20. bölüm

106 12 10
                                    

İçeri giricekken tuananin annesini gördüm.

"Çağan nasıl o iyi mi"

"İyi merak edilecek birşey yok"

"Neden bayılmış peki"

"Bişey yememiş"

"Ne açlıktan mı yani?"

"Evet .. bugün işler bayagi yogundu bişey yiyecek vakit bulamadık"

Yalan parayla olsa kredi çekip yine söylerim sanırım...

"Ben o zaman kantinden bişeyler alayim"

"Yok sen dur ben alır gelirim"

"Yok oğlum sen içeri gir"

"Şey .. anne .."

"Evet?"

"Ben sana para vereyim tuananin en sevdiği şeyleri al gel"

"Ben de var para.. sağol yine de"

Bişey dememi beklemeden gitti. Kıracak bişey mi dedim ki? Neyse içeri girdim Tuana tavanı izliyordu. Boğazımı temizledim. Beni gördü ama görmemiş gibi yaptı

"İyi misin"

Sadece başını salladı

"Ben .. özür dilerim bilirsin kendimi kaybediyorum biri karşımda ağlayınca"

"Sorun yok"

Sesi oldukça boğuk çıktı

"İyi olduğuna emin misin"

"Evet"

"Sesin öyle demiyor ama"

"Dusunuyomus gibi yapma!"

"Suç bende seni düşündüğüm için"

Kalkıp dışarı çıktım. Annesi gelince içeri geçmesini söyledim ama beni zorla içeri soktu. Tuana annesini görünce gülümsedi

"Annecim"

"Tuanam"

Birbirlerine sarıldılar. Çok seviolar birbirlerini bu herhalinden belli.. keşke bende annemle böyle olsaydım..

"Çağan gel oğlum"

"Efendim anne"

"Sen şöyle otur ve tuanaya yemek yedir"

"Anne sen yedirsen?"

"Olmaz oğlum o benim karım mı"

Tuana kahkaha attı. Bunda gülünecek ne var ki??
Tuanaya bakınca sustu

"Ver anne yediriyim"

Tuanaya ters ters bakarak yemeğini yedirmeye başladım. Sonunda yemek bitmişti.

"Anne ben artık gideyim"

"Nereye?"

"Şirkete"

"Aa oğlum patron sen değil miisn? Karın hasta bugünlük gitmesene işe"

Allah'ım sabrımı siniyorlar resmen..

"Ama anne-"

"Aması falan yok... "

"Peki .. o zaman ben gidip çıkış işlemlerini halledeyim"

"Tamam"

Dışarı çıktım.

Tatlı belaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin