Yazar anlatımından -
Jungkook yemin ederim ki yalan söylemiyorum."
"Hoseok saçmalama da kahvaltını et." Hoseok Yaşadıklarını Jungkook'a anlatmıştı belki inanır diye ama inanmamıştı. Aslında inanacağını da düşünmüyordu, en son pes edip kahvaltısnı yemeğe başladı.
"Bugün alışverişe gideceğim gelmek ister misin?"
"Bugün ödevlerimi yapmam lazım biliyorsun hoca çok ödev veriyor"
"Sürekli son güne bırakıyorsun kook" gülümseyip Jungkook'un saçlarını sevdi.
"Hadi saat geç olmadan merkete gitmem lazım yediysen kaldırıyorum."
Hoseok tam kalkacağı sırada jungkook Hoseok'un kolundan tuttu ve yerine oturttu.
"Sen otur bebeğim ben yaparım" Hoseok gülümseyip kafasını salladı.
"İyi bakalım bir şeyler kırma da"
"Ben mi? Üstüme iyilik sağlık ben hiç öyle birşey yapar mıyım"
"Yok yapmazsın. Daha geçen aldığım tabakların hepsini de ben kırdım zaten, cidden o kadar tabağı kırmayı nasıl başardın?"
"Elimden düştü ben ne yapabilirim, o kadar da düşmeyin demiştim. Sözümü dinlemediler."
"Hadi hadi çok konuşma işine bak"
Jungkook Hoseok'a dil çıkartıp sahte bir üzgünlükle masadakileri toplamaya başladı. Hoseok da eline telefonunu alıp ilgilenmeye başladı. Yine bir shifting videosu izlerken televizyondaki haberle Çok geçmeden ilgisi televizyona yöneldi, haber spikeri konuşurken telefonu bir kenara bırakıp televizyonun sesini fulledi.
"Hon-gong adındaki genç evinde ölü bulundu. İddialara göre bu bir intihar olabilir çünkü evinde katile ait hiçbir ize rastlanmadı. Yakınları en son onu barda içki içerken gördüklerini söylüyor şimdi adını söylemek istemeyen bir yakınına veriyoruz."
"En son beraber barda içiyorduk, sonra da midesinin bulandğını söyleyip evine gitti. Ne kadar ısrar etsek de onunla gelmemizi istemedi. Onun adına gerçekten hepimiz çok üzgünüz onu çok seviyorduk."
Kız daha fazla dayanamayıp ağlamaya başlayınca haber spikeri tekrar konuşmaya başladı. Yanında beliren kurbanın fotoğrafıyla
Hoseok televizyona büyük bir şaşkınlıkla bakmaya başladı. Çünkü öldürülen kişi o gece onu ormanlık alanda döven kişiydi. Televizyona biraz daha yaklaşıp incelemeye başladı. Evet oydu o öldürülmüştü... Belki de intihar etmişti."B-bu nasıl o-olabilir?"
"Hoseok?" Hoseok hızla arkasındaki Jungkook'a bakıp ayaklandı.
"Jungkook! Bu o! O-o öldürülmüş"
"Kimden bahsediyorsun Hoseok?"
"O gün beni ormanlık alanda darp eden kişi Hon-gong..."
O kişinin ismini söyleyip
Televizyondaki öldürülen kişiye bakıp göz göze gelmişti ve içinde nedensizce bir titreme oluşmuştu."O piçi kim öldürdü?"
"Bilinmiyor delile rastlanmamış."
"Neyse cezasını bulmuş pic çokta takma bak ben halletmeden düşmanı halletmiş" Jungkook'un rahat tavrına karşın Hoseok, kendini yiyip bitiriyordu. Onun ölümü Hoseok yüzündenmiş gibi geliyordu.
"Jungkook öyle deme çocuk zaten ölmüş"
"Benim Hoseok çok yufka yürekli, özür dilerim öyle demek istemedim. Ne diyelim tanrı affetsin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SHİFTİNG - SOPE
Fiksi Penggemar-semegi- "Hadi yapabilirim" yatağıma uzandım ve yazmış olduğum kağıdı yastığımın altına sıkıştırdım. "Keşke gerçek olsaydın" "Keşke gerçek olsaydım..." Başlangıç: 20 Nisan 2023