8. Bölüm

521 46 15
                                    

"Şöyle bir şey var ki benim adım aslında Harry, Harry Potter."

Hep bir ağızdan "POTTER MI?"

Oldukça şaşkındık. Şaka olma ihtimali var mıydı bunun?
.

.

.

.

"Bir dakika ne? Potter mı? Yani sen..."

"Iı şey evet, sen benim babamsın"

"O zaman bende halan oluyorum." İnanılmaz derecede şok olmuştum. Bizi uyarmak için gelmiş olmaları normal çünkü Voldemort yükselişe geçti. Gelecekte zarar görmemiz çok olası bir durum. Ama yeğenim olması...

"Evet, sende halam oluyorsun."

"Umarım vaftiz baban benimdir."

"Evet, Sirius sende vaftiz babamsın."

"Oh, bu çok iyi."

Sonunda asıl konuya geliyorduk.
"Peki bizi uyarma sebebiniz ne?"

"Öncelikle ben de Hermione Granger. Şöyle ki gelecekte neler olduğunu her detayıyla size anlatmamamız lazım. Sadece ufak ayrıntılarla zaman zaman uyaracağız belli konularda."

"Öyleyse fazlaca kötü şeyler yaşıyoruz demek ki. Yoksa bizi uyarmaya gelmezdiniz."

"Evet, Laurel."

Herkes sessizdi. Harry ve arkadaşları yani aslında yeğenim ve pek sevgili arkadaşları tepkimizi kestiremedikleri için konuşmuyorlardı. Benim düşüncem bu yönde en azından. Biz ise ne tepki vereceğimizi bile bilmiyorduk. Kafamı kaldırıp sırayla bizimkilere baktım. Düşüncelerini merak ediyordum. Gözlerim James'in üzerinde durduğunda korku ve heyecanla yerinde kıpırdanmaya başlamıştı. Bu yüz ifadesinden ne soracağını anlamıştım bile. Bunu anlayan ve fark eden tek kişi elbette ben değildim. Sirius ile göz göze gelip James sorusunu sormadan önce aynı anda göz devirdik.

"Harry, baban ben isem annen kim?"

Evet beklenilen soru gelmişti. İkinci kez göz devirmemek için zor durmuştum.

Harry "Onu söyleyemiyoruz maalesef."

James'in suratı şekilden şekile girerken gülmemek için zor duruyordum. Sirius ise dayanamayıp kahkahayı patlattığında bende daha fazla tutamadım kendimi. Diğerleride bize katıldığında James tarafından öldürücü bakışlara maruz kalıyorduk ama bu hali öylesine komikti ki daha fazla gülmeye başladım.

"Geleceği etkileyecek şeylerden bahsedemeyiz." demişti turuncu saçlı çocuk.

"Ya Lily çiçeğim ile evlenemezsem!  O zaman ne yaparım ben."

Lily ona zarar veriyordu. James'in ellerine uzanıp ellerini tuttum. Tüm dikkati artık bendeydi.

"James... Canım ikizim, senin için zor biliyorum ama nereye kadar böyle devam edeceksin. Farkında değil misin nasıl canın yanıyor onu sevmeye devam ederken. Bunu kendine yapma, lütfen... Senin için gerçekten endişeleniyorum. Evans'tan başka kızlar da var hem de seni seven kişiler bunlar. Belki ondan vazgeçip yoluna bakmayı deneyebilirsin."

"Dostum Laurel haklı. Böyle devam ettikçe zarar görüyorsun ve seni kaybetmekten korkuyoruz. Sadece denemeni istiyoruz."

Remus ve Peter'da bize onay verircesine mırıltılar çıkarıyordu.

James "Pekala sanırım haklısınız. Deneyeceğim."

Birkaç saat daha orada durduk ve güneş doğarken kalktık. Hepimiz odalarımıza gittik.

"Hey, Hermione gelmiyor musun?"

"Benim... Iı Harry ve Ron'un odasında ders kitabım kaldı da onu almalıyım. Sen git Laurel beni bekleme."

Kafamla onaylayıp odama çıktım. Yorgun olduğum içib direkt uyudum.

Altın Üçlü

Hepsi biraz panik olmuşlardı. Laurel'in konuşmasından sonra.

Hermione " Bir şeyler yapmalıyız."

"Yani James ile Lily evlenmezse Harry doğmamış olacak değil mi?"

"Aynen öyle Ron." diyerek Harry onaylamıştı.

____________________________________________________

Bölüm Sonu

GELECEĞİN İZLERİ | Sirius BLACKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin