---
Jeongin babasının odasında neredeyse her gün yapılan konuşmayı dinliyordu. Babası iç çekip gözlüklerinin çıkardı "Jeongin bir omegayı beğenip evlenmem bizim için ne kadar yararlı farkındasın değil mi?"
Jeongin'in bakışları, ilgisini çekmeyen büyük şirket sahiplerinin omega oğullarına gitti. Hiç biri ilgisini çekmiyordu. "Hiç biri çekmiyor ilgimi. Şirket için sevmediğim biri ile evlenmek istemiyorum".
Babası iç çekip "Toplantım var şimdi, bunu sonra konuşacağız" diyerek ayaklandı. Jeongin de onunla beraber kalkmış beraber odadan çıkmışlardı. Babası toplantı odasına Jeongin ise şirket çıkışına ilerledi. Arabasına bindiğinde Seungmin den gelen mesaj gülümsemesini sağladı.
Seungmin🤍:
*Konum*
Buraya gell
Spor giyin olur mu??
Çünkü bugün benim tarzım la takılacağız
kaçtım ben!Jeongin düzelen morali ile eve sürmüştü. Eve girdiği gibi odasına çıkıp kendini dolabın önüne attı. Gözlerini dolabta gezdirmiş en sonunda beyaz bir tişört ile bol siyah bir pantolon çıkardı.
Üzerindeki rahatsız edici resmi kıyafetlerden kurtulup dolaptan aldıklarının giydi. Rahatladığını hissederken geriye yatırdığı sarı saçlarını bozup alnına dökülmesine izin verdi. Üstüne ince siyah ceket geçirip telefonu ve cüzdanını alarak evden çıktı.
Bu sefer Seungmin'i almayacağı için direk gidecekleri yere sürdü. Geldiği yer ile etrafına bakındı nehir kıyısında bir piknik alanıydı. "Jeongin!" diyen ses ile etrafına bakındı. İlerde ona el sallayan Seungmin ile gülümseyip yanına adımladı.
Seungmin'in getirdiği şeylere göz atıp "Piknik mi yapacağız?" diye sordu. O otururken Seungmin başını salladı "Evet ben sizin gibi lüks yerlere gitmiyorum bay Yang". Jeongin gülüp "Lüks yer yerine bu tarz buluşma güzel geldi".
Seungmin getirdiği yiyecekleri çıkarıp "Sevindim çünkü sana alışık olmadığın bı buluşma sunacağım, senin aksine bizim için klasik buluşma". "Benim içinde lüks mekan klasik".
Seungmin gülmüş "Ye bakalım ben yaptım hepsini". Jeongin hayranlıkla bir ona birde getirdiklerine baktı "Vay canına gerçekten çok yetenekli birisin". Seungmin pembeleşen yanakları ile ensesini kaşıdı.
Seungmin'in getirdiklerini yiyip günlerinin nasıl geçtiğinden bahsediyorlardı. "Babanın seni evlilik için zorlaması saçma. Bir gün tüm kalbinle seveceğin bir omega veya beta bulup evlenirsin zaten".
Jeongin bacaklarını kendine çekip başını yatırarak karşındaki güzel omegayı inceledi. "Evet ve şuan ilgimi çeken kişi sensin". Seungmin gülüp çileği ağzına attı "Bu kadar dürüst olmana alışamadım".
Biten yemekler ile bir süre daha oturup etrafı topladılar. Seungmin ayaklanıp Jeongin'e elini uzattı "Gel hadi daha bitmedi gün". Jeongin merakla elini tutup Seungmin'in kendisini sürüklemesine izin verdi.
Demire bağlanmış iki bisiklet ile kaşları havaya kalktı. "Bisiklet mi süreceğiz". Seungmin heyecanla bisikletin kilidini açıp "Evet! Bizim için kiraladım hadi bin". Jeongin de diğer bisikletin kilidini açıp bindi.
Nehir kenarında bisiklet sürmeye başlamaları ile Jeongin kendini gerçekten özgür hissediyordu. "Bisiklet sürmeyeli baya oldu. Verdiği hissi özlemişim". Seungmin onun vakit geçtikçe kendini açması ile gülümseyip "Özgür hissettiriyor değil mi?" diye sordu.
"Öyle gerçekten gerçi seninle tanıştığımdan beri özgür hissediyorum garip bir şekilde bana huzur veriyorsun".
