Mahalle Abisi

HIYAR!

Saat 11:34 ben hemen hazırlanmaya başladım.
Baskılı bir oversize tişört birde kot pantolon giydim. Saçlarımı da at kuyruğu yaptım sonrasında odamdan çıktım.

...

Yavaş yavaş yürürken birden Umut'u gördüm. Tam yanımdan geçiyordu son anda fark ettim. "Ooo Ahu hanım selam vermek yok mu?"

"Ayy olur mu öyle nasılsın Umut?"

"İyim vallahi seni sormalı nasılsın? "

"İyim bende"

"Aslında bende seni arayacaktım kaç gündür işlerden dolayı arayamıyorum" dediğinde kaşlarımı çattım.

"Ne oldu? Hâyırola"

"Biliyorsun bizim eczanede benle babam çalışıyoruz babam malum yaşlı başlı adam artık yaşlandı yapamıyor bende tek yetiştiremiyorum çalışan arıyor duydum sende iş arıyormuş dedim Ahu gelir çalışır hem senle de tanışıyoruz kafa dengi kızsın babam falan da hemen olur dedi sende istersen tabi"

"Olur aslında ben bir babanla konuşurum detayları sonra sana söylerim"

"Tamam o zaman görüşürüz"
"Görüşürüz" diyip saatime baktım. Neyse ki daha vardı.

...

Buluşma yerine geldiğimde o zaten gelmişti. Hemen ayağa kalktı.
"Hoşgeldin"
"Hoşbuldum" deyip gülümsedim.
İkimiz de oturduk.
"Nasılsın" dedi
"İyim sen?"
"İyim bende sağol"  dediğinde bende birşey demedim sessizlik oldu.

"Direkt konuya gireyim geçen düğün olduğu gece burada kolyeni düşürmüşsün o gece ben yine geldim o zaman fark ettim sonradan vermeye zamanım olmadı."
Deyip cebinden kolyemi çıkardı ve uzattı.

"Çok sağol gerçekten, benim için değerli bir kolye manevi bir anlamı var kaç gündür hiç fark etmemişim" deyip bende uzattığı kolyeyi aldım.
Karşılık olarak gülümsedi...
Kolyeyi alıp takmaya çalıştım fakat çengelin de sorun vardı sanırım bir türlü yapamadım.
"Takamadıysan takayım" dedi.

Bir daha denedim fakat olmadı ardından kolyeyi ona uzattım.
Kolyeyi alıp ayağa kalktı ve arkama geçti ben ise saçlarımı öne çektim. Oda kolyeyi taktı. Ardından öne gelip kolyeye baktı.
"Tekrardan teşekkür ederim" dedim. "Rica ederim" dedi gülümseyip ayağa kalktım.
Sonra arkamı döndüm ve uzaklaşıcakken

"O çocuk kimdi?" dedi. Birden durdum ve Ömer'e doğru döndüm.
"Anlamadım?" dedim kaşlarımı çatmış haldeyken. "Bir çocuk vardı sarışın yolda seni onunla konuşurken gördüm de kim olduğunu merak ettim."
"He Umut o sizin evin yanındaki eczane de çalışıyor arkadaşım"
"Tamam" dedi.

...

"Tamam bana uygun Hasan abi sen ne zaman istiyorsan o zaman geleyim çalışayım"
"Yarın gel başla o zaman"
"Tamam o zaman size iyi günler ben eve gideyim"
"Tamam kızım iyi günler" dedi Hasan amca
"Ben geçireyim seni" dedi Umut
Beraber eczaneden çıktık dükkanın önünde durduk.
"Yarın saatin de geliyorsun çırak" gülüp
"Emredersiniz patron" dedim. Oda güldü.

-Ömer-

Onları ikisini öyle gülerken görmek sinirimi bozuyordu şerefsiz kıza nasıl bakıyordu?

Birden Murat gülerek konuştu.
"Hayırdırbpencere köşelerinde ne yapıyorsun?"
"Murat git Allah aşkına benle uğraşma sinirlerim bozuk sana çatmayayım"
"Oo kim kızdırdı seni söyle kellesini alalım" deyip kahkaha attı.
Sonra yanıma geldi benim baktığım yere baktı.
"Ahu ve Umut değil mi bunlar?"dediğinde ona döndüm.
"Sen nereden tanıyorsun bu hıyarı?" dediğimde Murat kahkaha attı.
"Geldiğimiz gün yara bandı lazımdı ben de eczaneye gittim o zaman tanıştık o HIYARLA" dedi ve kahkaha attı bilerek hıyar kelimesini bastırdı ben ise ona göz devirdim.

"Murat git gözüme gözükme"
"Emredersin paşam" gülerek odadan çıktı.

Pencereye dönüp dışarı baktığım da kimse yoktu. Oflayıp odamdaki kitaplığa gidip geçen aldığım yeni okumaya başladığım kitabı alıp koltuğa oturdum ve  en son kaldığım sayfayı açıp oradan okumaya başladım.

...

-Ahu-

Gözleri çok güzeldi açık kahve... Aşırı güzeldi...

Birde abimin "Ahu" diye bağırmasıyla kendime geldim
"Ne oldu abi ya dibindeyim ne bağırıyorsun?" diye tepki gösterdim.
Abim kucağında olan yastığı bana attı.
"Kız sabahtan beri Ahu diyorum artık ne düşünüyorsun nereye daldıysan öyle duymuyorsun beni" dedi.
Yastığı tutup kucağıma koydum ardından abime göz devirdim.
"Neyse ne yaptın iş işini?" dedi.
"Umutların eczanesin de çalışacağım işte" dedim bende
Abim iğreniyormuş gibi bakıp "o çocuğu gözüm hiç tutmadı tutmuyor da" dedi. Abimin surat ifadesine güldüm ardından annemin "yemek hazır gelin" dediğinde sohbeti kesip masaya gittik.

-Yeliz-

"Sen ciddi misin?" deyip kahkaha attım. "Evet hatta baya kıskandı Umut'a hıyar dedi" Murat öyle diyince daha çok güldüm.
"Ayy bak bunlar olur ha buraya da yazıyorum" deyip oturduğumuz masaya yazıyormuş gibi yaptım. Murat da eliyle beni onaylıyor(👍) gibi yapıp güldü. Biz Muratla sohbet etmeye devam ettik. Ardından birden aklıma birşey geldi. "Bugün onları çektim" dedim.
Murat "ne"diye hafif bağırdı sonra kahkaha attı.
"Göster göster hemen" dediğinde arka cebimdeki telefonu çıkardım hemen galerime girip fotoğrafın üstüne bastım ardından Murat'a doğru gösterdim.

"Ayy bak bizim çifte kumrulara" dedi ikimizde kahkaha attık.

...

-Ömer-

"Anne nerede bu zibidi" dedim ve sudan bir yudum aldım ardından kaşığımı alıp yemek yemeğe devam ettim.
"Oğlum şu Yeliz diye biri vardı ya Ahu'nun arkadaşı bize yardım edenler" dedi bende hemen
"Evet anne biliyorum" dedim
"Onunla konuşmaya gitti baya anlaştılar" dedi
"He iyimiş"

"Acaba Ahu yanlarında mıdır?"

-Bölüm sonu-