Bölüm 20: Sev, Çok Sev

23 3 5
                                    

kizlar
cok romantik oldu
gibi, acaba mira'yi öldürsem
mi???

bence evet. (saka saka)

👮🏻

2 yıl sonra...

Soğuktan donmuş bir şekilde eve girdim. Evin sıcaklığı her yerimi kaplarken, montumu çıkardım ve askılığa astım. Ellerimi yıkadıktan sonra, üniformalarımı çıkartmadan salona geçtim. Kendimi koltuğa bıraktım ve donmuş vücudumun ısınmasını bekledim. Aralık ayındaydık, ve hava çok soğuktu. Hatta ayın sonlarına doğru kar bekleniyordu.

Atalay'ın iyileşmesinin üzerinden tamı tamına iki yıl geçmişti. İki yıl önceki altı ayı da sayarsak, iki buçuk yıldır Atalay ile güzel bir ilişkimiz vardı. Ben, okulumdan mezun olmuştum. Artık bir polis memuruydum. Ve, Atalay'la beraber yaşıyorduk.

Tabii, geçen iki yılla beraber yaşta almıştım. Artık yirmi dört yaşındaydım. Atalay ise yirmi dokuz yaşındaydı. Ve annesi Halise teyze -bu dünyadaki en yılan kadın- Atalay'a sürekli, "Ne zaman evleneceksin?" diyordu. Onu anlıyordum. Oğlu evlenecek bir yaşa gelmişti ve bu yüzden oğlunun mürüvvetini görmek istiyordu. Fakat sonuç, bir baskı gibi olmuştu. Bundan bende bıkıyordum. Çünkü, Halise teyzenin beni, "Uygun gelin adayı" gibi görmüyordu.

Ben koltukta otururken, kapının açılma sesini duydum. Atalay gelmişti, elindeki poşette ekmek vardı. Atalay, büyük bir ihtimalle ekmekleri bırakmak için, mutfağa girdi. Ardından yanıma geldi. "Aşkım, nasılsın?" diye sordu, yanıma otururken. Onun kolları arasına girdim, başımı omzuna iyice yasladım. "İyiyim, sen nasılsın?" Atalay, başımın üstünü öptü. "Seni gördüm ya, artık daha iyiyim."

Gülümsedim. Atalay'ı gerçekten çok seviyordum.

"Kalkıp yemek yapacak enerjim yok." dedim, yüzümü biraz asıp. Atalay, bir eliyle saçlarımı okşarken mırıldandı. "Benimde. Dışarıdan söyleyelim mi?" Başımı iki yana salladım. Evde dünki yemek vardı, onu ısıtıp yiyebilirdik. "Dünki yemek var. Onu ısıtıp yiyelim." dedim. Atalay, alnıma bir öpücük kondurdu. "Tamam, sen bekle ben hazırlayayım." dedi ve ayağa kalkmaya yeltendi. Onu hızla durdurdum. "Beraber gidiyoruz, Atalay." dedim ve onun cevap vermesine izin vermeden ayağa kalktım. Onu da kaldırdım. Mutfağa ilerlerken, elini tuttum ve peşimden sürükledim. Mutfağa girdiğimizde, buzdolabını açtım. Tenceredeki tavuk soteyi ve diğer tenceredeki pilavı çıkarttım. Tencereleri tezgaha koydum ve Atalay'a döndüm.

"Ben bunları tabaklara koyayım. Sende yoğurt çıkart olur mu?"

"Olur, sevgilim." dedi ve buzdolabından yoğurt aldı. İki kaseye yoğurt koydu ve kaseleri masaya yerleştirdi. Bende, tabaklara koyduğum yemekleri mikrodalga da ısıttım.

Hayatımın en huzurlu anı, şüphesiz bu andı.

👮🏻

Şu an Atalay'la beraber, bir film izliyorduk. Ben, Atalay'ın göğsüne yaslanmıştım. Atalay ise çenesini kafama bastırmıştı. Elimde sıcak bir kahve vardı. Fakat, kahve demeye bin şahit isterdi. Kahveyi az, sütü bol koymuştum. Haddinden fazla bol. Atalay ise zift gibi bir kahve içiyordu. Acı, süt olmayan, yumuşatılmamış bir kahve.

"Bu şerefsiz niye bu kadının yanında?" Atalay sinirle sordu. Esas erkek karakter, esas kadının yanındaydı. Erkek karakter yirmi dokuz, kadın karakter ise yirmi yaşındaydı. "Çünkü sevgililer." diye bir açıklama yaptım, kahvemden bir yudum alırken. Boğazımdan aşağı akan sıcak sıvı bütün vücudumu ısıtmaya yetmişti. "Aralarında dokuz yaş var. Kardeşi yaşındaki kızla ilişki yaşıyor." dediğinde kahkahayı bastım. Kendisi belki farkında değildi, fakat Atalay'da kardeşi yaşındaki kızla sevgiliydi.

Atalay, ben kahkaha atarken, bunu fark etmiş olmalı ki dudaklarından bir küfür kaçtı. Sonra başını iki yana salladı. "Ama, yani, şey, bu adam kızla zorla sevgili oldu. Ben senin rızanı aldım. Seni seviyorum, dedim. Sen seviyor musun, dedim. Seviyorum, dedin."

"Beni seviyorsun, değil mi?"

Atalay bilmiş bir gülümseme takındı. "Tabii ki seviyorum. Çok seviyorum."

İçim gidiyordu. Bir gülüşü, bir sözü, hatta sadece sesi bile yetiyordu içimi eritmeye.

"Sev, Atalay. Çok sev."

👮🏻

SADECE BEN AGLAMIYORUM,
DEGIL MI?

AAAAAAAAAA!

COK CABUK BUYUDULER!!!

KABUL ETMIYORUM, ALO COCUK SUBEEEEEE!

kizlar, bu arada zaman
atlamasi kafanizi
karistirmasin ha.
sadece Mira mezun oldu ve Atalay'la yasiyor.

sizi seviyorum, baayyysss!!
🤍🤍

KIZ BANA POLİS ABİ!  -yarı texting- Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin