Lila, küçükken aile baskısı altında ezilmiş genç bir kadındır. Kısıtlanmış bir yaşam içinde nefes almakta güçlük çekerken, umutsuzluktan nihai olarak özgürlüğünü satın almanın yolunu sonuna kadar arar. Yasa dışı işlere bulaşarak, sınırları zorlayan...
Henüz düşüncelerimi rayına oturtamadan içeriden gelen hengamenin sesiyle dikkatim dağılırken bakışlarımı balkon kapısına diktim. Çok beklememe gerek kalmadan Alikan ve Kutay'ın destursuz içeri dalma çabalarına ,diğerleri onları arkalarından itekleyerek son verdi. İkisi de öne doğru dengesini kaybedince Kutay'ın kollarında ki yavru tavşan balkonda kaçışmaya başlayınca ortalık curcunaya döndü,
''O tüy yumağının karnını mıncıkladın durdun, her yere büyük küçük demeden abdestini yaptı çam yarması gibi olan sırık. Mahvettin ortalığı, hasta olucaz.Patileri de leş gibi oldu ben aşağıya inmem,''diyerek cırlayan Alikan'ın ne ara hamağımın tepesine çıktığını anlamadan elindeki spreyi rast gele sıkmaya başladı.
Sinirle ona uzanırken ensesine şaplak atıp,elinden sprey şişesini aldım.''Geribeyinzekalı ortaya çakmak çaksak havaya uçucaz ne yapıyorsun leş gibi koktu her yer.''dedim, o homurdanıp enseni okşarken Kutay çoktan mavi kurdaleli tavşanını yakalamış çocuk gibi seviyordu,''Benim Cingözüme tüy yumağı diyemezsin sarı dolma biberi, senden daha değerli benim Cingözüm.''dedi,Alikan'ın cevap vermesine izin vermeden ağzını elimle kapadım.'Sarı dolma biberi'Alika'nın kısa boylu,hafif toplu ve sarışın olmasından kaynaklanıyordu.
İş yapmamak için bu ikisi çoktan kendilerine oturacak yer bulmuş,bizim kızlar gülerek masa taşıyordu.
''Sizin yasa dışı işler yapan adamlar olduğunuzu söyleseler inanmam,sizden olsa olsa çakma bitirim ikili olur,''diyen Yüsra ile kıkırdadım.Hem horozlanıp hem tavır almaya çalışan Alikan'ı hamağımdan atmak için itelerken Nefes acil yardım çantasıyla içeri girince kendi isteğiyle saliselik hızla kalkıp benden uzaklaştı.
''Ben malzemeleri hazırlarken, sen de düzgünce uzan ki temizlememiz daha kolay olsun,''diyen Nefesime uyup yerime geri kurularak göbeğimi açtım.Metal eşyalara alerjim vardı bunun için ilaç kullansamda nedenini anlamadığım şekilde piercinglerim yer yer iltihap topluyordu.Gögüs uçlarımda da piercing vardı ama onlarda şimdilik bir sorun yoktu.
''Tıp okuyup başımıza doktor kesilen sen,ama iltihap temizleyen Nefes,gördün mü Cingöz terzi kendi söğünü dikemiyor oğlum bu kız olmamış,ama bak şimdi nasıl canı acıyacak korkmazsın sen zaten iyi izle ,ilerde şantaj yaparız belki.Bizi misafirden sayıp hoş geldiniz bile demedi çeksin o acıyı.''diyerek alayla mırıldanan Kutay'a hamaktaki battaniyeyi fırlatırken refleksleriyle eğilerek kurtulunca hedef Celil abi oldu.Elindeki kırmızı leğenin içinde ılık tuzlu su olunca çarpmanın etkisiyle üstüne biraz döküldü ve kısa bir anlığına ortam sessizleşti. Sinirle üstüne baktı,mahcupluk içeren bakışlarıma masumluk bakışımıda eklemişken Türkay babam yeniden hazırladığı malzemelerle içeri girdi,''Kesin tamam artık gençler,Yüsram sende Cingöz'ü al bahçeye inin hadi. Güneşlenirsiniz hem,''diyince Kutay gönülsüzce tavşanını uzattı.Yüsra'nın yanında işlerimizi konuşmazdık ,daha çok küçüktü ve içimizdeki en temiz insan oydu kendini yaşadıklarından ötürü temiz hissetmesede. Maalesef ona bu düşünceyi kendi Türk toplumumuz aşılamıştı. Bir aileden farksızdık,Yüsrada bu ailenin çocuğu gibiydi.Bu yüzden en çok onun üstüne düşer her şeyden fazlasıyla ayaklarının önüne sererdik. Biz millete bakmaz daima kendimizin mutluluğuyla ilgilenir kan bağımız olmasada asla durup düşünmeden yargısız infaz yapmazdık.
O esnada yanıma gelip göbeğime doğru eğilen Nefes ablamın v yakalı sweatshirtü nedeniyle açılan dekoltesine bakıp ,''İkizler diyorum pekte güzel.Sana vücut kolyesi de yakışır.''dedim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
