1 - Bahar'ın Gelişi.

64 4 1
                                    

Lütfen yıldıza dokunmayı unutmayın.

Keyifli okumalar.

-

Saate baktım, gece 4'ü gösteriyordu. Kurduğum hayallerin alevinden uyuyamıyordum. Normalde libidosu düşük ve erkeklerle alakası olmayan biri gibi görünüyordum ama o görüntünün altında Ateş için eriyen bir beden de vardı.

Ateş...

Kimse bilmezdi onun için nasıl yandığımı. O da bilmezdi zaten. Yılda sadece iki kez gelir, birer hafta kalıp görev yerine dönerdi. Geldiği zamanlarda 'merhaba'laşmak dışında pek konuşmazdık ve aynı evde iki yabancı gibi olurduk. Ne kadar ilgisiz görünsem de ben ona hissettirmeden, onun için eriyip giderdim.

Geldiği zamanlar iç sesim bana oyunlar oynardı. "Şimdi çıksan karşısına, birden tutup öpsen, nasıl olur?" derdi. Ya da, "Şimdi odana gelse, beni doyurmanı istiyorum deyip tenine gömülse nasıl olur?"

İç sesimin bu soruları beni hayal aleminde gezdirip, sabaha kadar ıslak çamaşırımla yatağımda kıvranmama sebep olurdu. O evde yokken işinin zorluğunu bildiğim için endişem ağır basardı ve daha duygusal ve depresif olurdum ama geldiğinde...

Ah...

Kokusunu uzaktan da olsa hissetmek, erkeksi kalın sesini duymak, uzun boyunu ve geniş omuzlarını görmek beni mahvederdi. Gizli gizli takip ederdim her hareketini, özellikle uyurken yanına sızar uykusunu izlerdim.

Ama geldiği son iki seferdir bunu yapamıyordum. Artık 18 yaşındaydım. Son zamanlarda bedenim bana isyan eder gibi hareket ettiği için elim ayağım birbirine giriyordu ve çaktırmadan peşinde gezemiyordum. Ne kadar ateşlendiğimi görmemesi için ondan kaçmak zorunda kalıyordum. Kokusunu duyduğum an göğüs uçlarım sertleşiyordu, sesi beni ıslatmaya yetecek sertlikte ve tokluktaydı. Yaklaşık 2 metre olan boyu ve heybetli bedenini görmek içimin titremesine, kasıklarımın sızım sızım sızlamasına neden oluyordu.

Geceleri uyuyamaz hale gelmiştim, duş alıp, üstümü değiştirip, arsız düşüncelerimi dizginlemek için arkadaşımda kalmak üzere evi birkaç günlüğüne terk ediyordum. Annem ve babam bu duruma anlam veremiyordu ama kendi akıl ve beden sağlığımı korumak için ondan uzaklaşmak zorunda kalıyordum.

Ateş'le kardeş gibi olmamızı beklediklerinden dolayı ailemin yüzüne bakmaktan utanır hale gelmiştim. Annem ve babam onun koruyucu ailesiydi, bize geldiğinde 13 yaşındaydı ve ben onu gördüğümde 3 yaşındaydım.

Evet, tam 3 yaşımdan beri Ateş'e kafayı takmış durumdaydım.

Çocukken sülük gibi peşinde gezmek daha kolaydı ama büyüdükçe zorlaşıyordu. Liseden beri askeri okuldaydı ve şu an sevilen bir komutandı. Senelerdir uzaktık, nasıl büyüdüğümü göremiyordu. Beni tanıdığını bile söyleyemezdim. Aramızda abi - kardeş gibi bir bağ yoktu çünkü ondan kaçıyordum.

Aramızda bağ sayılabilecek tek şey benim içimdeki masum, çocuksu aşktı. Tabii onun bile haberinin olmadığı o masum aşk, büyüdükçe masumluğunu kaybetmişti. Gittikçe arzuya ve bedenimde dizginleyemediğim yerlerin bana işkence ettiği bir dürtüye dönüşmüştü.

Off kesip atacaktım şimdi o dizginleyemediğim yerleri...

Yatakta tekrar sağa döndüm, olmadı, sola döndüm. Yok. Olmuyordu. Arkadaşıma geçmem için çok erkendi, duşa mı girseydim acaba? Ama bu hisler böyle daha ne kadar sürecekti? Duşla yatışacak gibi değildi.

Adam zaten senin farkında bile olmuyor, git şansını dene, ne kaybedersin ki? Dedi sol yanım.

Hayır, saçmalama o senin abin sayılır. Ailenin yüzüne nasıl bakacaksın? Dedi sağ yanım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 31, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Zor Ateş (+18) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin