yazarın anlatımı
parti günüKonser sonunda bitmiş, partiye gelmişlerdi.
Jeongin girdiği ortamda gördüğü ünlü kişilerle şaşırması kat kat artıyordu.
"Ne oldu? Gözlerin aynı tavşana benziyor." Seungmin elindeki bardaklarla masaya geçmişti. Changbin ise çoktan eğlence ortamına atılmış. Tanıdığı ünlü arkadaşlarıyla takılmaya başlamıştı.
"Bilmiyorum, kendimi buraya ait hissetmiyorum ve çok ünlü var gerildim."
"Gerilmene gerek yok. Onlarda senin benim gibi insan işte." Seungmin yıllardır sektörde olduğu için artık alışmıştı. Ünlü gördükçe şaşırmamaya başlamıştı.
"Aynen benim gibi insan." Kendini o kadar seven biri değildi, dalga geçer gibi konuşmuş ve önündeki bardağı dikmişti.
"Changbin'e bakmaya gidiyorum, takılmak istersen kalk insanlara yanaş. Seni tanıyorlar." Sonda yaptığı imayı anlamamış ve Seungmin'e ters bir bakış atmıştı.
Jeongin, garsondan istediği yeni bardağı tekte kafasına dikerken beline dolanan kollarla yanına dönmüştü.
Chan, dağılmış sarı saçlarıyla Jeongin'e bakıyordu.
Doğru buraya onunla gelmişti. Konserden sonra kaybolmuştu.
"Hyung, bu halin ne?"
"Biraz dağıttım sanırım." Ellerini saçlarına atmış ve karıştırmıştı.
Yanındaki adam öyle ateşli duruyordu ki, kendini zor tutuyordu. Biraz kenara kayarak Chan'ın ellerinden kurtulmuştu.
Chan, bir kaç arkadaşını görünce Jeongin'e mırıldanmış ve kalkıp oraya doğru gitmişti.
Siniri bozuluyordu. Ortada durmadan kızlarla flörtleşmesi bilmediği bir nedenden içini kışkırtıyordu.
Daha iki gün önce ona olan ilgisini belli ederken neden şimdi insanlarla flörtleşiyordu?
Sinirle shot bardağını kafasına dikmiş ve gözlerini dikip Chan'ı izlemeye başlamıştı.
"Gözlerinle yedin onu?" Yanından gelen sesle oraya dönmüştü. Rosé elindeki kokteylini yudumlarken etraftada gözünü gezdirmeyi ihmal etmiyordu.
"Siz, yani... ilgilenmeniz gereken misafirleriniz
yok mu?""Saygı hitaplarını kaldır, sende misafirimsin hemde özel. Yani Chan öyle dedi. Bak Chan benim yıllardır arkadaşım ve hiç bir zaman bana 'özel misafirim' var ona yer ayarla diye konuşmamıştı. Şimdi burda takılıyor olabilir ama emin ol aklı sende."
Rosè yanına gelen arkadaşıyla kalkmış ve Jeongin'i aklı karışık bir şekilde orda bırakmıştı.
Önünde durmadan yenilenen bardaklarını hızla bitirirken sarhoş olmaya başlamıştı bile.
Lavabo'ya gitmek için ayaklanmış ve ilerlemişti. Kenarda dönen başıyla durmuş ardından elini duvara yaslamıştı.
"İyi misin?" Tanıdığı ses ve koku onun kim olduğunu ele veriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i wanna be yours [jeongchan]
Fanfictionjeongin; felix hyung bugun teklif gelen sirketle gorustum, sanirim resmi bir modelim!!!! hayatimda gordugum en mukemmel menajersiiinn!!