yazarın anlatımı
Jeongin gerçekten sıçmıştı, hem Chan'in attığı hemde dispatch'in attığı tweet onu ölüme sürüklemişti.
Ailesi twitter fazla kullanmıyordu ve o yüzden Jeongin rahat davranıyordu ama şimdi bitmişti.
Jeongin ve Chan güzel bir kahvaltı ederken babası onu aramış, acilen eve gelmesini söylemişti. Dediği gibi ailesi twitterdan öğrenmemişti, haberlere çıktığı için duymuşlardı.
Jimin babası manşeti Jeongin'e mesaj olarak attığında şok içinde bakmıştı mesaja.
Chan'e bir şey mırıldandıktan sonra hızlıca toplanmış ve evden çıkmıştı. Chan kaç kere bırakayım demişti ama bu ateşe körükle gitmekle aynı şeydi.
Jeongin eve geldiğinde kapıda onu direkt karşılayan Jimin babası olmuştu, o zaten desteklemişti oğlunu ama kızdığı nokta gece evden kaçması ve televizyona kadar haber olmasıydı. Bunun olacağını Jeongin'de tahmin etmemişti.
"Babam çok mu kızgın?"
"İçeri geç konuşacağız." Babasının sesi normal geliyordu, kendi kendine geriyordu aslında. Namjoon babasıda oldukça sakinlemişti. Sadece paris yalananını ve evden kaçtığını öğrenince sinirlenmişti.
Jeongin ayakkabısını çıkarmış ve ayaklarını sürüyerek içeri geçmişti.
Kafasında o kadar kuruyordu ki, kurmasına gerek bile yoktu.
"Baba?" Namjoon oğlunun sesiyle elindeki kitabi kapatmış ve ona dönmüştü.
"Hoşgeldin."
"Hoşbuldum..." Sessizlik çökmüştü birden. Jeongin
suçluymuş gibi tekli koltuğa geçerken babalarıda karşısındaki koltukta oturuyorlardı."Tanrım... beni geriyorsunuz. Birden eve çağırdınız bağırıp çığırcaksınız sandım ama karşımda öyle oturuyorsunuz. Bakın cidden özür dilerim ben, ben bu kadar haberlere kadar çıkçağını bilmiyordum. Sizede zaten yani sana Namjoon baba, sana anlatçaktım her şeyi-"
"Oğlum tamam biz o kadar kızmadık, hatta hiç kızmadık. Benim kızdığım tek şey paris olayı ve evden kaçman. Evden kaçmanada alışığız zaten."
"Nasıl?"
"Bebeğim, biz senin her kararında yanında durmadık mı? Şimdi bir ilişkin var evet sende büyük ve senin patronun ama bir şey yapmayız. Sana ondan ayrıl diye baskı yapamayız yada seni şirketten alamayız, eve kitleyemeyiz bunlar daha yanlış. Biz sadece sana doğruları gösteririz ve sen kendi yolunu kendin seçersin. Biz haberlerde birden oğlumuzun ismini ve fotoğrafını görünce donduk, şaşırdık kaldık, hepsi bu."
Jimin babası nazik sesiyle tane tane konuşmuştu. Arada ise araya diğer babası giriyor bir şeyler ekliyordu.
Haklılardı, Jeongin'e yasak getirmeleri onu daha çok bir şeylere sürüklerdi. Doğru olan doğruyu yanlışı açıklamak ve seçimi oğullarına bırakmaktı.
"Sen seviyorsan önünde durmayız, büyük babanlar bize her fırsatta karşı çıktı ama bak bizim aşkımız sonunda kazandı ama biz sana karşı çıkamayız çünkü nasıl hissettiğini anlıyoruz." Bu sefer konuşan Namjoon babasıydı. Aslında ondan asla böyle bir tepki beklemiyordu, gerçekten bağırıp çağırcağını düşünmüştü. Ondan bir tık korkuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i wanna be yours [jeongchan]
Фанфикjeongin; felix hyung bugun teklif gelen sirketle gorustum, sanirim resmi bir modelim!!!! hayatimda gordugum en mukemmel menajersiiinn!!