Eveet, ben geldiim. Sizlere özel bölüm sözüm vardı sanırım? Vakit kaybetmeden bölüme geçelimm!
-- YAZAR --
Genç kız yüzünde minik dokunuşlar hissetti. Ardından yanağına konan güzel ve hafif bir buse hissetti, bunu yanağındaki dudaklardan anlamıştı. Dudakları hafifçe iki yana kıvrılırken açmadı gözlerini.
"İki gözümün çiçeği," diye fısıldadı genç adam karşısındaki güzeline. Elleri sert dokunuşlardan çok çok uzaktı. Sanki en ufak bir sert dokunuşunda güzeline zarar gelecek gibi narince dokunuyordu.
Genç adam, genç kızın yüzüne düşen saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdığında gülümsedi. "Güzelim," diye seslendi fakat genç kız istifini bozmadı ve cevap vermedi. Oynamak istiyordu.
"Uyanmıyorsun demek... Dur sen bekle, göreceksin sen." dediğini duydu genç adamın.
Genç adam kalktığında genç kız yatağın çöken kısmının düzelmesinden genç adamın kalktığını anlamıştı. Genç adam kapıyı açıp odadan çıktığında genç kız başını genç adamın yastığına koydu. Derin bir soluk aldığında mırıldandı ve gülümseyerek kendini tekrar uykunun kollarına bıraktı.
Öte yandan genç adam hemen yan odaya girmiş ve çoktan uyanan Emma ve Louis'i dikkatlice kucağına alıp odalarına geri dönmüştü. Genç adam kendisine ait yastığa sarılarak uyuyan genç kızı gördüğünde gülümsedi.
Genç adam "Aşk bahçem." diyerek son harfi uzatıp kucağındaki Emma ve Louis'i yatağa bıraktı. "Saldırın canlarım, gıdıklayın anneyi uyanmamakta ısrar ediyor."
"Gılıkla ayye." (Gıdıkla anne.)
"Evet kızım, gıdıkla anneyi."
"Baba, anneyi gıdıklamak olmaz." diye konuştu Louis.
"Niyeymiş oğlum?"
"Annem kızar sonra." Genç adam eğildi ve oğlunun burnuna bir öpücük bıraktı. Ardından sevdiği kadına baktı uzunca, ne çok seviyordu öyle güzelini. Ona biri bir şey yapmaya çalışsa kalbine basar saklardı. Düşüncelerine gülümsedi genç adam.
"Kızmaz babacım, sen merak etme."
"Tamam o zaman."
Genç adam, genç kızı gıdıklamaya başladığında Emma ve Louis de ona katılarak annelerini gıdıklamaya başladılar. Genç kız gülme krizine girerken "Y-Yapmayın." diyerek güldü. Odada kahkahalar hakim oluyordu. "Durun."
Genç kız gülmeye devam ederken genç adama şirince gülümseyip göz kırptı. "Küçük askerlerini durdur yoksa bu gece benimle uyumayı aklından bile geçirmene izin vermem Agreste!" dedi.
O an genç adam gülümseyip Emma ve Louis'e karşı konuştu. "Çocuklar durun."
"Anne kızma." diye annesinin kollarına gitti Louis. "Kızmadım canım." dediği gibi genç kız, Louis'i kendisine çekerek alnına dudaklarını bastırdı. Ardından sıkıca sarıldı genç kız kucağındaki oğluna.
"Hani bana?" diye araya girip dudak büzen genç kız gülümsedi. Ardından kıkırdadığını işitti genç adam, genç kızın. "Sana yok." dedi genç kız gülerken. Genç adam daha da fazla dudaklarını büzdüğünde Emma konuştu.
"Ayye, babaya kıyma." (Anne, babaya kıyma.)
"Bak sen nasıl da babasını koruyor. Emma'ya bak bee! Babasının kızı." dedi genç adam göğsünü kabartırken. "Kaşınma Adrien." derken genç kız, önce Emma'yı alnından öptü. Ardından da dudaklarını büzen genç adamı görünce gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçınılmaz Hata | Adrienette Hikayesi 2. Sezon
Fanfiction^İlk önce bu hikayemi gördüyseniz mutlaka 1. sezonu okuyup gelin, yoksa bir anlamı olmaz.^ Bir kız, patronuna aşık olur bütün mücadelelere rağmen patronun kardeşiyle evlendirilirse ne olur? ~ "Elmas'ım." ~ "Zümrüt'üm." ~ "Tatlım." ~ "Mavişim." ~...