Aldatmak.

2.5K 126 19
                                    

YEMİN.
.
.
.
.
.
Telefonda gördüğüm isimle kaşlarımı çattım. Yusuf kimdi? Bu saatte karıma neden yazıyordu? En önemlisi, ne yazıyordu? Telefonu açıp mesaja baktım.

'Seyran benimle Dalia Cafede yarın 14.00 da buluşur musun? Sana diyeceklerim var.' Derinlerde bir yerde öfkemin arttığını hissediyordum. Telefonu masaya sertçe geri bırakıp ayağa kalktım. Yüksek sesle bağırdım.

"Seyran!" Seyran irkilerek uyandı.

"Noluyor Ferit?" Dedi endişeli bir sesle. Yataktan kalkıp önüme geldi. Masadan telefonu alıp açtım ve ekranı işaret ettim.

"Bu ne?!" Seyran gözleriyle telefonu süzdü ve yutkundu.

"Ferit sakinleşir misin açıklayacağım, bu kadar gerilmene gerek yok."

"Sakinleşemem, açıkla, Yusuf kim?"

"Yusuf benim eski sevgilim." Yüzüne birkaç saniye baktım, histerik bir gülüş attım.

"Eski sevgilin öyle mi? Ne kadar da basit bir şey! Bizim bundan neden haberimiz olmadı?"

"Önemli bir detay değildi çünkü, ayrıca gayet basit bir şey insanların eski sevgilisi olabilir."

"Eski sevgilinse neden seni buluşmaya çağırıyor?"

"Nerden bilebilirim Ferit?"

"Buluşamazsın o herifle."

"Nedenmiş? Sen Pelinle buluşuyorsun?"

"Pelinle ne alakası var Seyran, ben sana ilk günden dürüst oldum. Senin gibi saklamadım, yalan söylemedim."

*Seyran*

"Ben sana yalan söylemedim, bizim ilişkimiz bitti Ferit. O imzayı attığım gün bitti."

"Tabii eminim öyledir. O herifle buluşmaya gitmeyeceksin Seyran, bitti."

"Buna sen karar veremezsin Ferit!"

"Öyle bir veririm ki." Saat sabah 5 gibiydi ve biri kapıyı çaldı. Ferit kapıyı açtı. Latif efendi gelmişti.

"Buyurun Latif efendi."

"Günaydın küçük beyim, ağam hazırlansın dedi. Han'a işe gideceksiniz."

"Hana mı? Ne alaka ki?"

"Bilemem. Hızlı olmanızı istedi."

"Tamam Latif efendi sağol." Kapıyı kapattı ve bana döndü.

"Bana bak, ben evde değilken Yusufla buluşursan yemin ederim tüm desteğimi kaybedersin."

"Ne desteğinden bahsediyorsun sen? Senin bana ne desteğin oldu da şuan ahkâm kesiyorsun?"

"Ben diyeceğimi dedim Seyran." Hazırlanmak için kıyafetlere yönelirken aklımdan bir ton düşünce geçiyordu. Ne yapmalıydım? Ferit ben düşüncelere dalmışken odadan çıktı. Yatıp kahvaltı saatine kadar uyumaya devam ettim ve telefonumun çalmasıyla uyandım.

"Abla!"

"Ablacım! Günaydın. Sana çok güzel bir haberim var!"

"Noldu?"

"Biz İstanbula geliyoruz!"

"Gerçekten mi? Çok sevindim abla! Çok özledim sizi."

"Bizde seni çok özledik annemle, Halis ağa bize bir ev almış orada kalacağız. Belki de temelli orada olabiliriz Seyran!"

"Çok mutlu oldum abla! Ne zaman geliyorsunuz?"

"Bugün öğlene doğru orada oluruz. Uçakla geleceğiz."

YALI ÇAPKINI °Başa Sar +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin