Oy ve yorum bırakmayı unutmayın. Medyadaki şarkıyı her dinlediğimde içim kıpır kıpır oluyor. Önceki bölümü okuduğundan emin ol! Çok özür dilerim bölüm 1 gün geç geldi:(
[Jisung]
Adamlar gittikten sonra yerimden çıktım. Felix'lerin o bara gitmemesi lazımdı. Konuştukları neydi, kimi takip etmesi için adam tutmuştu? Kafamda bunun gibi bir sürü soru vardı. Sorularımdan kurtulup doğru yolu aramaya başladım. Bir yol gördüm galiba doğru yoldu. İlerlediğimde çıkışı gördüm. Sokağa çıkıp eve doğru ilerlemeye başladım. Yoldayken Felix'i nasıl o clube gitmemesi için ikna edeceğimi düşünüyordum. Ben bunları düşünürken eve vardım. Felix ile konuşup onu ikna etmem gerekliydi. Telefonumu çıkartıp Felix'i aradım.
Felix:
"Efendim."Jisung:
"Bugün clube gitmeyelim Felix."Felix:
"Niye?"Jisung:
"Bugün bir şey duydum, bizim gideceğimiz clube bir vampir gelicekmiş."Felix:
"Eeeee."Jisung:
"Planına göre birilerinin kanını içicekmiş."Felix:
"İnşallah o ben olurum. Çocuk yakışıklı mı?"Jisung:
"Çocuğu göremedim. Neden senin kanını içmesini istiyorsun?"Felix:
"O duyguyu merak ediyorum."Jisung:
"Anladım."Felix:
"O zaman gidiyoruz değil mi?"Jisung:
"Madem istiyorsun gidelim."Felix:
"Yaşasın."Felix:
"Bu arada şu Minho'ya haber verdin mi?"Jisung:.
"Evet, verdim o da gelicekmiş."Felix:
"Ne kadar güzel."Jisung:
"Hadi görüşürüz."Felix:
"Görüşürüz."Felix'le konuştuktan sonra hazırlandım. Saate baktığımda saatin 20.20 olduğunu gördüm. Son hazırlıklarımı yaptıktan sonra telefonum çaldı.
Minho:
"Kapının önündeyim Jisung."Jisung:
"Tamam, çıkıyorum."Minho aradıktan sonra aşağı indim. Minho mükemmel bir arabayla beni bekliyordu. Ön koltuğa bindim ve emniyet kemerimi taktım.
"Nasılsın?" Minho'ya dönerek sordum.
"İyiyim, sen nasılsın?" O da bana döndü.
"Ben de iyiyim."
"Mükemmel gözüküyorsun." Bana hayran gözlerle bakıyordu.
"Teşekkür ederim, sende mükemmel görünüyorsun." Gülümseyerek söyledim.
"Nereye süreyim?" Tek elini direksiyona koyarken sordu.
"XXXX clube sür. Dur birde konumu açayım." Telefonumdan konumu açtım ve telefon yerine sabitledim. Konuma baktıktan sonra sürmeye başladı. Yol boyunca hiç konuşmadık.
"Geldik." Bana dönerek söyledi. Bende ona dönerek bir gülümseme sundum. Emniyet kemerlerimizi çıkartıp aşağı indik.
"Gel içeri girip Felix'leri bulalım." Minho'ya döndüğümde clube garip bir şekilde baktığını gördüm, boş verip onun elini tutarak içeri sürükledim. Birlikte içeri girdik, girdiğimiz anda sigara ve alkol kokuları içerisini doldurdu. Gözümle Felix'leri arıyordum. Bulduğumda bir masada beraber bir şekilde oturduklarını gördüm.
"Minho bak oradalar." Minho'ya nerede olduklarını göstererek oraya doğru sürüklemeye başladım. İlk önce Felix'in yanına gidip selam verdim.
"Hey Felix! Nasılsın?" Felix'e bakarak sordum soruyu.
"İyiyim, sen nasılsın?"
"Bende iyiyim." Gülümseyerek cevap verdim.
"Yanındaki çocuk vam-Minho mu?" Az kalsın herkes yanımda vampir olduğunu öğrenicekti.
"Ah, evet." Bunu söyledikten sonra Minho'ya baktım. Minho bir kişiye kötü bir şekilde kübakıyordu. Merak edip bende baktığımda şok olmuştum.
Kestik. Nasıl olmuş? En heyecanlı yerde kestim.
Öptüm sizi muck<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampire Hunter-Minsung
FanfictionVampir avcısı Jisung, vampirleri avlayan cani bir avcıydı. Bir gün ormanda iyi kalpli bir vampir görür ve onu kullanmaya karar verir... ‼️⚠️UYARI⚠️‼️ KÜFÜR, KAN, CİNAYET İÇERİR. YAN SHİPLER: Hyunlix Chanmin Changin