. Haviye-meva
244 gün önce (yiğit'in evine geldiği ilk gün.)
...
Gözlerimi kolumdaki keskin bir acıyla açtım.
Odadaki tek ışık kaynağı hemen baş ucumdaki gece lambasından geliyordu.
En son hatırladığım şey yiğit denilen adamın babamı vurmasıydı.
Gözlerimden istemsiz dökülen yaşlarla Birlikte yattığım yataktan doğruldum.
Rahat 3 kişinin sığacak olduğu bir yatakta oturuyordum gece lambasının aydınlattığı oda gri ve siyah ağırlıklıydı.
Üzerimdeki kıyafetler bana aitti neyseki kıyafetime dokunmamıştı.
Serumun bitmeye yakın olduğunu gördüm
Elimin tersi ile yanaklarımdan süzülen yaşları sildim.
Kolumda bulunan serumu çıkartıp ayağa kalktım.
Hızlı kalktığımdan kaynaklı biraz başım dönsede odada bulunan 3 kapıda gözlerimi gezdirdim.
Biri Aralık olduğu için içerisinin kıyafet odası olduğunu görüyordum diğeri banyo olsa gerekti.
3. Kapıya doğru ilerleyip açtım tamda tahmin ettiğim gibiydi burası odanın çıkış kapısıydı yada giriş nasıl tabir edersek.
Çıkar çıkmaz geniş bir koridor karşıladı beni koridor boyunca yürüyüp merdivenlerden inmeye başladım.
Beni Buraya getiren adam yani yiğit merdivenlerden yukarı doğru çıkıyordu beni görmesi ile birlikte kaşları çatılıp sinirle konuştu.
"Neden odadan çıktın."
Şuan karşımda çok korkutucu duruyordu indiğim merdivenden bir adım yukarı çıktım benim çıktığımı gören yiğit daha ben ne olduğunu anlamadan merdivenleri ikişer ikişer çıkıp yanıma geldi.
Hiç konuşmadan elini koluma sarıp hızla merdivenlerden indirmeye başladı.
Dengemi zar zor sağlayıp yuvarlanmaktan son anda kurtulmuştum.
Birlikte geniş salona giriş yaptık bu ev ne kadar büyüktü böyle.
Geniş siyah koltuğa oturup benide kucağına oturttu.
Anlık çektiği için kucağında Ata biner pozisyona düşmüştüm ellerim ise omzundaydı.
Kendime gelir gelmez kucağından kalkmak için atağa geçtim oysa hiç beklemediğim bir harekette bulunup elini kalçama koyup tüm hareketlerimi kesti.
Omzunda bulunan elimi elinin üzerine koyup itmeye çalıştım.
Ağladı ağlayacak kıvamdaydım titreyen sesimi umursamadan konuştum.
"Y....yapma" bir elime bakıp birde gözlerime baktı.
Elini çek."
"Neee! Bunu benim söylemem gerekiyordu.
Kafamı olumsuz anlamda sallayıp elini ittim.
Önce itmiş olduğum eline ardından ise gözlerime baktı.
Gözlerinde gördüğüm ateş ile birlikte elimin hareketlerini kestim."Çek şu elini" gözlerimde düşen yaşlarla kafamı olumsuz anlamda sallayıp duruyordum.
"Elini çekmezsen üzerindeki kıyafetleri çıkartırım."
Ağzımdan kaçan hıçkırıkla istemeyerekte olsa elimi çektim.
Adamın kucağında titreyerek oturuyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Haviye-Meva
Genç Kız EdebiyatıBir kadın düşünün cehennemin 7. katında oradan kurtulacağı günü bekliyor ve kurtulana kadar çok acılar çekiyor Bir erkek düşünün bu zamana kadar Sevgi nedir bilmeyen hayattaki tek amacı annesini ve kardeşini öldüren insanlardan intikam almak isteyen...