"Seninle ilk konuşmaya başladığımız da kendini kastığını farkettim. Zengin bir aile oğlusun bu yüzden kurallara bağlı büyüdüğünü düşündüm. Yanımda rahat hissetmene sevindim".
Jeongin'i bakışları anlık ona gidip önüne döndü "Aile konusunda yanılmıyorsun. Gerçekten kurallar ile büyüdüm. Sürekli toplum içinde, biri ile konuşurken nasıl davranacağımı öğrettiler. Kendim olarak değil kurallara göre insanlarla konuşan bir Jeongin oldum".
Seungmin bisikleti durdurdu onunla beraber Jeongin de durdu. Seungmin bisikletten inip ilerdeki demire bağladı Jeongin'in karşısına geçip "Sana bir şey göstereceğim" dedi. Jeongin kaşlarını havaya kaldırırken aynı şekilde bisikletten inip diğer bisikletin yanına bıraktı. Seungmin'in uzattığı eli tutup onu takip etti.
Biraz yürüdükten sonra kimsenin olmadığı bir tepenin yukarısına varmışlardı. Önünde demirlikler olan alana kolların dayayıp karşıya baktı Seungmin. "Burası beni hep rahatlatır".
Jeongin onu taklit edip karşıya baktı. Manzara ile gözlerinde parıltı oluşurken derin bir nefes aldı. Havanın hafif pembeleşmiş halinde, deniz ise en berrak halinde hafif rüzgarla dalgalanıyordu. Ortamda sadece kuşların ve denizin sesi varken bir süre öyle durdular.
Jeongin nedenini bilmediği bir şekilde gözleri dolarken "Teşekkür ederim" diye mırırdandı. Seungmin ona dönüp "Hm?". "Beni buraya getirdiğin için teşekkür ederim. İlerisini bilmem ama şuan bana çok iyi geliyorsun".
Seungmin gülümseyip elini sıktı "İlerisini bilmiyorum ama seninle olmak güzel".
Jeongin sırıtıp "Bu flört seviyesine geçtik demek ki?" diye sordu. Seungmin gülüp omuz silkti "Galiba öyle". İkili gülüp bir süre daha manzaranın tadını çıkardılar.
Havanın hafif kararması ile bisikletlerine binip Seungmin bisikletleri kiraladığı dükkana gittiler. Bisikletleri verip Jeongin arabasına doğru yürümeye başladılar. "Nasıl geldin? Bırakayım mı seni?". Seungmin başını sallayıp "Güzel olur" dedi.
İkisi arabaya yerleşip yola koyuldu. Jeongin kısık sesle müzik açıp yola odaklandı. Seungmin ise yol boyunca onu izledi. Geldikleri ev ile arabadan inip kapıya doğru ilerlediler. "Bugün için tekrar teşekkür ederim".
Seungmin omuz silkip sadece sarıldı. "Teşekkür etmeyi kesmen gerekiyor". Jeongin gülüp sarılışına karşılık verdi. Seungmin ondan ayrılıp yanağına küçük bir öpücük kondurdu "Görüşürüz daha sonra" diyerek arkasında dona kalmış bir Jeongin bırakıp eve girdi.
Jeongin eli yanağına giderken kendi kendine güldü. "Bu çocuk delirtiyor beni". Arabasına binip eve doğru yola koyuldu. Eve gelip odasına girdiğinde onu bekleyen Jisung ile iç çekti. "Nasıl geçti? Nasıl?" diye ard arda soran arkadaşı ile "Bir dur ya yeni girdim".
Jisung omuz silkip sandalyeye ters bir şekilde oturdu "Banane ya anlat hemen çok merak ettim naptınız". Jeongin onun bu haline gülüp yatağına oturdu "Peki peki anlatıyorum".
Onun anlattıkları ile Jisung sırıtıp "Sen enayisi olursun yakında" dedi. Jeongin omzuna vurup "Kes be" diye çıkışsa da güldü. Kim Seungmin den fazlasıysa etkileniyordu.
---
Heyy nasill
Baysss
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maknae on top // Seungin ✓
Fanfiction(Omegaverse) Arkadaşı Felix ile gece kulübüne gelen omega Seungmin, zengin iş adamının alfa oğlu Jeongin'in dikkatini çeker. "Hey Bang, bana şuradaki siyah saçlı omegayı getir" "Söylenecek daha ne var? Yeterince söyledim Daha fazla konuşmak aşırı y...