-"Sen mi soyunuyorsun, ben mi soyayım?!"Adam elindeki kadehi şöminenin yanındaki masaya bırakırken, çok yavaş adımlarla, 'avına yaklaşan bir avcı gibi' kadına doğru gidiyordu. Kadın ise korkudan ne yapacağını bilmez halde, yatağın diğer tarafına doğru geri geri gitmeye başlamıştı bile. Adam onun bu halini görünce, muzipçe sırıtarak, aniden kadının kolundan tuttuğu gibi, yatağa düşürdü. Kız bu hareketi beklemediğinden dolayı, kafası yatağın başlığına çarptı. O an, acıdan dolayı ağzından bir inleme çıktı. Ağzından kaçan inlemeyle, adamı daha da tahrik ettiğinin farkında değildi oysa. Adam kadının tahrik edici sesini duyduğu an, dayanamayıp kadının üzerine çıkarak, onu altına aldı.
Kadın acı ve korkuyla gözlerini kırpıştırırken, adam eğilerek açlık çekiyormuşcasına kadının dudaklarına yapıştı. Bir eliyle kadının saçlarını çekerken, diğer eliyle de sağ göğsünü sıkıyordu. Aniden kadının karşılık vermediğini anlayarak, geri çekildi.
-"Karşılık ver" diye gürledi.
-"Yapma lütfen, b.ben, ben pişmanım" dedi kadın, kekelemesini durduramadan. Bir yandan da adamın altından çıkmaya çalışıyordu.
-"Vaay pişmansın demek.. çıh çıh çıh... Ama geç kaldın be yavrum.." dedi adam, sanki üzülüyormuş gibi sahte bir ifade ile. Ardından kadının yüzüne daha da yaklaşarak, kadının dudaklarıyla arasında sadece birkaç milim bıraktı. Bu arada hala kadının üzerindeydi ve kadın hem yakınlıktan hem de üzerindeki adamın kendine verdiği ağırlığından dolayı, öleceğini düşünürken; adam öldürmek istercesine boğazını sıkmaya başladı. Kadın nefessiz kalınca, elleriyle adamın ellerini boğazından çekmeye çalıştı. Lakin, adam daha da sıkarken, tıslayarak konuştu;
-"Her günahın bir bedeli var sevgilim. Seni bulamayacağımı mı sanıyordun?" ardından ellerini biraz gevşetti. Fakat, hala sıkıyordu. Gözlerinde sadece öfke ve tiksinti vardı. Hala öyle bakarken;
-"Sadece bir gece! Sadece bir gece(!) benim yatağımı ısıtacaksın! Benim seni affetmem için, bana güzel bir gece yaşatmalısın ve bunun için baya bir uğraşacaksın. Lakin sonra, siktir olup gideceksin. Fakat, karnına koyduklarımdan dolayı, bir ömür boyu beni hep hatırlayacaksın. Bu benim sana sunduğum bahşiş, senin ise cezan olacak!" dedi adam.
-Kadın duyduklarını hazmedemiyordu. Nasıl? Nasıl olur da, onu böyle cezalandırmaya çalışırdı? Tamam, kendisi çok büyük bir yanlış yapmıştı ama, bu böyle cezayı hakedecek kadar da ağır değildi. Tamam, ağırdı ama adam da karşılığında onu öldürseydi. Zaten, onunla oynarken de amacı buydu. 'Ölmek için' bulaşmıştı adama. Ama herşey sandığı gibi olmamıştı. Zorla da olsa kendisini toplayıp, adamın o buz gibi gözlerine bakarak konuştu;
-"Asla seninle sevişmem iğrenç herif! Senden tiksiniyorum! Seninle sevişmektense ölmeyi tercih ederim! Neden beni öldürmüyorsun?" adam hala aynı şekilde bakıyordu. Lakin verdiği cevap gecikmemişti;
-"İşte şimdi anlıyorum! Lanet olsun! Sen zaten bu yüzden benimle oynadın Sevda. Ama yanlış adama bulaştın güzelim. Seni öldürmemi istiyorsun değil mi? Çıh çıh çıh.. Ama bu senin için kurtuluş olur sevgilim. Ama ben senin cezanı çekmeni istiyorum, kurtulmanı değil ki.. Şimdi sen mi soyunuyorsun, yoksa ben mi soyayım?!" dedi.
-"Sana seninle sevişmeyeceyim dedim!" sesi sona doğru yüksek çıkmıştı. Bu arada adamın elleri hala boğazındaydı. Son bir kez daha gücünü topladı ve;
-"Bana tecavüz edecek halin yok ya.." dedi. Sesi alay ve tiksintiyle çıkmıştı. Kadının maksadı, onu uyarmaktı. Ama alacağı cevabı bilseydi, asla konuşmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Bir Gece
RomanceHayatı mükemmelci bir baba tarafından mahv olmuş genç kız. Her şeyini sevdiği erkeği, annesini tüm hayatını kaybetmiş bir kadın. Tüm psikolojisi bozulur ve babası dahi tüm erkeklerden nefret eder. *** Her defasında yeni bir isim ve sahte bir adres k...