Yalan bir hayat

162 10 1
                                    

Bütün insanlar, günü meçhul bir idam cezasına mahkumdurlar.

Bu sözü Victor Higonun idam mahkumu kitabından okumuştum.

Düşünmüştüm.

Gerçekten düşünmüştüm.

Benim idam cezam oldumu?

O günü meçhul gün geldi mi?

Çoğu insan okuyunca ölüm zannede bilir.

Ama öyle değil işte.

Bence insan ölmedende idam edile bilir.

Belki edilmiştim.

Belkide edilmiştik.

Belki edilecektim.

Belkide edilecektik.

Belki ediliyordum.

Belkide ediliyorduk.

Ölmeden ölmek işte bu en kötüsü.

Çünki ne hayattasın ne de ölmüşsün gibi.

Bedenin burdada ruhun değil gibi.

Hem ölmekten korkuyorduk hem ölümü çözüm yolu buluyorduk.

Kaçtığımız yerden gelip çare dileniyorduk.

O idam cezası bir gün gelip hepimizin ümitlerini öldürecek hayatlarımızı solduracak , ya da bizim için yeni bir başlangıç yaratacak.

Siz peki sizin idam cezanız?

Belki de o idam cezası olmuştur bile?

Belkide duygularınız yok olup gitmiştir bile.

Belkide gülmeyi unutmusunuz bile.

Gül.

Aynaya bak ve gül.

Kendi kendine ben ayaktayım de.

Çünki ayaktasın sen ayaktasın.

Ve senin ayakta olman için hiç kimseye ihtiyacın yok.

Sadece kendin.

Sana lazım olan kendinsin.

Ben güzelim de.

Çünki eminimki sen güzelsin.

Zaten Allahın bir eseri değilmisin sen?

Onun hangi eseri kötü ola bilirki.

Sen pahabiçilmezsin.

Bunun sebebi paran değil.

Bunun sebebi bazı insanların sen de aradığı çıkarlar değil.

Bunun sebebi senin sen olman.

Güven bana şimdi eğer her ne yaşıyorsan gelecekte bu yaşananları düşündükçe küçük bur tebessüm edecek sonra önüne dönüp şükür edeceksin.

Çünki o zaman bu zaman olmuycak.

Çünki o sen bu sen olmuycak.

Çünki etrafında seni sevmeyenler değil seni sevenler olucak.

Şimdi başla tam şimdi.

Şimdi başla gülümsemeye

Gülümse .

Affet ama unutma.

Aynaya geç gülümse.

Gördünmü?

Gülümseyince ne güzel olduğunu?

Hep gülümse benim de yerime gülümse.

Dondum kaldım

AbilerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin