karışık sorular

155 19 11
                                    

                                        . haviye -meva

💋

1 haftadır yemediğim laf işitemdiğim söz kalmamıştı.

Beni sürekli yiğit'in sevgilisi olarak adlandırdıkları için sürekli sinirli gözlerle karşılaşıyordum.

Bende o sinirli gözlerle karşılaşmamak için odadan dışarı çıkmamak için özel bir çaba gösteriyordum.

Çok acıkmadığım süre hiç çıkmıyordum günde sadece 1 kere mutfağa gidiyordum onuda oldukça geç saatlerde yapıyordum

gece acıkmamak için buna katlanmak zorundaydım.

Aslında kaçmak içinde bayağı bir uğraş vermiştim ama burdan kaçmak imkansız gibi bir şeydi.

Açılan her kapının önünde koruma vardı yada pencerenin önünde ve bu benim için oldukça zor bir durumdu.

Bana sedece yerin altından kaçmak kalmıştı....

Ve evet bu imkansız değildi küçük küçük bu işi halledebilirdim.

Allah'ım kafayı falan yemiştim herhalde resmen hapisten kaçan adamlar gibi plan kuruyordum.

Islak saçlarımı kurutma gereksinimi duymadan sadece taramak ile yetindim.

Kurutmak için kollarımı yukarı kaldırmam gerekiyordu buda sırtımdaki yaraların gerginleşmesini sağlayıp tekrardan kanatıyordu.

Mayısın ortalarındaydık hem dışarısı çok sıcak hemde ev çok sıcaktı

Sanki kışın ortasındaymışız gibi ev sürekli sıcak bir şekildeydi.

Odadan çıkmadığım ve onlarda odaya girmediği için yararlarımı saklamak gereksinimi duymuyordum.

Üzerimde bir tane şort onun üzerinde sporcu atleti vardı buraya geldiğimden bu yana tek gördüğüm yüz ilk geldiğim gün kotlukta yayıla yayıla oturan adamdı.

Evet adamın adını hala bilmiyordum zaten beni görür görmez kaşlarını çatıyor ve sanki beni gözleri ile dövüyormuşcasına bakıyordu.

Artık çok acıktığım için daha fazla bekleyemeceğimi biliyordum.

Dün gece beklerken uyuya kaldığım için gün boyu aç olduğum yetmiyor birde öğlene kadar aç kalmıştım.

Akşamı bekleyemeceğimi biliyordum bu yüzden  bende içerideki seslerin kesilmesini bekliyordum.

Artık  sanki bana inat evde kaldıklarını  falan düşünmeye başlamıştım çünkü genel olarak ev bu kadar hararetli olmazdı.

Eve zaten beni buraya getiren adam dışında birinin girdiğini bile düşünmüyordum.

Ama bugün sanki evde 2 kişi değilde sanki daha fazla kişi varmış gibiydi.

Sürekli konuşma ve ayak sesleri geliyordu.

Sabahtan bu yana can sıkıntısına oturup karakalem çalışması ile camdan gördüğüm manzarayı çizmiştim.

Birde banyo yapmıştım ama saat daha yeni 12 olmuştu.

Daha fazla açlığa dayanamayacağım için üzerime bol bir pantalon ve bol bir tişört geçirdim.

Kimsenin yaralarımı görüp bana acımasını istemiyordum.

Zaten artık sırtım haricinde diğer yerlerim çok acımıyordu.

Ama izleri hala yerli yerinde duruyordu sadece ilk zamanlardaki gibi fazla belirgin değildi.

Haviye-MevaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin