13🍃İstekler ve Biraz Yumruklaşma

971 75 20
                                    

rüzgar bey🥵😋

13| İstekler ve Biraz Yumruklaşma

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

13| İstekler ve Biraz Yumruklaşma

"Ne istiyorsun kötü kadın?" dedim muzlu sütümü yudumlarken.

Kız içerken çıkardığım seslere göz devirip her zamanki gibi saçlarını omuzunun arkasına savurdu. Kollarını önünde birleştirip bacak bacak üstüne attı. Kısa eteği yardımıyla bacaklarını gözler önüne seriyordu. Gerçi benim umurumda değildi, o yüzden bakışlarımı gözlerinde sabit tutuyordum. "İsteklerim gayet basit şeyler aslında."

Pipeti dişlerimin arasında ezerken "İsteklerin bir de?" dedim.

"Aynen tatlım." deyip bacaklarının konumunu değiştirdi. "Öncelikle okulda konuşulmak istiyorum, herkes adımı bilsin. Gerisi gelir zaten."

Pipetin üzerinde kalan ruj izlerini parmağımla silerken "Ne yapmam lazım yani?" dedim. Ona bakmadığım için sinir olmuş olsa gerek, çatık kaşlarıyla direkt yüzüme bakıyordu. Bitmiş kutuyu masanın üzerine bırakıp "Dinliyorum." dedim.

Kantindeki kalabalığın üzerinde gözlerini gezdirdikten sonra yeniden bana döndü. "İkimiz hakkında birkaç dedikodu çıksın yeter. Yakın görünelim bir süre. İnsanlara dedikodu yapmaları için fırsat verelim."

Onun gibi bende bacak bacak üstüne atıp kollarımı göğsümde bağladım. "Bu mudur yani?"

"Şimdilik bu kadar. Gelecekte neler olur bilemiyorum." dedi saçlarını işaret parmağına dolarken.

O sırada ikimizin de bakışları kantin kapısından içeri giren Rüzgar'a yöneldi. Göz göze geldiğimiz an bakışlarını çeken taraf oldum. Okulda adımızın çıkması bile beni germeye yetiyordu bir de onunla bakışırken yakalanmak istemiyordum. "Gelecek falan beni bağlamaz. Bir bakmışsın söylediklerin iki gün sonra aklımdan uçup gitmiş. Ne derdin varsa tek seferde öt bir daha uğraşamam."

"Zeynep Yaman'la konuşuyorsun Kumsal'cım, kolay mı umursamamak?" dedi kendinden emin bakışlarını atarken. Tek kaşını kaldırmış gülümsüyordu tehditkar olduğunu sanarak.

"Senin adın Zeynep miydi ya?"

Suratındaki ifadenin bozuluşunu anbean izledikten sonra kalkmak için hareketlenmiştim ki bacağımın üzerine elini koyup durdurdu beni. Yeniden sandalyeme oturup hala bacağımda duran eline baktım. Baktığımı görünce elini çekti. "Bir şey daha."

Oflayıp "Neymiş, hızlı hadi." dedim sabırsızca.

Bakışları yeniden Rüzgar'a gitti. Her şeyden habersiz kantinci ablayla konuşan çocuğu izledik ikimizde birkaç saniye. "Siz arkadaşsınız dimi, Rüzgar'la?"

"Tabi ki hayır!" dedim sesimi kontrol edemeyip bir tık bağırarak. Bağırmamla yerinde sıçrayan kız şoka girmişti. "Yani..." diye mırıldandım "...değiliz."

"Beni yeniyim diye kandırmaya çalışıyorsan, yemem. Ne kadar yakın olduğunuzu biliyorum, sarmaş dolaş uyumuşsunuz spor salonunun deposunda. Gruplarda bende varım."

Dudaklarımı ıslatıp kaçamak bir bakış attım Rüzgar'a. Elindeki tostuyla doğruca buraya bakıyordu. Anında bakışlarımı kaçırıp Zeynep denen kıza döndüm. "Yanlış anlaşılma o. Değiliz arkadaş falan."

"Aynen tatlım inandım." deyip saçlarını kulağının arkasına ittirdi. "Yan yana oturuyoruz aslında ama benimle şimdiye kadar bir kere bile konuşmadı. Bir şeyler yap yakınlaştır bizi."

Aramızda oluşturduğumuz yeni yarışı hatırlayınca "Merak etme, yakında başlar zaten konuşmaya." dedim.

Kız anlam veremese de üzerinde durmayıp "Böyle benim için kapışın, kavga falan edin." dedi.

Leydi bir de sipariş veriyordu. Dram dizisi çekmemizi söylüyordu onun için. Oturduğum yerden kalkıp "Kavga mı istiyorsun?" dedim. Heyecanla başını sallayınca Rüzgar'a döndüm. Hiç düşünmeden "Demek Zeynep'ten hoşlanıyormuşsun?" diye bağırdım onun gözlerinin içine bakarak. Hiçbir şey anlamadığını belli eden bakışlarını atarken kavgamızı başlattım. "Benim olan hiçbir şeyi alamazsın, katil." Rüzgar dişlerini sıkıp elindeki tostu geri kantinci ablaya uzattı. Hemen ardından üzerime koşmaya başlamışken ben Zeynep'e dönüp "Al sana kavga." demiştim o üzerime atlamadan hemen önce.

Bedenimi itip sert zemine düşmüş olmamı umursamadan üzerime atlayan Rüzgar'a baktım. Dudakları titriyordu ama onun umurunda değil gibiydi. Yüzüme defalarca yumruk atmasına izin verdim hiçbir şey yapmadan. Birkaç kişinin çığlığını duyunca birazdan nöbetçi hocanın gelip bizi ayıracağını tahmin ettiğim için bende onda iz bırakmalıyım diye düşünerek yerlerimizi değiştirdim. O yerde yatarken ben karnının üzerinde durup yüzüne yumruklarımı savuruyordum.

Sanki bunu isteksiz ve boş yere yaptığımızı anlamış gibi bana karşı koymaya çalışmadan ona vurmama izin verdi. Birbirimizin gözlerinin içine bakarak dövüşüyorduk.

Saçmalığa son verip kendimi üzerinden yere attım. Etrafımıza toplanan insanları görmezden gelip öylece yerde oturdum. Rüzgar ise çoktan ayağa kalkıp kantinin çıkışına gitmişti. Dakikalar önce girdiği kapıyı, çıkarken tekmeleyip birkaç vidasının kırılmasını sağladı.

Geride bıraktığı tek şey kapıya vurduğunda çıkan kulak tırmalayan gürültü olmuştu.

.

buyrun kaos
taslakta bölümlerim azaldı iki üç günde bir bölüm gelirse benden değil🥰

Nemesis | bxb | enemiesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin