Benim Meleğim ( Melez)

51. Bölüm

İyi okumalar ❤️

"Beni bırakma" demişti Melodi kalbinin yavaşladığını hissederken. Giray Arem'i omuzlarından sallarken çoğu kişi sadece izlemekle yetişmişti. Etrafta bir çok yaralı varken Arem'i o halde olması sağ kalanların daha çok dikkatini çekmişti.
Bir kaç şifacı ve Arem'in yanına geldiklerinde Giray ve Melodiden boş buldukları yere geçmişler ve Arem'i kontrol etmeye başlamışlardı. Kalp atışlarına ve diğer değerlere baktıktan sonra içlerinden en kıdemli olanı kafasını Aremden kaldırıp
" Vücudu inanılmaz derecede bitkin düşmüş. Bu haldeyken hala nefes alıyor olması bile mucize. Az önce yaptığı şey bütün enerjisini tüketmesine sebep olmuş. Vücudundaki çoğu organ zarar görürken kalbinde küçük bir kasılma bile meydana gelmemiş. Zarar gören organlar için bir kaç küçük şey yapacağız. Ayrıca uzun bir süre dinlenmesi gerek üstelik iyi beslenmeli. Kanadına gelecek olursak fazla küçük kırıklar var. Neredeyse kanadı boyunca kırıklar devam ediyor. Kemikler kaynaşır mı emin olamıyorum. Eğer kemikleri kaynaşmazsa korkarım ki onları kesmek zorunda kalacağız." demişti. Kalabalıktan sağır edici bir uğultu yükseldiğinde Melodi bir eli ile ağzını kapatıp çeşme misali göz yaşlarını şiddetlendirmişti.

Felix burnunu koluna sildikten sonra şifacının önüne geçmiş ve " Kaynaşır güçlüdür benim abim. Ondan başka bir şeyi yok değil mi?" diye sorduğunda şifacı kafa sallamış ve " Tam olarak bir şey yok demek yanlış olur. Sadece hayati riski yok." demişti. Melodi Arem'in elini sıkıca tutarken kafasını kraliçeye çevirmiş ve nasıl olduğuna bakmıştı. Ölü gibi yerde yatan kadını gördükten sonra kafasını kendi omzuna koymuş ve hıçkırarak ağlamaya başlamıştı. Aynı şifacı Melodi'nin kraliçeye baktığını gördüğüne az da olsa moral olabilmek için " Kraliçenin durumu Aremden daha iyi. Onun enerjisini kral çektiği için baygın. Bir kaç güne kendisine gelir." demişti. Melodi şifacıya baktıktan sonra tekrar Arem'e dönmüş ve bir elini Arem'in yüzüne götürüp savaş sırasında toz olan yüzünü silmeye başlamıştı.

Nefes Arem'in durumunu öğrendikten sonra Almila'yı aramaya başlamıştı. Kalabalığın içinde gözleri ile bir süre etrafı süzdükten sonra orda olmadığını anlamış ve korku ile diğer taraflarda yaralı bir şekilde duran kişilerin yanına gitmişti. Koskoca sarayın bahçesinin her bir yerinde yerde yaralı belkide ölmüş olan melek ve şeytanların arasından geçerek Almila'yı aramaya başlamıştı. Her attığı adımda korku vücuduna daha çok yayılırken aramaya devam etmişti.  Kısa bir süre içerisinde bahçeyi araması bittiğinde ne kadar tereddüt etsede saraya doğru ilerlemişti. Arem'i çıkarmak için öğrendiği saray yolunda ilerlerken bir süre sonra Melodi ile kaldığı yere gelmişti. Odaya kafasını uzatıp baktıktan sonra geri çıkmış ve çıkan kargaşa yüzünden çatlaklar oluşan duvarları seyrederek yoluna devam etmişti. Bir kaç kez " Almila." diye seslense de cevap alamayınca gözleri dolmuş bir şekilde çıkışa doğru yürümeye başlamıştı. Odaların birinden ses geldiğinde burnunu çekip olduğu yerde durmuştu. Elleri titremeye başladığında yönünü yavaşça ses gelen odaya çevirmiş ve küçük bir adım atmıştı. İçerden tekrar başka bir ses geldiğinde titremiş ve kısık sesle " Almila orda mısın?" diye seslenmişti.

Kapı kolunu tuttuğunda çevirmek için derin derin nefesler almaya başlamıştı. Dudaklarında hissettiği el ve sırtına değen sert göğüs ile yakalandığını düşündüğü an bedeni havaya kaldırılıp odanın yan tarafındaki koridora çekiştirilmişti. Yüzü duvara dönük iken belindeki kol kendisini çepeçevre sararken dudaklarındaki el olduğu yerden ayrılmamıştı. Nefes kocaman olmuş gözleri ile duvara bakarken garip bir şekilde korkmadığını fark ettiğinde kaşlarını çatmış ve yerinde kıpırdanmaya başlamıştı. Arkasındaki beden Nefes'i kendisine daha çok bastırıp kafasını boynuna doğru uzatmış ve kulağına " Sessiz ol." diye fısıldamıştı. Nefes tanıdık ses ile daha çok kıpırdanmaya başladığında arkasındaki beden kollarını gevşetmiş ve küçük bir aralık bırakmıştı. Nefes duvar ve Giray'ın bedeni arasında kaldığında yönünü Giray'a doğru dönmüş ve gözünden bir damla yaşın akmasına izin verip kollarını Giray'ın boynuna dolamıştı.