9

9.6K 142 15
                                    

İyi okumalar.🌸


      Sonunda Alperen'imin evine gelmiştik.İki katlı müstakil bir evdi.Güzel görünüyordu insanın içini ısıtacak cinsten ya da Alperen'imin evi olduğu için öyle geliyordu bana bilmiyordum. Arabadan inip benden önce inen sevgilimin yanına doğru ilerledim.Evine bakıyordu dalgın dalgın,büyük büyük içi çekiyordu,kıyamam. Yanına geldiğimde elini elimin içine aldım,hemen sıkı sıkı tuttum,dışarıda kimse olmadığı için rahattım.El ele evin kapısına doğru ilerledik üzgün duran sevgilimle.Ne yapacağımı bilmiyordum ama yanındaydım.

Cebindeki anahtarı çıkarıp kilit yerine taktıktan sonra ağır ağır kilidini açmaya başladı.Her bir kilit açtığında sanki omuzları düşüyordu sevdiğimin.Ona iyice sokulup birbirine kenetlenmiş parmaklarımızı sıkılaştırıp diğer elimle kolunu sıvazlamaya başladım güç vermek için.Kilitlerin hepsini açtıktan sonra kapıyı açıp içeri adımladık,en zor kısımdı işte bu.

İçeri girdikten sonra ayakkabılarımızı çıkarıp içeri girdik.Sevgilimin elini hiç bırakmıyordum.Benden güç alır gibi elimi sımsıkı tutmuştu zaten ama gözleri her an ağlayacakmış gibi dolu doluydu.Benim de ondan farkım yoktu.İkimizi birlikte yukarı kata doğru çıkarttı sanırım orada kendi odası ve annesinin odası vardı.Çünkü aşağıda salon mutfak ve banyo ve tuvalet olduğunu düşündüğüm odalar vardı.

Merdivenleri ağır ağır çıkarken Alperen'im her tarafa iç çeke çeke bakıyordu.Biliyordum elimi ondan çeksem çocuklar gibi hüngür hüngür ağlayacaktı ve bende onunla birlikte. Yukarıya çıktığımızda tahmin ettiğim gibi iki oda ve yine banyo tuvalet vardı.Sağ taraftaki odaya girdiğimizde burasının Alperen'imin odası olduğunu anladım.Çok büyük bir oda değildi ama Alperen'e yetecek düzeydeydi. Beni yatağına doğru götürüp oturtturdu oda yanıma oturdu.Elimi bırakıp bir anda bana sıkıca sarıldı,titriyordu.Benim güzel yüzlü sevdiğim omuzumda hüngür hüngür ağlıyordu.Biliyordum kendini zor tuttuğunu. Bende ona sarıldım tüm acılarını alabilmek için o kadar çok sıktım ki nefes aldığından şüpheliydim.

"Benim güzel sevgilim,dök içini dök ki bir daha böyle acı acı akmasın göz yaşların."

Teselli etmeye çalışmıyordum içinde kalmasın hiçbir şey onun için uğraşıyordum. Teselli etmek neye yarardı ki ne giden geri gelirdi ne de ölen.Alperen'im şiddetli ağlamalarına devam ediyordu bende onunla birlikte ağlıyordum hem sevgilimin acısına hem de kendi acıma,bir yandan da sırtını sıvazlıyordum ne kadar işe yarıyorsa artık. Kulağının altına küçük küçük öpücükler bırakıyordum.Öptükçe daha da sakinleşiyordu sanki,devam ettim eğer öpüşlerim onu iyi edecekse sonsuza kadar dudaklarımı çekmezdim o güzel teninden.

Alperen biraz daha sankinleştikten sonra onu omuzundan kalırdım yoksa sonsuza kadar orada kalırmış gibi geldi.Yüzüne baktığımda o koyu kuyuları kırmızılarla kuşanmıştı.Acı kırmızısı o güzel kuyularının güzelliğini hiç bozamamıştı.Ama üzücüydü benim için sevdiğim küreleri öyle kızıla boyanması beni kahretmişti.Her şeyi beraber atlatacaktık ama. Güzelliğine dayanamadım yine o kadar güzeldi ki ona her bakışımda erim erim eriyordum. Uzandım o güzel dudaklarına incitmeyecek bir dokunuş bıraktım,korktum o an onu incitmekten,ölesiye bir korkuydu.Soluklandık birbirimizde bir süre,ne kadar geçti bilmiyorum ama sanki o biraz daha iyiydi.

"Teşekkür ederim nefesim."

Ağlamanın ve uzun süre konuşmamanın verdiği boğuk sesiyle bana teşekkür etmişti. Ama teşekkür edecek hiçbir şey yoktu.Ben ona canımı verecek kıvama gelmiştim bile bu yaptığım ufak bir şeydi.

"Ağlama benim güzel gözlü yarim.O güzel siyah kuyularını neden kızıllara boyadın,ben sana kurban olurum."

Gözlerinden tekrardan yaşlar akmaya başladı,avucumda olan yüzünde akan yaşlarını tek tek sildim.Dayanamadım onu öyle görmeye göğsüme yasladım başını,uzandık beraber yatağa,sevdim onu,okşadım güzel mis kokulu saçlarını.Öptüm çok çok öptüm onu,yeterki ağlamasın.

Acı Zevk bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin