim bir şarkı.

hadi başlayalım.

👮🏻

Komiserin Kızı:
merhaba, bebeğim.

biliyorum beni özledin.

ama napacağız işte, görüşemiyoruz.

Atalay:
Ben de tam "Hayatımda ne eksik? Çok normal ilerliyorum." demiştim.

Daha ağzımda tükürüğüm kurumadan yazdın.

Komiserin Kızı:
yaa, sen benim yokluğumu mu fark ettin?

yerim seni✨️🤍

Atalay:
Mümkünse yeme.

Komiserin Kızı:
yoo, sen kocam olduğunda
doyana kadar.



Atalay:
Olmayacağım kocan.

Komiserin Kızı:
olacaksın, sadece farkında
değilsin😉

Atalay:
Aynen, ondan.

Komiserin Kızı:
ama kibarlığına yakıştı mı?

neyse, affettim.

Atalay:
Hasbinallah.


Komiserin Kızı:
bak imana da geliyorsun.

maşallah bebeğim, maşallah.

Atalay:
Sağ ol.


Yüzünü hiç göremeyeceğim galiba?

Komiserin Kızı:
az sonra karakola kek getirmeye geliyorum, Atalay bey. O zaman görürsünüz.

Atalay:
Gerçekten mi?

Komiserin Kızı:
gerçekten.

aç kapıyı bebeğim, ben geliyorum.

👮🏻

Karakolun kapısından geçip, içeriye doğru ilk adımımı atmıştım. Kocaman binanın giriş katında, herkesi tanımama rağmen, yabancıymış gibi ilerliyordum. Kolumda bez bir çantam vardı. İçinde ise, Atalay için özene bezene yaptığım kekin bulunduğu, saklama kabı vardı.

Giriş katın, danışma kısmına ulaştığımda, danışmadaki Özlem ablayı gördüm. Her daim burada dururdu. Onu çok seviyordum. Ağabeyimin yaşındaydı, yani bir yandan da Atalay'ın yaşındaydı. Çok tatlı, sevecen ve arkadaş canlısı bir kadındı. Fakat gün içerisinde hiç kimseyle konuşamıyordu. Belki, birkaç kadın polis yanına uğruyordu. Yine de, iş yerinde arkadaşı yoktu. Bu yüzden, Özlem ablayı sık sık ziyaret eder, ziyaret ayağına da bol bol Atalay'ı görürdüm. Bana yeterli oluyordu.

KIZ BANA POLİS ABİ!  -yarı texting- Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin