3 kaybolmakmi ? var olmak mı?

185 23 0
                                    

.......

gözlerimi açtığımda hastane odasindaydim şükür belki burdan birine sesimi duyururum
Burdan kaçabilir hem diye düşünürken birden kapı açıldı içeriye doktor. Ve şerefsiz girdi doktor kontrol eddikten sonra 4haftalik hamile olduğumu söyledi.

ben şaşırdım nasıl olurdu ya kahretsin gözümden yaşlar süzüldükendimden tiksiniyordum resmeen
şerefsiz pis pis siritiyordu karşımda yine çok geçmeden konuşmaya başladı
-Geç bile kalmıştı dedi
Seni varta bir kaşık suda boğmak istiyorum. Şerefsiz
Doktor çıkmadan bugün burda kalsın kafasında çarpmış çok yönlü muayneden geçirelim dedi
Şerefsiz dışarı çıkıp bağırmaya başladı korumaları arttırdı birde baklava dağın diye bağırdı pislik şerefsiz

Baran'in Yaptıklarını duysa acaba ne tepki verirdi ...
Oda aynı babası gibi pislik .

Onun tehtitlerine göz yumucak değildim elbetteki ama ...

Söz konusu çocuklarım olduğunda her şeyi yaparım 
Buna susmakta dahil

O şerefsiz cocuklarima dokunmasın diye sustum

Şimdi kulağımda yankılanıyor yine o pisliğin  sesi ,sözleri

Seni almamız 40 dakkamizi almadı  emin ol çocuklarının kafasına sıkmam saniyemi almaz   ben gözlerimi dehşetle açarken o devam edmisti
şimdi uslu bir kız ol ve aramızdaki yakınlaşma dan babama bahsetme yoksa... Olacaklar senin suçun olur anlastikmi güzelim demişti pislik ve beni öpmeye başlamıştı bislik .

Ben artık kafayı yiyorum her saniye o konakta başıma gelenleri  düşünüyorum rüyalarıma bile giriyor ....

Daha fazla.
Düşünmemeye çalışarak. Gözlerimi yumdum zaten verdikleri ilaçlar sayesinde çok geçmeden uyumuşum...

 

Saat gecenin 4 ü hemşire girdi odaya serumu falan kontrol eddi tam çıkacakken kolunu tuttum. Ve
-Bana yardım ed nolur beni kaçırdılar yalvarırım burdan çıkmama yardım ed dedim
Hemşire bana baktı bı kapıya baktı ve son olarak koluma baktı her yeri mordu çünkü tam konuşacağı sıra kapı açıldı kolumu çektim

Şerefsiz den başkası olamaz demi
-Nasılsın meleğim çok yorgun gözüküyordu ama uyumalisin biraz. Dinlen kendine gel daha seninle yapacağımız çok şey var dedi ve göz kırptı senin o gözlerin oyulsun emi
Hemşire çok geçmeden konuştu Beyfendi merak edmeyin serumla kattığım ilaçta sakinlestiricide var 5 dakkaya uyur 3 saat uyanmaz. Bu süre zarfindada vücudu dinlenir. Dedi ve şerefsiz güldü.
Nediyor bu hemşire ya ben diyorum gitmem gerek o diyor 3saaat uyuyacak
Şerefsiz çok geçmeden odadan hemşire ile çıktı kapıdaki korumaları sıkı sıkı tembihledi tabi artık buradanda kacamiycam umudum kalmadı

Tam herşey bitti derken kapı açıldı hemşire elinde bişilerle girdi gene
saate baktığımda saat 5 i 5 geçiyordu hani ben uyuyacaktım
Hemsireye baktığımda gergin duruyordu ve maskesini indirip konusmaya başladı
-Fazla vaktimiz yok. Kalk ve hemen kıyafetlerini giy sonra su doktor önlüğünü ve maskeyi tak saçlarını aç onu ikiletmeden hemen elbiseyi giydim sonra verdiği önlüğü ve maskeyi taktım konuşmaya devam eddi
-Şimdi ben cikicam ayağım burkulmus gibi yapacam kapıdaki korumalarin dikatini dağıtılan sende o arada kaçacaksın tammami ön çıkış i kulanma arka kapıyı kullan dedi ve arka çıkışı tarif eddi
Sonra odadan çıkarken kapıyı aralıklı koydu çok geçmeden bağırmaya başladı
-Aaaaaa ayammm çok acıyor ayamm yardım edinkapidan baktım korumaların hepsi o yöne bakıyor hemen attım kendimi dışarıya hemşirenin tarif eddigi yolu takip edip çıkışı buldum merdivenler çok hızlı indim ve tam çalışmak üzere olan içinde asker üniforması bulunan kişinin arabasının arkasına bindim ve koltuğa uzandım ben biner binmez arkasını dönen yeşil gözlü iri adamla bakıştık yalvarır gibi konuştum
-Nolur bişi sorma arabayı çalıştır uzaklaşalim lütfen dedim çok geçmeden önüne döndü ve araba ilerlemeye başladı hastanenin önünden sesler yükselmeye başladı kactıgımı anladılar kesin yeşil gözlü adam bir anda konuştu
-Kimden kaçıyorsun sen dedi
Telaşla
-Beni kaçırdılar, kaçıranlar dan kaçıyorum dedim
Bir anda araba durdu yapma lütfen der gibi baktım kasları cçatilmiş sınırlı bir şekilde
Konuşmaya başladı
-Seni kim kaçırdı hastanede ne işin vardı anlat dedi sert sesiyle
Bir anda ağzımdan
-Davut Ağa dedim aglayarak gözlerimin içine baktı ve önüne dönüp arabayı çalıştırdı yaklaşık bir saatlik yolun sonunda araba yavaşladı ve
-Kafanı kaldırma yat. Sesini de çıkarma. Seni güvende olacağın bir yere getirdim dedi bende aynen yatmaya devam devam
Araba hızlandı tekrardan ve yaklaşık 10 dakka sonra durdu ve bana döndü
Şimdi ben inicem arabadan zaeten arabayı kapıya iyi yaklastirdim seni gizliden eve guyucam tammami merak edme benden sana zarar gelmez ben Binbaşı Fırat Kara dedi ve gülümsedi ve bana güven verdi
Sonra arabadan indi ve benim kapıma yaklaşti önce evin kapısını açtı sonra etrafa baktı ve benim kapımı açtı ve
-Çabuk içeri gir dedi bende söylediğini yaptım ve eve girdim oda arkamdan arabayı kitleyip eve girdi uzun uzun gözlerime baktı bende hiç çekmeden ona baktım beni vermezdi demi devletim askeri o hayinlik yapmaz vermez beni vermez
Ben kendi kendime konuşurken o sert seni duydum
Eeee anlat bakalım küçük hanım Davut Ağa'nın senle ne alıp veremediği varda kaçırdı seni dedi ben karşısında titriyordum adeta sonra yanıma yaklaştı tam kolunu kaldırdı bir anda sesim yükseldi
Dokunma bana dedim ve ağlamaya basladim bir anda elini geri çekti ve benimle arasına mesafe koydu
Özür dilerim niyetim seni korkutmak değildi dedi ve. Bana eli ile içeriyi gösterdi Lavabaya gitmek istersin yüzünü falan yıka sakinleş önce sonra konuşalım bana anlat ki sana yardım edebileyim dedi
Ben lavabo giderken oda başka bı kapıdan içeri girdi elimi yüzümü yıkadım hemen geri çıktım malum en kötü günümün başlangıcı orda başladı
Fırat karşımda elinde bir bardak su ve paketli kek ile dikiliyodu Ellerin titriyor biseyler ye sonra anlat bana başından geçenleri dedi tamam der cesine kafamı salladım sonra uzattığı keki alıp yemeye başladım o kadar iyi geldiği keşke bir tane daha olsa diye içimden geçirirken Fırat elimde bir poşet bakkal esyasiyla yenima geldi ve kanepeye döktü
-Aslında fazla yemek yapmıyorum akşam yemegimi misafirimi ağırlamak istedim biraz değişik bir akşam yemeği ama idare edersin sanırım dedi bu hareketine ve söylediklerine birden tebessüm ettim ama uzun sürmedi yüzüm geri düştü hemen Firat'la beraber birkaç bişi daha yedikten sonra Fırat gözlerime baktı ve vakit geldi gibi ima eddi bende boğazımı temizleyip en başından anlatmaya karar verdim
-Aslında ben Eskişehir de yaşıyordum dedim ve duraksadım Fırat ise şaşkın gözlerle bana
-Nasıl nasıl geldin Mardin'e dedi
-Kaçırıldım dedim ya sana. Beş ay önce kocamla Sivrihisar da lokantata lavaboya gitmiştim sonra arkamda gölge farkettim dönmeye kalmadan bayıldım gözümü açtım Mardin de şerefsiz piskopatin tekinin elindeyim herif beni 3 karısı yapmak için kaçırmış nikahına girmedim ama dedim sesim kısıldı gözyaşlarim daha çok akmaya başladı ve artık hem ağlıyor hem iç çekiyordum bir anda çekildim ve Fırat'ın büyük kocaman göğsüne yaşlandım yaklaşık 1 saate yakın aynı pozisyonda durduk artık ağlamıyorudum ama iç cekişlerim devam ediyordu sonra kafamı kaldırdım Fırat'ın gözlerime baktım sanki bana acıyarak bakıyorgibi ama bilemedim genede gözlerimde çözemedim değişik bir duygu var sonra sesim kısılmış bir şekilde konuştum
-Vermessin demi beni ona ben çocuklarımı özledim dedim Fırat'ın yüzü buz gibi oldu
sinirlendimi bana bir anda sert bir şekilde konuşunca korktum
-Verecek olsam niye seni ta evime getireyim Mardin'in mafya agasini karşıma alayım hii dedi
Ben yüzüne şaşkınlıkla baka kaldım öyle demek mafyaymis ondan o at hırsızı herifler gelip gidiyordu bir anda
-Ondan. O at hırsızı herifler gelip gidiyordu hii dedim

Eskişehir'in Beyaz Gülü  (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin