Mertin ağzından;
Çalışan; Abi mallar gelmiş depoya mı koyalım direk sahiplerine mi ulaştıralım.
"Biraz depoda kalsın aklımda hala şüphelerim var.
Çalışan ;Tamam abi bizim çocuklara söylüyorum. Depoya koysunlar.
Onu kafamla onayladım. Kimliğimi gizlemek için ergenlerin arasına gizlenmem gerekiyordu.
Babam koskoca Demir kolejinin sahibiydi. Aslında oranın başına geçerdim ama babam illa okulu tamamla diyor.
Çünkü o ergenlerden çok daha büyüktüm.Bizim çocuklardan başka kimse bilmiyordu.
Onlarda benim çetenin üyeleriydi onlarda büyüktü. Sırf beni yalnız bırakmamak için benimle lisede okuyorlardı.
Kafam bazen kaldırmıyor sik sik dersler ve etrafta bir sürü sürtük kızlar hepsinin amacı belliydi farklı olan biri yoktu.
Söve söve formayı giyip okulun yolunu tutum. Zilin çalmasına daha vardı. Olmasa bile babamın okuluydu. İstediğimi yapardım.
Bahçede sigara içerken bizim çocuklar geldi. Dünkü sevkiyat hakkında konuştuk.
Zil çaldığında herkes toplanıp sınıfa gitti. Benim sigaram bitmediği için keyifle içmeye devam ettim.
Biten sigarayı atıp ayağımla ezdim. Arka bahçeden sınıfa doğru giderken kapının girişinde 1 ayın sonunda onu gördüm.
Ve görmeyi beklemediğim yerdeydi yani benim okulumda. Ben onu izlerken o ürkek ceylan gibi yavaşça okulun girişine doğru ilerliyordu.
Ve beni daha görmemişti. Şimdi okulu daha çok sevmeye başladım.
Hayatın ağzından:
Annem bırakmıştı. Kayıt için ismimi söylemem yetermiş daha önceden her şey konuşulmuştu
Etrafıma bir daha baktım yanılmıyorsam bana doğru bir öğrenci yaklaşıyordu. Heyecandan uzaktan ona seslendim.
'merhaba, bana müdürün odasını gösterebilir misin?'
Bana yaklaştıkça hayal gördüğümü zannettim çünkü o şuan karşımdaydı. Ama bu nasıl olurdu. Koskoca şehirde onunla aynı okula mı denk geldim. Şansa bak be.
Mert ;Oo kimler varmış burada. Ufaklık hoşgeldin. Tabi buyurun takip edin beni
Hiçbir şey demedim. Onunla konuşmak istemiyordum. Sessizce takip ettim.
Yavaş yavaş ilerlerken durduğunu anlamadım sırtına çarptım. Ne sırtmış yahu duvar mübarek.
Mert;Sen bu sakarlıkla nasıl yaşadın bunca zaman merak ediyorum.
Ellerimin hala onun sırtında olduğunu fark edince hemen çektim.
'Sevdin mi bari sırt kaslarmı?'
Yine hiçbir şey demedim. Sadece gözlerimi devirdim. Bu kendini ne sanıyorsa artık.
O da bir şey demeden yoluna devam etti zaten köşeyi dönünce müdür yazan kapıyı gördüm.
' Tamam saol bundan sonrasını hallederim' gideceğini düşünmüştüm.
O ise kapıyı çalmadan direkt müdürün odasına girdi. Bende arkasından şaşkın bir şekilde girdim.
Müdür gelenin kim olduğuna bakmadı bile. Sanırım ilk defa yaptığı bir şey değildi.
Müdür;Ne istiyorsun mert.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatın,hayatı
Literatura FemininaHayatın üniversite hayalleri varken hiç ummadığı anda mertle karşılaşır ve hayatı değişir. Bu da yetmezmiş gibi tamamen yalnız kalır. Ailesinin ondan gizlediklerini öğrendiğinde en çok nefret edeceği kişi Mert olmayacaktı. Ya da zaten Mert nefret et...