DRIVE - Lee Minho / YN

#4#

Minho beni evime bıraktığında ona teşekkür ettim. Minho motorunun başına geçti ve beklemeye başladı. Ona şaşkınca baktım ve "Gitmiyor musun?" dedim.

"Bana emanetsin, evine girene kadar bekleyeceğim." Başımı salladım ve binaya girdim. Dairemin kapısına geldiğimde bir şey fark ettim. Kapı ardına kadar açıktı.

Aman tanrım!

Eve girmekte tereddüt ettim. Ablam kapıyı böyle açık bırakmazdı. Yavaş ve temkinli adımlarla içeriye girdim. Mutfakta bir tıkırtı duymamla, olduğum yere çakılmam bir oldu.

Mutfakta siyah maskeli bir adam vardı. Nefes alış verişim hızlanmıştı. Korkudan ne yapacağımı bilemiyordum. Adam bir anda arkasını döndü. Adamın yüzünü göremiyordum ama göz göze geldiğimize yemin edebilirdim. Adam bana doğru koşmaya başladı. Bende çığlığı bastım.

"Hırsız var!"

Lee Minho'dan...

Motoru çalıştırmak üzereyken bir çığlık duydum. Ardından birisi "Hırsız var!" diye bağırdı. Sesin Eun Hee'ye ait olmasını istemiyordum. Koşarak binaya girdim. Evini bilmediğim için katları koşarak gezmeye başladım. Sonunda üçüncü katta ardına kadar açık bir kapı gördüm. Eve hızlıca daldım.

Siyah maskeli birisi, Eun Hee'yi yere yatırmıştı. Elleri, Eun Hee'nin boğazındaydı.

Düşünmeden adamın boğazına yapıştım. Adam, Eun Hee'yi bıraktı ve bana saldırmaya çalıştı.

Adamı yere yatırıp maskesini yüzünden çıkarttım. Yüzünün daha çok zarar görmesini istiyordum. Hemen yüzünü yumruklamaya başladım.

Eun Hee nefes nefese "Minho?" dedi. Ona cevap vermedim. Önceliğim, bu adamı geberene kadar dövmekti.

Adam sonunda "Yeter! Özür dilerim. Her şeyi geri vereceğim! Cezamı çekmeye razıyım." dedi. Adamın üstünden yavaşça kalktım. "Affedin beni, bağışlayın. Yeter ki vurmayın bana."

Adama tekme atma isteğim artıyordu. Adama tekrardan yapıştırmak için kolumu kaldırdığımda, bir el beni engelledi. Bu Eun Hee'ydi.

"Yeter Minho, öldüreceksin onu. Bırak da, kanun versin cezasını."

Kolumu indirdim. Telefonumu cebimden çıkartıp polisi aradım. "Buyurun Seoul Polis merkezi."

"İhbarda bulunacaktım?"

"İsminizi öğrenebilir miyim?"

"Lee Minho."

"Buyurun Minho Bey, şikayetiniz neydi?"

"Hırsızlık ihbarında bulunacaktım ben."

"Adres alabilir miyim? Bir de, kaç kişi var bulunduğunuz yerde?"

" ********** sokak **** no, daire 8. Hırsız, ben ve ev sahibi.

"Ekibimiz 5 dakika içerisinde orada olacaktır. İyi geceler."

Telefonu kapatıp cebime koydum. Eun Hee sessizce ağlıyordu. "Eun Hee," bana döndü ve yaşlı gözlerini gözlerime kilitledi. "Tanıyor musun bu adamı?"